tiny tim

• (bkz: bu kadar güzel çirkin olunmaz)
  
  bu güzel insan ukulele ustasıdır, ukulele onun dostudur, tabutuna ukulele ile yatırılır.
  
  bu güzel insan kendisiyle alay etmeyi sever, kendini yerer, kendini sever, bizi sever, gülmeyi sever, güldürmeyi sever. hayatla dalga geçer.
  
  ama sonra bir coverlar yapar ki "lan bu adamın diğer sesi de doğa üstüymüş meğer!" dersiniz.
  
  bu nedenlerden en güzel insanlardan biridir herbert khaury amcamız.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=n86dsssbsma
  16. saniyeden sonra dikkat.
• tiptoe through the tulips ve birkaç şarkısı ile ses tonunu sevdiğim ama açıkçası beni biraz tırstıran bir adam. batmandaki penguen adam karakterine benzettim. şarkının içinde birden hhııaaaaaaa!!! diye bağırıp beni altıma sıçıracak gibi bir piskolojiye kapıldım. ama kaliteli bir sanatçı gibimde.
  
  "how many of you get scared by tiny tim singing 'tiptoe thru the tulips.'?" diye answers.yahoo.com da bir de soru vardı. evet değişik bir tip.
• tuhaf bir tarza sahip müzisyen. massachusetts'de bir ukulele festivalinde kalp krizi geçirmiş, hastaneden çıkar çıkmaz konser programına kaldığı yerden devam etmiş, mineapolis'de "tip-toe through the tulips" şarkısını söylerken bir kalp krizi daha geçirip 1 saat sonra ölmüştür.
• ukulele denilince ilk akla gelen, sadece şarkıcı veya müzisyen denilemeyecek kadar çok yönlü, tanışılıp sohbet etmek istenilen ancak aramızdan 1996'da ayrılmış ölümsüz varlıktır... "tiptoe through the tulips" ve "livin' in the sunlight, lovin' in the moonlight" parçaları ise bu ölümsüzlüğün kanıtıdır. ınsidious isimli müthiş korku filmini olduğundan daha da korkutucu bir atmosfere sokan ise yukarıda saydığım "tiptoe through the tulips" şarkısıdır...
• köktenci hristiyan, çok ilginç bir müzisyen, berbat günler geçirdiğim şu hafta ruh halimi çok iyi yansıtan bir adamdır, gerçekten hayran kaldım. herkes çok bilinen bazı müthiş eserlerinden bahsetmiş, benim de en sevdiğim eserleri çok popüler iki şarkısı olan strawberry tea ve people are strange (tabii the doors'un şarkısının cover'ıdır). kendisinin kişisel hayatı hakkında bilgi vermek gerekirse köktenci (fundamentalist, yobaz) bir hristiyandır. üç evlilik yapmış fakat sadece birini gerçekten evlilik saymıştır, kendisi boşanmaya inanmaz. kadının temel rolünün erkeğine hizmet etmek ve annelik yapmak olduğuna inanır, ilk eşi kendisiyle 16 yaşında evlenmiştir, insanların beklediğinin aksine oldukça güzel bir kızdır ama 16 yaşındaymış baya baya tiny yanlış hatırlamıyorsam 32 yaşındayken, tuhaf bir kişi yani. bu evliliğinden tulip yani lale isminde bir kızı olmuştur. kendisi hakkında birçok bilgiye bu linkten ulaşılabilir.
• tiny tim'in punk/punk rocker/punk müzik kavramı olmadan önce bir punk olduğunu düşünüyorum. dönemin en tuhaf çıkışlarından biriyle, çok yüksek ve tiz (bkz: falsetto) bir sesle, tuhaf bir ukulele ve yanından ayırmadığı paylanço çuvalı/bohçası ile şarkı söyleyen bu dev adam, bence punk türü ve fikri ortaya çıkmadan önce de bir punk'tı. sadece kendisi olmayı başardığı ve başkalarının ne dediğini kafaya takmadığı için başlı başına farklı bir duruşu vardı bikere.
  
