• hans wilsdorf bey'in iki markasindan biri. uzun sure buyuk biraderi rolex'in parcalarini kullanmistir. tepe olsun, kordon olsun, arka kapak olsun , yillarca rolex damgali bu tip parcalar tudor saatlerin uretiminde yer almistir. buna karsin hicbir zaman rolex makineleri , tudor saatlerin icine girmemistir. kisa sure oncesine kadar tudor pek cok saatinde yuksek kalite eta mekanizmalarla uretim yapmaktaydi (hala daha populer olmayan serilerinde eta'lar gorevdedir) bu nedenle eski tudorlari alirken icindeki makinenin eta oldugunu bilerek alin.

    detayina cok vakif olmamakla birlikte epey zaman marka olarak amerikan pazarinda kendine yer edinememistir. bir sure once ise bu dev pazara gorkemli bir giris yapmis, sadece satislarini degil ayni zamanda marka bilinirliklerini de artirmislardir. asya pazarinda da ciddi bir paylari mevcuttur. zaten tudor bilhassa yeni serilerinde cok fotojenik saatler yapmaktadir. ınstagram uzerinden wristshot atmak icin super cool parcalardir.

    gelelim bence en onemli onermeye: tudor, fakir rolex'i degildir. zira rolex degildir. tudor tudor'dur , rolex rolex'tir. yani tudor alinca rolex sahibi olmazsiniz. kesinlikle ve kesinlikle iyi bir saat sahibi olursunuz oncelikle bunu belirteyim, iyi uretilmis, guzel (hatta artik pek cok seride inhouse kalibre mevcut) ve dakik, guvenilir mekanizmaya sahip, dayanikli, evladiyelik ve cok da cool bir saati kolunuza takarsiniz. ozellikleri ve donanimi ile hic de azimsanmayacak bir fiyat/performans canavariniz olur. butun bunlar tudor'u pek rakibine gore cok ozel bir yere koymakla birlikte , az once soyledigim gibi tudor sahibi olmak sizi rolex sahibi yapmaz.

    ne demek istiyorum biraz daha acmaya calisayim:

    1) rolex, bir suredir saat pazarinda ikinci eli birinci elinden daha yuksek olan 3 markadan biri. veblen malinin tanimi olan rolex bey simdilerde yaratilan buyuk hype ile alim satimla ciddi kar getiren bir yatirim araci haline geldi. tudor'dan benzeri bir beklentiniz varsa ve bu sebeple celik spor rolex bulamiyorum tudor alayim derseniz yamulursunuz. tudor'u sadece begendiginiz , sevdiginiz, keyif aldiginiz icin alin. kaldi ki bana kalirsa tum saatleri boyle alin ama tutun ki es dost ortaminda rolex, ap, patek uclemesinin yatirim getirisi dalgasina kapildiniz aldiniz, tudor'da rolex'in kardesi, alirim bir black bay 2 sene sonra daha fazlasina satarim diyorsaniz yolda kalirsiniz, bu yola en bastan cikmayin. tudor her zaman ikinci elde birinci elden daha ucuza gider. tudor'da bir arz/talep dengesizligi olmadigi surece rolex'in mevcut hype asla yasanmayacak. cok kisa bir ornek daha vereyim, ıstanbul havaalaninda duty free'de indirimli satilan tudor'lar mevcut. 1. elde indirim alabileceginiz, kampanya yakalayabileceginiz bir urunde al/sat beklentisi ile paranizi harcamayin. bunun belki tek istisnasi tudor submariner serisi olabilir ama o da ayri bir vintage hikayesi. vintage rolex hype'ninin tudor'a yansimasi diye dusunuyorum.

    2) her ne kadar cok kaliteli uretilmis bir saat olsa da rolex kalitesine ulasmayacagi kesin. su anda tudor pazarlama ekipleri de bu konuda yogun caba sarf ediyor ve rolex hype ile tudor ittiriyor , bu bir taktik. cok da anlasilir bir taktik, calismasi da cok muhtemel. ama tudor , rolex'ten iyidir diye bir kaniya kapilmayin.

    3)ozellikle sub bulamiyorum o zaman black bay 58 ya da 41 mm alayim diyorsaniz bir daha dusunun. pelagos olsun, black bay serisi olsun her ikisi de harika dalgic saatleri, asla olumsuz bir laf soyleyemem, marka ozellikle vintage design konusunda cok basarili. ama submariner bulamiyorum o zaman black bay 58 alayim demeyin zira bir submariner alternatifi almis olmazsiniz, guzel bir tudor almis olursunuz.

