• şöyle bir fıkrası olan zat-ı muhterem:

    bi gün jeff hanneman la kerry king kavga ediyolarmış, tom araya girmiş barışmışlar * *
  • bunu jeff hanneman'ın ölümünün etkisi ile yazıyor olabilirim, ama tom araya o davudi sesi ile çok güzel mevlit okurmuş gibi geliyor bana. kendisi bir merdivenköy'de, ne bileyim sahrayıcedid'de yaşıyor olsa o muhitte yaşayan haminneler arasında haklı bir ünü olur, tüm okumalara ara hoca çağırılırdı.

    ayrıca şunu da eklemeden geçemeyeceğim, gebze harem hattında tip ve eşgal olarak kendisine benzeyen en az üç tane şoför çalışmaktadır. bu ve bir üst paragraftaki nedenden ötürü kendisi "dance with the dead in my dream" diye bağırıyormuşçasına "fevzi durakta araba kalmadı, söyle şu ibnelere köprünün altından yolcu almasınlar durağa gelsinler; biz keriz miyiz amoğakoyim durakta bekliyoruz" derken hayal edilebilir. fevzi'ye de tabi ki "tamam tom abi sen merak etme. ben şimdi durağa getirtirim o yavşakları" demek düşecektir. işte bu nedenden ötürü slayer'ı severiz. tom araya bizden bir candır. candaştır.

    "gençler yolcular rahatsız oluyor, biraz sessiz konuşalım."
  • jeff'in dahice besteleri olmasaydı şili'de eroin kaçakçısıydı.
  • ak sakallı dede, düşünsene torunsun, deden tom araya!

    arasıra "before you see the light, you must die" falan diyor. gerçi benim dedem hatim indiriyordu boş vakitlerinde. onu yadırgamadıysam tom dedeyi niye şedeyim dimi, bunlar hep sorular gençler, düşünün taşının. boşlamayın.

    (bkz: düşünemedi)
  • adamda öyle bir gülümseme var ki, konuştuğu sözlerle alakası yok, diyor ceset yeniyor yok çocuk kesti yok soykırım yapıldı falan filan sonra da bir hayattan zevk alan sözlerle sanki "ne diom lan ben" minvalinde bir sırıtış. yok böyle bir orjinallik, adam doğal, tavuğuna kış de, al senin olsun tavuk der o derece insan.

    çiftlik sahibi insan sonuçta.
  • suicidal tendencies'in institutionalized adlı şarkısının klibinde saniyeler yaklaşık 35'i gösterirken kavrukça bir oğlan mike muir'i hafifçe ittikten sonra umursamaz bir şekilde yoluna devam eder. işte bu oğlan tom araya'dır. yıllardan 1983...
  • https://pbs.twimg.com/media/a34rcp7cmaaq6-e.jpg

    aile babası olarak tom reis. fotoğraf her şeyi anlatıyor zaten.

    not:aramaya inandım, slayer'in başlığında da göremedim vardiysa haber edin.
  • çocuklarını okuldan alıp "home school" yani evde eğitime vermiş ve bunun sebebi olarak da kısaca "slayer" diyebiliriz. karısıyla okula gitmiş ve okuldakiler bik bik etmiş tiplerinden dolayı, çocuğu slayer t-shirt'ü giyip okula gidiyormuş falan filan.

    amına koduğumun amerikası daha yobaz lan bizden, gerçi kızlı erkekli eğitim görüyorlar o kadar da yobaz olamazlar. kafam karıştı..

    düzeltme: türkçemi, imlamı ve cümle yapımı sikeyim ne salak cümleler kurmuşum. ders olsun, ibret olsun önümüzdeki nesillere diye silmiyorum.
  • ulan şuna bak ya. şeker gibi bir amca olmuş bu. sağır olmuş, kulakları duymuyor, soruyu yanlış anlıyor, saçma sapan espriler yapıp ardıdan kahkaha patlatıyor filan. tam yanakları sıkılası bir tontiş.
  • https://www.youtube.com/watch?v=nzycc8is0og#t=1041

    şu isveç konserinde amerikan özentisi yeni nesil isveçlilerle özgürlük adına öyle bir laf koyuyor ki gerzek isveçliler anlamıyor bile.

    - this next song i wanna dedicate it to people who live and die for freedom...
    - yeah there's a lot of people (like that)...
    - are you free?
    (yeaah)
    - do you really think you're free?
    (yeaah)
    - that's what i thought.
    - are you willing to die for freedom?
    (yeaah)
    - are you willing to die so others can be free?
    (yeaah)
    - well this song is for them, this is mandatory suicide

    şilili abim benim. (düzgün transcript için aernath'a teşekkürler)
hesabın var mı? giriş yap