• benim çevremde kesinlikle tutmayacağım erkektir...

    ama şu bilinmelidir ki kadınlar arasında meriç'e sahip olmak bir nevi statüdür.

    duyar kasan, ayy seni anlıyorum diyerek kendi hemcinslerini kötüleyen erkekleri kadınlar severler. zannediyor musunuz ki kadınlar bu adamların amaçlarını bilmiyor. yapmayın... 1970 li yılların türk filmlerinde kaldı o saf kadın tiplemeleri. sonuçta çevresinde ne olursa olsun "ya bu gece şanslı akşamımsa" diye fink atan bu tipleri tutarlar. ego tatmini bir yerde. genellikle son çare verirler o başka. bunun örnekleri her yerde.

    sayın erkekler kendinizi son çare verilecek erkekler sınıfına dahil etmişseniz durmayın devam edin. emin olun size gelene kadar kimler kimler gelip geçecek. siz daha kimlerin hikayelerini dinleyeceksiniz.
  • sanırım sözlükte gördüğüm en iyi başlıklardan bir tanesi. gelin itiraf edelim, her erkek hayatının bir döneminde bir kadının etrafında uydu erkek olmuştur. ben de oldum. ben yandım siz yanmayın; bir kadın için uydu erkek olmaktansa patronunuz için daha fazla çalışın. arkadaşınıza, yoldaşınıza destek olun. abi diyebileceğiniz insanlara abi deyin. ama am sikmek için bir kadının kölesi olmayın. aşk yalanına inanmayın. hırsızlık yapsanız makul bir gerekçe ile af edilirsiniz. ama uydu erkek olmak bir erkeğin düşebileceği en dip noktadır.
  • (bkz: meriç)
  • kızla tanışırsınız, konuşursunuz, gezer tozarsınız, eğlenirsiniz... her şeyi beraber yaparsınız. yediğiniz içtiğiniz ayrı gitmez. bu süre zarfında kadına karşı hisler beslersiniz. kadınında size karşı aynı hisleri beslediğini düşünerek açılırsınız. zamana ihtiyacım var der. bunun kelime anlamı şudur: "başka taliplerimi bekleyeceğim senden daha iyisini bulamazsam sevgili olabiliriz". seni yörüngesinin etrafında tutar ama yakınlaşmana izin vermez. buna uydu erkeklik denir.

    bu sefer kendi üstümden örnek vermeyeceğim çok yakın bir dostumun hikayesini anlatacağım. lise son okuyorum, şehir değiştirip selendi'de( manisa'nın ilçesi) yeni bir okula gidiyorum. sayısal sınıfız ve sınıftaki öğrenci miktarı oldukça az. 17-18 kişi anca vardır. öğrencilerin tamamına yakını yurtta kalıyor. sürekli bir aradalar yani yıllardır, bir ben yabancıyım. tam isim vermek istemiyorum ali ile ayşe olsun. sınıfa yeni geldim ve insanları gözlemliyorum, ali dediğim çocuk ayşe ile oturuyor. kız buna çok yakın ve bunları sevgili sanıyorum. ilk 1-2 ay ben kütüphanede hatunla vakit geçirdiğim için sınıfa adapte olamıyorum. sonradan öğreniyorum ali ile ayşe'nin sevgili olmadıklarını. ayşe'ye laf arasında çıkıyor musunuz diye sordum "ali'nin kesin konuştuğu bir kız vardır, bana bakmaz" dedi.

    bunu duyunca ben şok oldum çünkü oğlan ölüp bitiyor kıza. bu olaydan ötürü koruma iç güdüsüyle ali'ye yaklaştım, dedim kız böyle diyor bu bilmiyor mu onu sevdiğini. "biliyor kanka ama çıkmayı kabul etmiyor geçiştiriyor ama böyle düşündüğünü bilmiyordum ayşe'nin" dedi. benim kafaya dank etti ama biraz geç etti. ulan dedim eşeğin aklına karpuz kabuğu soktuk iyi mi? gitmiş kıza kalp şeklinde bir kutu içini çikolatalar falan doldurmuş işte o zamanlar meşhurdu biliyorsunuz. hediye falan almış baya hazırlanmış yani. bunu da başkası aracılığıyla kıza veriyor. sınıfa bir girdim kız "kanki çikolata yiyor musun?" deyip gülüyor. ee kabul edecek misin diye sorduğumda "kanka ben onu istemiyorum sadece arkadaş olmak istiyorum" dedi.

    bunların durumu uzun zamandır böyleymiş. dışarıdan gören sevgili sanıyor ilk başlarda öyle sanmıştım dediğim gibi. kız oğlanı ne tam olarak reddediyor ne de onunla beraber oluyor. onu çevresinde tutmak için umut veriyor sonrasında iş ciddiye binince uzaklaşıyor. oğlanı görseniz her gün çikolatalar, kızın dediğini yapmalar falan üzülüyordum. ben her konuşmamda yapma etme dememde suçlu oluyordum.

