• ks.uluslararasi af örgütü (amnesty international); 961 yilinda kurulmus, sonrasinda kazanilan basarilar neticesinde, dünya capinda isler hale gelmis, merkezi londra'da bulunan örgüt.

    i.f tipinin insanlik disi bir uygulama oldugunu
    ii.2001 yilinda yayinladiklari rapor, irkciligin en tehlike boyutunun abdde yasandigini belirtmis
    iii.avustralya'ya gocen afgan mültecilere karsi uygulamalari kinamis
    iv.yine 2001 yilinda yaptigi tespitte israilin irkci bir devlet oldugunu belirtmis
    v.koruyucu duvar isimli israil savuma gucunun filistinde gerceklestirdigi operasyonu neticesinde katliam yapildigini saptamis
    vi.11 eylül'ü firsat bilip, yerel hakla karsi soykirimi hizlandiran cin halk cumhuriyetinin son üc ayda, dogu turkistanda 1781 uygur türkünü idam ettigini aciklamis
    vii.sonsuz özgürlük isimli abd-britanya-bm operasyonu neticesinde binlerce afgan sivilin öldürüldügünü deklare etmis
    viii.cecenyada yasananlarin etnik temizlik oldugunu duyurmus örgüt.

    http://www.amnesty.org/
  • seksenli yıllarda türkiye aleyhine hazırladıkları bir propaganda afişi var ki sıradan bir insan için oldukça ürkütücü (amaçları da bu zaten).. görsel ve kullanılan dil açısından midnight express'in yarattığı etkiyi de köpürtmeye çalıştıkları hemen göze çarpıyor.. pos bıyıklı, pilot gözlüklü ve aslında epey de yakışıklı bir türk polis memurunu, masmavi denizde rüzgar sörfü yapanları izleyen tehlikeli bir adam olarak göstermişler..

    yukarılarda bir yerde yıllar önce "the guardian" a referans verilerek paylaşılmış ama o görsel hiç net değil.. cillop gibi bir tane isteyen olursa diye kendi arşivimden bir örneğini aşağıya bırakıyorum..

    turkey - the real face
    görsel yedek
  • cumhurbaşkanının “uluslararası af örgütü endişe duyduğunu iletiyor. endişe duyacağına çık gel bak tbmm’de ne olmuş? gel bunları gör. sana düşen görev budur" diyerek görev tanımını değiştirme önerisi yaptığı örgüt.

    oysa azıcık okuyanlar bilir ki, “uluslararası af örgütü, insan haklarına saygı gösterilmesi, insan hakları ihlallerinin engellenmesi ve bu hakların korunması için çalışan insanların oluşturduğu, uluslararası alanda tanınan küresel bir harekettir.“

    dolayısıyla, önce meclis'in bombalanmış haline bakıp sonra endişe duyması gerekmez. işi bu değildir. işi, (velev ki meclisi bombalamış olanlar bile olsa) tutukluların insan haklarıyla ilgili endişe duyması ve bunu yöneticilere duyurmasıdır.

    işini de yapmış anlaşılan.
  • tanim öncesi prolog:
    insan olabilmek her yigidin* harci degildir. bu gercek kendimi bildim bileli hep bir tokat gibi indi yüzüme.

    tanim: kisaltmasi ai´dir.
    kurulusu: 1961
    (1977de nobel baris ödülü)

    2005den bu yana, frankfurt subesinde gönüllü olarak calistigim kurum. bircok basariya el atmistir. bu örgütte örgüt baskani (her ülkede bir baskan var) disinda herkes gönüllü olarak calisir. avukatindan tut, ögrencisine kadar her gönüllü acik kucakla karsilanir, her yardima ihtiyac duyulur, zira herkesin yapabilecegi bir sey vardir mutlaka.
    bazi davalar senelerce sürer ve kimini (verebilecegin destek disinda da) takip edersin. eger bir basariya ulasilmissa hep beraber sevinilir. kurumda calisan bircok insani sirf telefon ve mail/elmek vasitasiyla tanistim. subeler arasi sohbetler genelde icinde bulundugun dava üzerine kurulur. amnesty interantional´in cikarttigi dergi ve okumaya deger bircok kitabi var.
    kuruma verilen bagislar son kurusuna dek ihtiyaci olan insanlar icin harcaniliyor. ve emin olabilirsiniz ki hayati durumu tehlikede olan, haksizliga karsi mucadele etmesi gereken insanlarin davalarina bakiliyor.
    ne yaptiginizin, nereli oldugunuzun, hangi dine mensup oldugunuzun zerre kadar önemi yok. önemli olan ayirabileceginiz vakit kadar bir insana yardim etme isteginizin olmasi.
    amnesty interantional ´e yeni katildigimda her hafta acik görüsme yapilan binaya gidip, konusmalari takip eder, orada yapilmasi gereken telefonlarla ilgilenir, mektuplari degerlendirirdim. belirli bir zaman sonra vakit darligindan dolayi sirf cevirmen olarak calismaya devam ettim. duruma göre kisilerin evlerine, onlarla birlikte avukatlarina gittigim oldu.
    henüz iki gün ordaydim ki hapishaneden yazilmis bir mektup gecmisti elime. düsünün, karsinizda hic tanimadiginiz bir insan var ve cidden yardiminiza muhtac* . ben bir sey yapamam diye düsünmeyin kesinlikle. o kurumda yalniz degilsiniz. hepimiz el ele verdikten sonra, sanildigindan cok daha büyük basarilara ulasilabilinir. hicbir mecburiyetliginiz de yok. isterseniz ömrünüzün yettigi kadar kalabilirsiniz (gönüllü veya üye) olarak, isterseniz de ilk görüsmeden sonra ayrilabilirsiniz. yardim etmenin bir cok sekli var. bunlari ayrintili olarak altta verecegim linklerden okuyabilirsiniz. simdilik su kadar söyleyebilirim ki:

