• temsili ornek: kimya ogretmeni ogrencileri ile yari ders yari geyik yapmaktadir. ogrenciler, turbonun ne oldugunu ne ise yaradigini, nasil olup da ufak motordan daha yuksek guc elde edildigini sorarlar. olay, eglendirici ve bilgilendirici diyaloglar seklinde gelisir:

    og: soyleyin bakalim cocuklar, motordan daha fazla guc elde etmek icin ne yapmaniz gerekir? size bir de tuyo vereyim burada, ne kadar ekmek, o kadar kofte!
    cillop gibi tuyoyu alan sinif: daha fazla yakit yakmak gerekir ogretmenim.
    og: aferiiin. peki daha cok yakiti yakmak icin daha cok ne gerekir? dusunun bakiiim neyle yakiyonuz yakiti?
    sinif: oksijeeeeen.
    og: guzeeeel. motora oksijeni nasil veriyorsunuz? yani oksijen nerede bulunuyor?
    sinif: havadaaaa.
    og: yaaaaniii, daha cok yakit yakabilmek icin yanma odasina daha cok hava basmaniz gerekir degil mi cocuklar?
    sinif: eeeeeeveeeeeet!
    og: aferin cocuklar. simdi ideal gaz denklemini hatirlayin (hava ideal gaz degildir ama idare edin iste)
    pv = nrt
    siz burada neyi arttirmak istiyorsunuz, daha fazla hava basmak istediginize gore?
    sinif: neeee yiiiiiiii.
    og: guzeeeel. peki bakin bakalim bu denkleme, bunu yapmak icin ne yaparsiniz.
    sinif: ya basinci yukseltiriz, ya hacmi buyulturuz ya da sicakligi dusururuz.
    og: aferin yavrularim. iste olay budur. 1600 motor, 2000 motor derken denilen aslinda yanma odasinin hacmini yukselterek daha fazla hava basmaktir iceriye. turbo ise, yanma odasina verilen havanin basincini yukselterek iceriye daha fazla hava girebilmesini ve daha fazla yakit yakilip daha fazla guc elde edilebilmesini saglar. teknik olarak, egsoz manifoldu ile emme manifoldu arasindaki bir turbindir turbo. egsoz gazlarinin kinetik enerjisi ile doner ve giren havanin basincini arttirir. anladiniz mi cocuklar?
    sinif: anladik ogretmenim.
    og: guzeeel. eger bunu yaparken bir de sicakligi dusururseniz cillop olur. bunun icin ne yapacaksiniz biliyor musunuz?
    siniftan bir uyanik: (bkz: intercooler) ogretmenim!

    ve hayat surer...
  • turbo motorlar yakit kalitesi ve kullanim suresi acisindan hassas motorlardir. aslen motora kattigi $ey gucten ziyade seriliktir.
    yakit, piston icindeki artirilmi$ oksijen oraninda verimli yanma acisindan normal motorlara nazaran daha onemlidir. ornegin turbo dizel motorlar turkiye'de bir sorundur. ulkemizde satilan dizel yakit, dunya standardinin bayagi uzerinde sulfur icermekte olup, tdi motorlari cabucak bozar. (burada bir tiyo vermek isterim: turkiye'de satilan yeni tdi arabalarin hepsinde motorun yakit puskurtme ve yan sistemleri garanti di$idir!!! aman uyanik olun, servisler 1 ya$inda bir suru masraf cikaran tdi arabalar ile dolu, garanti kapsami di$i!)
    bu sofistike ornek di$inda tum turbo motorlar, genel olarak cabuk arizalanan bir yapi arzederler.
  • sahiplerinin para kazanma hırsına kurban gitmiş şampiyon arap atıdır.
    at yarışı oynamayalı on senden fazla olmuştur, sadece iyi atlar olunca onları izlemek benim için daha heyecan verici.turbo'yu da -beş yarış üst üste kazanan bir at var mutlaka izle diyen arkadaşım sayesinde tanıyıp izlemeye başladım.
    herşey güzel gidiyordu ,enternasyonal malazgirt koşusu nda şeyh in ünlü atı general i bile yanına yaklaştırmayıp beyaz bayrak ayna yaptı. ( http://www.youtube.com/watch?v=ylpbptwjhg0 )