    kızların hisleri erkeklerinkinden kuvvetlidir unutmayın beyler. sizin gösterdiğiniz ilgiyi neye yorumlaması gerektiğini çok iyi bilirler. basit bir arkadaşlık hissi mi yoksa kuvvetli duygusal hisler mi olduğunu anlarlar. sadece bilmezden gelip salağa yatarlar. çünkü sen onun için iyi bir tedarikçisindir. kızlar böyle erkekleri çevresinde tutar çünkü onlara istediklerini yaptırırlar. erkek kızın her dediğini koşulsuz yerine getirir çünkü kız bir gün kendisiyle sevgili olmak isteyebilir. kız oğlana yaptığı her yanlışın görmezden gelineceğini bilerek oğlanı incitmekten çekinmez. daha beter şeylere şahit oldum ama yazamayacağım.

    böyle kızlar uydu erkekleri çevresinde tutmayı çok iyi bilirler. gerektiğinde o erkeğe onun için çok özel olduğunu ama zamana ihtiyacı olduğunu söylerler. bu zaman zarfında kızımız başka erkeklerle görüşmeye devam eder. lakin erkek kızın kendisine geleceğini umarak başka kızlarla görüşmez. çünkü erkeğiz ve kötü düşünemiyoruz, fazla iyi niyetliyiz yani. kızın bir sorunu olduğunu var sayıyoruz. var saymasak bile kızımız bir şekilde sorunu olduğunu kendisinin zamana ihtiyacı olduğunu söyleyerek sıyrılıyor işin içinden.

    uydu erkek nedir?
    olayın patlak veren tarafı da şu: erkek başka kızlara yönelirse erkeği kısıtlayarak kıskandığını söylerler. çünkü o erkek onun malıdır ve başka kızların onu kullanmasını istemez. erkek gider başka kızlara yönelir bu sefer kendisinden zaman isteyen kızımız oğlana ilgi gösterir. dokunur, sataşır, trip atar, kıskandığını söyler. neden söylemesin ki? birisi sizin her istediğinizi yapsa başka birine kaptırmak ister misiniz? istemezsiniz, bu yüzden bu uğurda yaptıkları her şeyi mubah sayarlar. gerektiğinde o erkeğe dert yanıp gerektiğinde maddi olarak çıkar sağlarlar. gerektiğinde kendisine iltifat ettirtip egosunu tatmin ederler.

    bir kızla her şeyi beraber yaptığınız halde sonuç olmuyorsa o kız sana karşı cinsel çekim hissetmiyordur, cinseli s*ktir et hiç bir şekilde çekim hissetmiyordur. bir kızla da arkadaş olalım olmaz mı? olmaz. kızlar arkadaş oldukları erkeklerle özel olarak buluşmazlar. buluştukları erkek ya uydu erkektir ya da hoşlandığı erkektir. uydu erkeği yörüngesinde tutmak için buluşuyordur, hoşlandığı erkekle her türlü fanteziye açıktır. uydu erkek buluşmalarda hesabı öder, kızın egosunu tatmin eder egosu tatmin olan kız gider başka erkeğe. kız uydu erkeğe karşı hiç bir cinsel yakınlaşma yapmazken hatta aşırı tutucu tavırlar sergilerken alfa erkeğine kendisini olabildiğince açacaktır.

    türbanlı ve babası imam olan bir hatun arkadaşım uğur isminde bir erkekle beraberdi. kız uğur ile elini bile tutmadan aylarca ilişki sürdürdükten sonra kız uğur'dan ayrılmıştı. benim kerem isminde aşırı samimi olduğum bir arkadaşımla çıkmaya başladılar. kızla ilk buluşmada el ele tutuşup ilk ayın sonunda kızı eve atmıştı. kızın o kadar gözü karaydı ki kendi evine bile sokmuştu defalarca.

    demem o ki dostlarım bir kadının yörüngesinde tedarikçi uydu erkek olacağınıza hiç bir kadınla görüşmeyin daha iyi. bir kadın size çekim hissediyorsa sevgilisi olsa dahi size yaklaşır. bir kadın size karşı bir şey hissetmiyorsa isterse yıllarca sevgili olun hiç fark etmez. kadın size çekim hissetmiyorsa size gizli bahçesinin kapılarını açmaz. kadın size çekim duyuyorsa da hiç bir engel önüne çıkamaz, ilgisini belli eder.
  • uzun süredir içinde olduğumu fark ettiğim durum.