    4) her rolex bayisi tudor satmadigi gibi, her tudor bayisi de rolex satmayabilir. tudor satan bayiler genelde baska saatlerde satar ama rolex satan bir bayi genelde ya sadece rolex satiyordur ya da rolex ve tudor birlikte satiyordur.

    5) son donemde buyuk bir basari yakalayan (benim de 2 adet var) black bay serisi ile hem diver, hem chrono hem de gmt saatleri farkli materyallerle birlestirip piyasaya suren tudor, rolex'e gore cok daha genc bir hedef kitleye gozunu dikmistir. rolex gercekten de tudor a gore daha agir abidir. david beckham tudor ambassador'u iken roger federer rolex ambassador'u. sanirim bu hedef kitleleri biraz daha netliyor.

    6) tudor, rolex ile rekabet etmeye calisan bir marka degildir. donemin modasini yakindan takip edip, kendi rakipleri ile mucadele ederek yarisan bir markadir. nato kayis da kullanirlar, bronz saat de yaparlar, hala daha eta mekanizma kullanan, chronometre ozelligi olmayan saatlerle de kendilerine yol bulmaya calisirlar. yani tudor'un birinci hedefi marka algisini , luks urun etiketini tasimak degil, mumkun oldugunca cok saat satmaktir. kolay kolay cok satan mallarinda arz kisacaklarini sanmiyorum.

    acikcasi tudor'un kendi peerlerini dusundugumde (ozellikle inhouse kalibre modelleri kiyaslarken) , markayi breitling'den de ıwc'den de pek cok noktada kendime daha yakin hissediyorum (bu arada eta kullanan tudor'un rakip analizine de longines ve oris koyabiliriz gibime geliyor). her ne kadar "born to dare" tipi sloganlar beni irite etse de, bilhassa black bay chrono'dan fiyat / kalite anlaminda cok memnun kaldigimi soylemeliyim. acikcasi black bay'den once vintage prince date de kullanmis ve ne yalan soyliyim oldukca etkilenmistim. eger onumuzdeki donemlerde datejust 'in bir tur kuzeni prince date'leri yeniden konumlandirmaya giderlerse bambaska bir alanda bu sefer bambaska markalara nal toplatacaklarina eminim.
  • özellikle son iki yılda fiyat kalite performansıyla öne çıkmakta olan saat markası. rolex'in marka politikasının önemli bir parçası olarak dirilttiği tudor, şimdiden koleksiyonerlerin ve yatırımcıların gözdesi olmaya başladı. bir rolex gmt-master ıı kadar olmasa da, black bay gmt modeli için dünyanın farklı yerlerinde yüzlerce insan sıraya girmiş durumda.

    marka görünürlüğünü artırmak üzere david beckham ve lady gaga ile çalışılsa da belirli bir bilinirliğe ulaşıldıktan sonra -rolex'te de olduğu gibi- muhtemelen ünlüler üzerinden yürütülen kampanyalara son verilecek. bu da beklenir bir şey, zira kalite anlamında tudor'ın bir eksiği kesinlikle yok, hatta benim diyen iddialı markaları (omega, breitling vs.) cebinden çıkaracak durumda. hele black bay veya pelagos'u eline alan biri bu saatlerin rolex'ten farkını anlamakta zorlanabilir.

    tudor, kolunda diesel veya gucci saat takan adamların ancak "uyduruk" sanabileceği bir saat markasıdır. bir yatırımcı için iyi bir kazanç kapısı, gerçek bir saat meraklısı için ise olsa olsa bir zevk kaynağı olabilir.
  • pelagos modeline sahip olduğum, bronz kasa black bay modeline de aşırı yükseldiğim saat markası.
    pelagos fotoğraflarda kendini çok belli etmeyen; fakat bileğe takınca çok etkileyen bir saattir.
    mat siyah üzerine kemik beyaz, çok ergonomik yüksek kontrast kadranı fotoğraflarda "meh" dedirtir, gözle görünce üf dedirtir. takmaktan en çok keyif aldığım saatim olabilir.
  • kasım 2020'den beri sahip olduğum black bay 58 modeli ile kendine her gün daha fazla aşık eden saat markası.

    saatten anlamayan ya da koluna moda markasından başka saat takmamış insanların yorumunu, hatta rolex'in yan modeli diye yoruma başlayanların fikirlerini dikkate almayın.

    iyi bir koleksiyoner bugün rolex ile bütünleşmiş submariner'in ilk başta 1950'lerde tudor submariner olarak piyasaya çıktığını bilir. marka algısı ve kalitesi tartışmaya kapalıdır.