    daha sonra atın hafif sakatlığı olduğu söylendi (ve hatalar zinciri burada başladı.) buna rağmen 2009 yılı cumhuriyet kupası koşusuna kayıt yaptırıldı. çünki bu yarışı da kazanırsa triple crown yapıp 1 milyon dolar daha kazanacaktı. o zamana kadar koştuğu 27 yarışta bir kere kafkaslı'ya burun farkı ile geçilmiş olan turbo eksik idmanlarla katıldığı yarışta hayatında ilk kez tabela dışı kaldı.
    sakatlığından dolayı tam 6 ay boyunca tedaviye alındı. sakatlıktan çıktığı ilk yarışında pistlere yine fırtına gibi dönüp 23 nisan koşusunda rakiplerine her zamanki gibi fark atarak kazandı. ( http://www.youtube.com/watch?v=drqko9m6xto)
    ardından 2010 tbmm kupası koşusu' na katıldı burada ingiliz kırması alper kaan ı geçebilmek için haddinden fazla efor sarfedip yine sakatlandı ( http://www.youtube.com/watch?v=8k6pqivteky )
    (bu yarışa safkan arap atı olmadığı için hakkında inceleme başlatılan daha sonra da pedrigisi iptal edilen alper kaan a o yarışta koşma izni veren sn. mehdi eker'e de ayrıca saygılarımı sunuyorum!)
    yine 6 ay kadar bir ara verdi sahipleri hedefimiz 2010 yılı cumhuriyet kupası diye açıklama yaptılar ( &popup=1&l=1 ) bu yarış koşulup turbo sonuncu oldu. işin aslı tjk tv de sergen yalçın ve halis karataş 'ın katılmış olduğu bir programda ortaya çıktı.
    halis karataş atın sahiplerine turbo'ya binmek istediğini iletmiş sahipleri atın arızasının nüksettiğini doğru dürüst idman yapamadıklarını, yarıştan çıkacaklarını bildirmişler bunun üzerine halis karataş da o gün yarışı kazanan gelibolu'nun ekürisi ile anlaşmış(karataş ceza aldığı için o gün at binemedi.) sonra her nasıl oluyorsa atın sakatlığının geçtiğini söyleyerek bora serinkaya ile koşuya katılıyorlar.ve malum sonuç...
    kupa töreninden sonra gelibolu ile kazanan selim kaya bile bu duruma isyan edip röportajda şunları söylemiş;
    aslında halis abi yarışacaktı bu kupa onun hakkıydı tarzı birşeyler söyledi. ayrıca şunu belirtmek istiyorum bugün iki şampiyon safkan pistte kaldı(turbo ve kafkaslı) bu böyle olmamalıydı; "ne yazık ki atlar sahiplerini seçemiyor" dedi. (tabi selim kaya için kafkaslı nın yeri ayrı idi kafkaslı da bu yarışa sakat sakat hiç koşu yapmadan sadece havuzda antrenman yaptırılarak sokulmuş , yarışı tamamlayamadı bile)
    selim in bu tarihi ayarı erdin düzarat , abisi remazan kaya ve diğer at sahipleri için bence kulaklara küpe olması gereken bir sözdür.
    sonuç olarak daha 5 yaşında arap atlarının en iyi olduğu çağda hırs uğruna altın yumurtlayan tavuğu kestiler, turbo yarış hayatını kapattı yarışseveleri de güzel yarışlarından mahrum bıraktılar.
  • vakti zamanında geniş bir araba resmi kolleksiyonu yapmama vesile olmuş olan sakız. hatta araçları, sedan, cabrio, protatip vs gibi gruplara ayırıp bir deftere yapıştırıyordum. neden böyle bir saçmalık yapıyordum bilinmez, belki pul kolleksiyonum olmadığı için ileride eksikliğini hissetmemek adınaydı.
  • içinden araba resimleri çıkan, kent'e ait bir jiklet markası
  • şekli üzerinden araba geçip lastik izi bırakmış gibi olan sakız

    burdan bakalım
  • aslında turbine kelimesinin kökeni ama gündelik kullanımdaki turbo kelimesi latince'den değil, turbine'den türeme. turbo'nun latince'deki orjinal anlamı ise kasırga, hortum gibi dönerek hareket eden her tür rüzgar çeşidi.
  • bu sakizdan cikan araba modelleri icinde en yuksek beygir gucu mclaren'indi 900'du.en hizlisi *vector v8 twin turbo muydu neydi 340 basiyodu. en genis motor hacmi de rolls royce'du ve 6750 gibi biseydi yanlis hatirlamiyosam. okulun bahcesinde oynayip utup utulurdum.
  • dünya gözüyle böyle bir atı seyrettim ya, ölsem de gam yemem derler ya hani aynen öyle işte. ileride kesinlikle çocuklarıma, torunlarıma anlatacaklarımdan birisidir bu at; "..ben bunun yarışını izledim, padokta yakından görebildim.." diyebileceğim mesela.

    atlar da konuşabilseydi şayet ya da konuşamasa bile söylediklerimizi anlayabilseydi en azından, yaşattığı her şey için ona teşekkür ederdim; onu izlemek öyle güzeldi ki...
  • 4-5 defa teste girip, hepsinden de temiz çıkmış bir attır. nasıl secretariat zamanında 31 boyla bir yarış kazanıp ingiliz atı üstü bir form kabül edilmediyse, turbo da benim gözümde gerçek bir arap atıdır. bazen mucizevi, olağanüstü atlar çıkar yarışçılıkta. mesela secratariat'ın otopsisi sonucu, normal bir atın kalbinden 5 kat büyük bir kalbe sahip olduğu anlaşılmıştı. tamam, bu attan şüphe etmemek elde değil ama defalarca teste girip çıkan, fenotip olarak tamamen arap atı özellikleri gösteren bir ata da kurusıkı sallamak da bir o kadar yanlış. ayrıca bu atın 2.5 sene sonra yavruları koşmaya başlayacak. geçmişte yarımkan olduğu bilinen tansel, deprem, mirhat vs gibi atların hiçbirinin aygırlık yapmamış ve yapmıyor olması ama turbo'nun çoktan ilk aşımlarını yapmış olması da başka bir detaydır. turbo'nun yavrularının koşacak olması en çok devletin zararına olur. zira devlet tay yetiştirip, satar ve yetiştirilen tayların başarılı olduğu her koşudan, yetiştiricilik primi alır. turbo özel harada aşım yaptığına göre, turbo'nun yavruları yarışları domine ettikçe, devlet zarar edecek demektir. peki devletin ne çıkarı var bu işte? mal mı yanı koskoca devlet de, bunu tespit edemeyip önlemini alamayacak? gerçi burası türkiye dediğinizi duyar gibi oluyorum ama o kadar da değil. ha en kökten çözüm dünyada hiçbir geçerliliği bulunmayan arap atçılığının azalarak bitirilmesidir. safkan dediğiniz her atın soyu da bir şekilde kırma bir ata dayanmaktadır zaten arap atçılığında.

    onun dışında özlediğim ve bir kere olsun canlı canlı gördüğüm için kendimi şanslı hissettiğim attır.
hesabın var mı? giriş yap