    üstelik hem benim hem de uydusu olduğum kişinin yalnızlık korkusu olunca iş uzadı da uzadı. süreç içerisinde beni bırakabilmek için yeni ortamlara girmeye çabalasa da başaramadı ve benle devam etti. ben de onun ilk tercihi olmadığımı, onun yalnızlık hissini kapatan iyi bir arkadaş olduğumu bilsem de, hem yalnızlık korkum hem de sevmiş olmamdan elbet bir gün değerimi anlar beni ilk tercihi yapar diye bekledim durdum.

    aslında bir keresinde bu durumu kabullenip ondan uzak durmaya karar vermiştim. ondan uzak durmaya başladığımda bana gelip neden böyle davranıyorsun diye sordu. ben de açıkça durumu anlattım. tam bu kelimelerle değil ama anlam olarak artık senin uydu erkeğin olmak istemiyorum, birbirimizden uzak duralım demiştim. garip bir şekilde bunun üzerinde seni kaybetmek istemiyorum sevgili olalım dedi. ben tabi atladım direkt ve sevgili olduk.

    3 ya da 4 ay sürdü. bir şeyler eksik diye benden ayrıldı. bir süre sonra onsuzluğa dayamadığımdan (o da yalnızlığa) tekrar uydu erkek modunda takılmaya başladık. 1 yıl daha böyle devam ettikten sonra bana bir gün " kafamdaki aşk böyle değildi ama sanırım böyle olması gerekiyormuş" sana karşı bir şeyler hissediyorum dedi. ben tekrar mutlu oldum zaten neredeyse 7-24 birlikte takılıyoruz artık her şey daha doğru.

    yıllardır uydu erkeği olduğum kızın artık beni birinci tercihi olarak gördüğünü düşünüyordum. aslında yukarıdaki lafından öyle olmadığını anlamalıydım. her neyse zaman geçtikçe (belki pandemide etkilemiştir) tekrar ayrıldık. yeni o beni terk etti. bense bu sırada evlenme hayalleri yapıyor, oturacağımız eve falan bakıyordum. *.

    son ayrılmadan sonra eskisi gibi olmadı. tekrar uydu erkek olmadım (pandemiden dolayı pek yüz yüze görüşmememiz de etkili olmuştur). hatta benden sonra doğru aşkı bulmak için birileri ile tanışıyormuş. ben de bu sırada kırmızı hap ile tanıştım ve düşünce setimin ne kadar yanlış olduğunu fark ettim. hala onu özlemeye devam etsem de, yalnızlık korkum ne kadar onun geri dönmesini istese de artık uydu erkeklik yok.

    size de en önemli tavsiyem, hoşlandığınız kişiye duygusal yatırım yapmadan önce onun da sizden hoşlandığından emin olun. ilk başta size arzu duymayan biriyle zamanla sever diye arkadaş olmayın. sonrasında o arzu ne yazık ki oluşmuyor. sizle sevgili olsa da bu uzun sürmüyor. sevgini hak eden kişiye harcamalısın.
  • bunun diğer adı sağlayıcılık stratejisidir. bilinçli olarak kadının değer sistemine göre onunla birlikte olmak için sıraya girme durumudur. çünkü bu tip erkekler kadına insanüstü anlamlar yükler. sağlayıcılık stratrejisi arzu stratejisinin karşısında yer alır ve sağlayıcı erkekler kadınların doğal olarak ilgi duydukları erkeklere de benzer davranışı gösterdiği hatasını taşır. oysaki sizi aylarca uydusu yapan kadın, arzu duyduğu bir erkekle aynı gece birlikte olabilir.

    strateji şöyle özetlenebilir: bir kadınla tanışır onunla devamlı ilgilenir, güven verir ve aylarca dertlerini dinlersiniz. arabanız varsa ulaşımda yardımcı olursunuz, öğlen ya da akşam yemeklerine çıkartırsınız. gece bara gidiyorsanız en iyi dostu olursunuz. onu kaybetmekten korkar ve bir gün sizi fark edeceğine inanırsınız. arada bazı erkeklerle olur bu kadın, ona da hoşgörür gösterir, zaten sevgilim değil, dostum dersiniz fakat içten içe hoşlanma değil, dibine kadar aşıksınızdır. bazen de bunu itiraf eder, kadın hayır demesine rağmen üstteki yatırımları yapmaya devam edersiniz.

    bir gün görüştüğünüzde hoşlandığı veya kendisine acı çektiren erkeği anlatır. o erkek aldatmış acı çektirmiş, kötü davranmıştır ve yine onun dertlerini dinleyen dostusunuzdur. modern toplumda o kadar şartlanmışsınızdır ki otomatik o erkeği kızımıza kötü davrandığı için dövesiniz falan gelir.