    - vaktiniz yoktur ama bagista bulunabilirsiniz
    - paraniz yoktur ama vakit ayirabilirsiniz
    - mesleginiz ile yardimci olabilirsiniz (psikolog, avukat, tercüman vs.)

    unutmayalim ki yardim etmenin, sevaba girmenin bir cok yolu var. zannimca insan haklari ile verilen herhangi bir caba da muhakkak bunlardan biri.
    emin olabilirsiniz ki, yardiminiza ihtiyaci olan bir cok insan var. ve hayal bile edemeyeceginiz durumdalar. kimi davanin ardindan uzun zaman gecmis olmasina ragmen, hala mih gibi aklimda, hala tüyler ürpertici. yani onlarin dertleri senin benimki gibi degil*. (ben de hayatimi suraya döksem feryat figan. ama) bu kuruma bas vurmus insanlarin hayati tehlikede. adamin özgürlü alinmis elinden, piskolojisi ilelebet düzelmeyecek sekilde yipratilmis, kimi ölüme mahkum edilmis. söz konusu insan haklari. ben bu durumu hicbir sey ile kiyaslamak istemiyorum.
    benim ai`e katilmam tek bir telefona bakti. aradim, okudugum bölümü, hangi dili konusabildigimi, para yardiminda bulunma imkanimin olmadigini, ama baska bir sekilde yardimci olmak istedigimi belirttim. yani kisaca kendi durumumu anlattim. bu kadar.
    entry uzun gözükse de, ben kisaca kendi bilgilerimi aktardim ve bunu yaparken de abartmadim. aksine. kurum hakkinda anlatilabilinecek cok daha fazla sey var.
    sunlarin altini cizmekte yarar var: haberlere kizip sövecegimize, devamli birilerini elestirecegimize, salt sohbet arasi fikrimizi beyan edecegimize, birilerinin elinden tutalim. hani gerektiginde gülmeyi de bilelim, ama mutlaka tas üstüne tas koymayi da. bunu ille de ai ile yapmamiz sart degil. benim secimim bu oldu, sizin sectiginiz, yardima ihtiyaci olan farkli bir örgüt, kurum vb olur. tabi mümkünse.
    ben hayatin kendinden ibaret oldugunu düsünen, alemlere akma ve giyim kusam derdinden baska bir sikinti ve yasam tarzi bilmeyen insanlara sasiyorum.

    umarim biraz aydinlatabilmisimdir.

    detayli bilgi icin (159 ülkede yasatilan ai´den bir kisimi):

    türkiye: http://www.amnesty.org.tr/
    amerika: http://www.amnesty.org/
    almanya: http://www.amnesty.de/
    danimarka: http://www.amnesty.dk/
    fransa: http://www.amnesty.fr/
    avusturya: http://www.amnesty.org.au/
    kanada: http://www.amnesty.ca/

    türkiyede üyelik konusunda detayli bilgi almak icin uyelik@amnesty.org.tr adresiye iletisim kurabilirsiniz.
  • uluslarasi insan haklarini koruma orgutu, her sene yayınladıkları dunyada bu sene insan hakları nerde nasildi gibi sorulara yanıtlar iceren raporları cok basarilidir.
  • yaptıklarını beğenmeyebilirsiniz. eksik yada taraflı olmakla suçlayabilirsiniz. ama hiç yoktan iyidir. en azından farklı bir ses var. eleştiren arkadaşlar katılabilir, onlar da fikirlerini söyleyerek katkıda bulunabilir. ben 6 aydır eskişehir'de destekçi arıyorum ama pek mesafe katedemedim. eleştirmekte maşallah üstümüze yok ama icraatta kısa kalmayalım gençler.
  • yayınladığı, olması gerekenden daha hafif olan ve zaten aylardır pek çok kişi ve kurum tarafından söylenen şeyler birileirnin canını acıtmış olan kurum. adam mealen orantısız zekaya copla gazla karşı konmasını destekliyor. işte bunlar hep göt kılı...
  • ypg hakkındaki etnik temizlik iddialarını ilk dökümante eden uluslararası af örgütü, türkiye hakkında bir bildiri/rapor yayınladı geçen ay: https://www.amnesty.org/…uments/eur44/3230/2016/en/
    örgütün ypg raporu sebebiyle "sevinen" kereste milliyetçilere göstermek lazım. ayrıca, rapor dışında ocak sonunda yayınlanmış bir avuç da "türkiye, şüphelileri infaz ediyor" özetinde haber var.

    https://www.amnesty.org/…housands-of-lives-at-risk/
    https://www.amnesty.org/…y-injured-as-deaths-mount/
  • gezi raporunda polise üstü kapalı "iğrençsiniz ibneler" demiş örgüt.
  • ohal ve khk’lerle türkiye’de ihraç edilen 100 binin üzerinde kamu çalışanıyla ilgili bir rapor hazırlayan ve “gelecek karanlık” adlı raporda, ‘ihraçların hiçbir kanıta dayanmadığı ve keyfi bir şekilde yapıldığını’ belirten uluslararası kurum.

    http://www.amerikaninsesi.com/…r-keyfi/3867160.html
hesabın var mı? giriş yap