• iğrenç reklam hedesi. şeytan diyor bunu söyleyene ver elektriği ver elektriği..
  • dilime takilan salak cumle obegi. ona suna buna olur olmaz yerlerde soyleyince eglendiriyor.

    - sirketimizin su anki durumunu bize ahmet bey anlatacak. ver coskuyu ahmetcim, ver coskuyu...
  • koç yumurtası, bağırsak, çilek, yürek, ciğer, kivi, kavun, süt ve portakal suyundan oluşan karışımı blender'dan geçirip, üzerine "nazar boncuğu olsun" dedikten sonra bütün bir göz attılar. neymiş, yarışmacımız şarkı söylerken hepsini bi dikişte içecekmiş. bunun adı yarışma mı oluyor şimdi? rtük'de gitsin sigara içen adamı mozaiklesin. afferim size.
  • hayvan hakları derneklerini göreve çağırıyorum buradan. bilhassa hamamböceği ve yengeç severler size sesleniyorum. telef ettiler garibanları, bişeyler yapın lütfen..

    bu nasıl yarışmadır yahu..
  • başında "abi" var mı idi hatırlamıyorum ama birkaç gündür işyerinde r'leri de geveleyerek "abi ver coşkuyu dedim kolonlara, ver coşkuyu, ver coşkuyu" diye diye insanları deli ettim. adamı ve sesini taklit etmekle mi hata ettim, yoksa bu cümle tek başına mı yetti çözemedim. onu da birazdan öğrenirim.
  • ver küsküyü denilmek istenmektedir aslinda.. ama utanmi$lar sanirim, co$kuya cevirmi$ler..

    milli egitimden onay almi$ cocuklara bilmece kitabinda bile var:

    ak$amdan verdim kolona
    dik duramaz tek ba$ina
    mutlaka capraz asilir canta
    götü ciplak mukadder hala
    (küskü)
  • sadece cenk eren eğlensin diye sürdüğünü düşündüğüm yarışma programı. yarışma esnasında olup bitenlere ondan başka gülen ve eğlenen göremedim de...
  • nefret duygularını uyandırarak ilgi çekmeyi amaçlayan reklam sloganı, en azından bendeki etkisi öyle oldu. bundan önce de çeşitli reklam ya da dizilerde bir takım kalıpların dilimize pelesenk edilmeye çalışılmasına şahit oldum. bilimum cem yılmaz reklamı ya da çocuklar duymasın'daki ba ba ba örnek gösterilebilir. tüm bu örneklerdeki replikler olaylara ve kişilere uygun olarak seçildi, yani replikler amaç değil araç gibi bişeydi. olgu ve de replik birbirine tam olarak uyunca, tepki de gerektiği gibi olumlu olarak geldi.
    ancak "ver coşkuyu", kesinlikle ayrı bir örnek. reklam senaristi olarak nitelendirilebilecek kişi muhtemelen, "abi ver coşkuyu diye bi laf duydum geçen gün, münkünse bunu bir reklam içinde kullanıp tatmin olmak istiyorum" şeklinde bir düşünceye sahip sanki. bütün ürün, uyuz bir adam ve sinir bozucu bir replik üzerinden tanıtılıyor. lafın uyuzluğuna ve reklamladaki adamın iticiliğine kapıldığımdan, reklamın telsim reklamı olduğunu bile 3. izleyişte farkettim.
    bu lafları söylerken kendimi televizyonda, gerçek hayatta gördüğü her şeye sinir olan emekli albay ziya bey gibi hissettim şimdi ama, olay burda 2 kelimelik bir repliğe kızmaktan çok daha farklı. asıl sorun, medyanın ürünlerini sunarken halka 0-6 yaş grubu çocuklarmış gibi hitap etmesi.
  • pazarci abilerin son sloganlarından.

    -ver coşkuyu ver coşkuyu!!! gel abi ver coşkuyu
  • bir reklam faciası. tam replik maalesef ki, "ver coşkuyu dedim kolonlara, ver coşkuyu, ver coşkuyu" şeklindedir. söyleyen oğlan da tipsizin tekidir, aksesuar olarak kullandığı çantası da boştur sallanır öyle kenarda. çocuktaki haller, tonlamalar.. insana türlü küfürler ettirmekte, git bi' çay koy dedirtmektedir. (bkz: dedirtmek) coşkuymuş.. kolon sensin evladım.. esefle kınıyorum yahu..

    (bkz: reklamın iyisi kötüsü olmaz)

    not: ben kendimden iğrendim bu satırları kaleme alırken.
hesabın var mı? giriş yap