    tartışmaya açık olacak konu nedir diye soracak olursanız; black bay 58 için 39mm kasa çapı ve 70 saat güç rezervli yeni “in house” makina ile mükemmel bir iş çıkarmış olan tudor firması niçin böyle aşırı rahatsız ve kullanışsız bir clasp(klips) seçiminde bulunmuş aklım almıyor. sadece 3 tane micro adjustment deliği olduğu için bileğe tam ayarlama yapılamıyor. bir bakla çıkarırsanız dar, geri eklerseniz bol olan bilezik haline geliyor ve o üç ayarlama deliği hiç bir işe yaramıyor. rolex'in kullanığı glide lock sistemini keşke bu model için de yapılandırsalarmış diye hep içimden geçti açıkçası. neyse ki bazı after market bracelet versiyonları üretilmekte farklı firmalarca. strapcode şimdilik en iyi seçenek ve $149 ücretiyle bir tane sipariş ettim bakalım sonuç ne olacak.
  • bu gibi bi halttan anlamayan, kolunda en fazla fossil, diesel gibi saatten baska bisey takamayan insanlarin sozlerine itibar etmeyiniz (bkz: #84658532).

    tudor cok iyi saatler yapmakla kalmiyor, fiyat performans olarak cogu high end saatleri golgede birakmaya basladigi saat uzmanlarinca bile surekli tekrarlanmaya basladi.

    2 tane rolex sahibi biri olarak, tudor'u elime aldigimda ayni kaliteyi fazlasiyla hissediyorum, ustelik sikici olmayan ve surekli yeniledikleri modellerle son donemde cogu ust duzey saat markasinin onune gecmis durumdalar. 3-5 seneye konumlandirilmalari cok daha farkli bir noktada olacagi asikar. yatirim icin mutlaka alin tutun ve yukaridaki "senersongur" gibi ve benzeri gundilerede gulup gecin lol.
  • şu rolex esintisi muhabbeti cidden baymaya başladı. kurucusu aynı kişi olan dna sı aynı olan iki markadan tudor olanı bundan 70 yıl önceki modellerinin izlerini taşıyan saat çıkardığında rolex esintili iş yapmış olmuyor. bu tasarım bu markada neredeyse asır olmuş.

    rolex submariner çıkış tarihi 1954
    tudor oyster prince submariner çıkış tarihi 1954

    bu mantık ile rolex ikonik akrep ve saniye kolunu tudor'dan mı esinlenmiş diyelim şimdi ?

    görsel

    görsel
  • rolex'in bir modeli değil, yan markasıdır. fiyatları rolex'in çok altında, yaklaşık 600 dolar civarındadır.
  • son güzellikleri north flag'de in-house movement kullanmışlar.
  • (bkz: rolex)'in küçük kardeşi olan isviçreli lüks saat üreticisidir. tasarımları bence her zaman oldukça güzeldir. kalitesi ise rolex'e göre belirgin ölçüde aşağıdadır. yine içindeki mekanizmalar da rolex'in çok aşağısındadır. son dönemde neyse ki en azından cosc ve metas sertifikalı mekanizmalar da kullanmaya başladılar ve kaliteyi bu anlamda artırdılar. bazı segment saatlerinde (bkz: longines) ile bazı segment saatlerinde daha yukarı marka saatlerle yarışırlar. ancak bu kendisinin (bkz: omega) gibi bir devle yarışabileceği anlamı taşımaz. o seviye için daha çok fırın ekmek yemesi lazım tudor'un.
  • son yıllarda çıkardığı saatleriyle rolex'ten çok daha eğlenceli ve deneysel bir marka olduğunu, daha doğrusu rolex'in kendi markası adı altında yapamadığı işleri tudor markası altında yapmasıyla rolex'in adeta oyun alanı (bunu bir eleştiri değil, övgü olarak söylüyorum) olan marka.

    tudor pelagos ile rolex sea dweller (great white)

    tudor pelagos lhd ile rolex sea dweller (double red)

    tudor pelagos fxd ile rolex submariner milsub (5517)

    tudor black bay gmt ile rolex gmt master (6542)

    tudor black bay gmt s&g ile rolex gmt master rootbeer (16753)

    tudor black bay pro ile rolex explorer 2 (1655)

    tudor black bay ile rolex submariner (5512, 5513 ya da 14060. artık ne derseniz)

    modellerinin benzerlerini ancak kendi yorumunu da katarak üretmek suretiyle, vintage rolex'lerin tasarımını havasını seven ancak bu saatlerin rolex versiyonları çok pahalı olduğu için alamayan, alsa da saatlerin eski olması nedeniyle gönül rahatlığıyla takamayan insanlara harika alternatifler ortaya koyan markadır.

    durumlar elverdiği anda muhtemelen birden fazla modelini düşünmeden alırım. umarım son zamanlardaki artan fiyat çılgınlığından etkilenmezler.
hesabın var mı? giriş yap