thames

• teyms degil tems diye okunur. ingilizce ilginç bir dildir.
• bu igrenc suya bakan londra evleri asiri pahalidir. evsahibi zatlari istanbula getirip bogazi gostermek farzdir.
• londra'yı ayıran, bir o kadar da birleştiren meşhur akarsu. üzerinde bissürü köprü olduğu gibi yer altından da epey bir metro^* hattı ile bağlantı mevcuttur. öyle ışıl ışıl akması beklenemez ama en azından temizdir, temiz değilse bile kokmaz, koksa bile ben fark etmem, o derece. köprülerden geçerken şehri farklı farklı açılardan seyretmek, kıyısı boyunca yürüyüşler yapmak pek bir keyiflidir. soğuk havalarda donarsınız bittabi; e soğuk memleket elden ne gelir.
• teyms çayı olarak da bilinir. ingilizler çayı çok sevdiği için her ikindin 5 gibi bu çayda çimerler. ^*
• kartpostallarda mavi renkli gercegine bakinca yeni renkler orenecegimiz camur nehir.
• günün belirli, hatta belirsiz saatlerinde bir aşağı doğru, bir yukarı doğru akan, ne tarafa aktığı belli olmayan, bir baktığınızda neredeyse taşacak kadar dolu, diğer baktığınızda sanki sifonu çekilmiş gibi boş olan çamurumsu varlıktır kendisi. ne medmiş ne cezirmiş anlayamadım...
• ingiltere'nin en uzun nehridir.
  
  ama birleşik krallık'ın en uzun nehri değildir. ikincisidir... birincisi (bkz: severn)
• 1970'ler boyunca ve 1980'li yılların başlarında ülkemizde de çok kullanılan ingiliz malı bir minibüs markasıdır ayrıca. izmir'de şehir içi hatlarında kullanılırdı. anadolu'da da ilçeler ve köyler arasındaki tozlu yollarda çok yolcu taşıdılar zamanında.
• yaklaşık 346 km'dir. üzerinde 200'ün üzerinde köprü vardır. thames'in üzerindeki ilk köprü romanlar tarafından 2000 yıl önce şu anki london bridge'e yakın bir yerde inşa edilmiştir.
• doğusuna doğru thames barrier adında seli önleyici yapılar mevcuttur, mimari anlamda büyük bir yenilik olduğu iddia edilir