    bir gün ve nadiren o kadın, kötü hissederken oğlumuza yaklaşır, kendisinin iyi biri olduğunu söyler ve birlikte olur. bu, bazen 1 seneyi bulur ve oğlumuz hedefine ulaşmıştır artık ve bu hedefe ulaşma kadın tekrarda tehlikeye girip arzuyu kovalayana kadar devam eder. belki 6 ay sonra ilişki biter.

    sizce buna değer mi?
    kadının üstte söylendiği erkekler sizce bu kadar çaba sarf etmiştir? onu bırakın 2. hatta 3. erkek olduğunuzda gerçekten değerli erkek mi olursunuz?

    bu, hiçbir ekonomik modele göre anlamlı değildir. "siz hissediyorsunuz" diye bir şeyin doğru olduğuna ya da yapmanız gerektiğine inanma durumudur.

    diğer tarafta ise arzu stratejisi vardır. bu stratejide kadına yatırım yapılmaz, kadının arzu duyup duymadığını araştırılır çünkü arzunun pazarlığı olmaz ve bu erkekler o kadını özel yapanın kendileri olduğunu bilirler. bu nedenle olmuyorsa hoşlarına giden başka bir kadına geçerler. sonuçta sağlayıcı erkeğe ağlayan kadının, böyle bir erkeğin tornasında çıkmış olması daha olasıdır çünkü hiçbir kadın sağlayıcı bir erkek için üzülmez ancak onu üzebilir. geçmişte bunu podcast ile tartışmıştrık. garip şekilde de devamlı bu tarz erkekleri överler. nedenlerini geçmişte anlatmıştık:
    (bkz: kadınlar neden efendi erkeği sevmez/@karanlikruya)

    düşünsenize ilk defa gördüğünüz bir kadın var, belki 1-2 defa sosyal ortamda konuştunuz ve ona 1 senenizi "aşık olma" adına sevgiliniz olmadan verdiniz. bunu büyüten de değer veren de sizsiniz. reelde ise kadın size bir şey hissetmiyor ve gerçekten şanslıysanız yeteri kadar ilgi aldıysa ve kendinizi o dönem psikolojik olarak güçsüz hissediyorsa sizinle oluyor. işte yaşadığınız tam olarak budur.

    hayatta her şeyin telafisi vardır fakat zamanın yoktur, geçen 6 ay veya 1 sene boyunca kaybettiğiniz emeğin, paranın, zamanın telafisi yoktur. 1 senede 1 yerine 20 kadına ulaşmayı deneyebilir ve yaklaşmadıklarınızı da eleyerek zaman kazanabilirdiniz, spor yaparak fit bir vücuda ulaşabilirdiniz, birçok kitap bitirebilir, borsa-kripto-ticaret işini öğrenebilirdiniz. temeliniz varsa c1 seviye ingilizceye sahip olabilir veya okuduğunuz bölümde iyi bir ortalamayla statünüzü güçlendirici adımlar atabilirdiniz ama siz o seneyi çöpe attınız.
  • kullaklarındaki küpeyi çıkarıp akılarına kazımaları gereken üç gerçek:

    1- en aşağılık erkek, herhangi bir erkek arkadaşı hakkında kadınlarla dedikodu yapan erkektir.
    2- eziklerle takılarsan ezik, büzüklerle takılırsan g*t olursun.
    3- dünyadaki hiçbir varlık -annen hariç- seni sen olduğun için sevmez.

    özetle dedikodu yapmayın, adam gibi dostlar seçin, annenizi de sevin ulan. olay bu. bir yerden değişmeye, kendinize çekidüzen vermeye başlayacaksanız; en çok pas geçilen, görmezden gelinen meriç(uydu erkek) alametlerini işte yazdım. ona göre.

    günaydın. kolay gelsin.
  • bir erkeğin olabileceği en en en en kötü şey.
  • (bkz: spekülatör)

    üstüne vazife olmayan hususları kaşıyıp piyasayı karıştırır, kendi ekmeğinin yolunu tırmalarken sevgiliye ve diğer erkeklere karşı fiyatın yükselmesine gayret eder.

    kimse boşuna uydu olmaz, niyeti eninde sonunda esas gezegeni (hadi taş çatlasın gezegenin arkadaşlarından kapabildiğini) yatağa atmaktır.

    bunlar mevzubahis olunca kızlar mutlaka sert savunmaya geçer çünkü aslında ilgisinden ayak işlerinden memnun olurlar. aynı zamanda diğer "uydusuz/meriçsiz" hemcinslere karşı da bir kendilerini daha üstte görmelerini sağlar.
  • ecnebi dilinde orbiter diye geçen tipler.

    etrafımda çok görüyorum, üzülüyorum. yapma uydu kardeşim, yapma uzay istasyonu biraderim. "yu jus' wan' ettenşın, yu don' wan' ma haaart" diyerekten bölgeyi terk et.
hesabın var mı? giriş yap