  tim, amerikan popüler müziğinin başına gelen en büyük tuhaflıklarından biriydi. çoğu kişi tarafından 60'ların bir müzk yenilikçisi olarak görülse de 20. yüzyılın başlarından itibaren ansiklopedik müzik (bkz: müzik arşivcisi) bilgisi ile tanınırdı. ve hatta bob dylan bir keresinde kendisi için şöyle demişti: "eski müzik hakkında (1860'lardan bahsi geçen tarihe) tiny tim'den daha fazlasını kimse bilmiyordu."
  
  tiny, gerçek adıyla herbert buckingham khaury ukulele çalmayı ve ve falsettosunu 50'lerin başında keşfetti ve performans kariyerini 1910'lardan 1930'lara kadar olan şarkı repertuarının üzerine kurdu.
  
  (burada en ünlü şarkısı (bkz: tip toe thru the tulips)'i kendisinin yazmadığını belirtmekte fayda var. (bkz: al dubin) "1929"
  
  sıra dışı yeteneği ve davranışları (topluma göre) onu 1968'de laugh-ın'de sahne alan bir konuk konumuna getirdi. reprise records ile sözleşti, imzalar atıldı ve billboard tablosunda 17'ye ulaşan “tiptoe through the tulips” ile bir hit oldu.
  
  ilk albümü god bless tiny tim'in piyasaya sürülmesinden sonra rekor satışları ardından kalan boşlukta popülerliği ve yeteneği azalıyormuş gibi görünse de tiny, tv talk show'larının temelini oluşturdu. 1969'da the tonight show'da “miss vicki” ile canlı yayında evlendi ve 50 milyon izleyici ile o zamanların rekoru olan bir rekoru kırdı. (bahsettiğim rekor anlık 53 milyon izleyici ile (bkz: moon landing) )
  tonight show
  
  uzunca bir aradan sonra ( bu arayı daha sonra farklı bir entry olarak girmek istiyorum. kendisi bu zamanlarda sirkte çalışmaktan tutun ucube şovlarında yer almaya kadar ki işlerde çalışıyor.) tiny tim, 1979'da johnny carson ile the tonight show'a rod stewart'ın disko hiti "do ya think ı'm sexy"nin bu tuhaf performansıyla geri dönüyor. tiny tim do ya think im sexy
  
  şarkıda tiny, kendine özgü falsetto'daki dizeleri söylüyor, ancak korolar için elvis benzeri bir alt tona geçiyor ( tüm bu sırada nevrotik bir sinirlilik pandomimi yapıyor). kesinlikle inanılmaz derecede harika. (woody allen'dan ıggy pop'a resmen üç dakikada geçiyor.)
  carson performansın sonunda tamamen sersemlemiş görünüyor ve yerinde bir espri yaparak "sadece... sadece... hiçbir şey... söylenecek hiçbir şey yok." diyor.
• insidious filmi sayesinde tanıdığım yetenek.
• tanıştığı insanlara fotoğraf kabinlerinde çektiği fotoğrafları hatıra olarak veriyormuş bir ara kendisi sanırım. tiny tim'le tanışmış iki ayrı kişi, tiny tim hakkındaki anılarına kendilerine verdiği bu fotoğrafları eklemiş:
  
  http://www.tinytim.org/letters/memories-31.html
  http://ronnyelliott.blogspot.nl/…-you-meet-tim.html
• (bkz: the incredible machine)
• çok değişik bir tarz, müzik dünyasında sevdiğim nefeslerden. herkesten farklı yürüyen adamları her zaman farklı bir ilgiyle izlerim zaten.
  
  gel gelelim tiny tim'in 1968 tarihli god bless tiny tim albümü dışında pek dikkat çekici bir olayı yok. ancak o albümün içinde strawberry tea isminde, şaşırtıcı derecede çok iyi bir parça var, en azından o es geçilmemeli derim.
  
  http://www.youtube.com/watch?v=v8oroa2wfjy