• aşırı muhafazakarlığın evrim sürecine etkisini anlatan oldukça bilgilendirici bir film.
  • ya olm bir de bu filmden sonra yok cinsellikten soğudum, yok seksten artık istediğim verimi alamıycam diyen adamlar var. benim bildiğim türk erkeği canavarlı manavarlı, isterse godzilla olsun o vajinada sokacak delik buldu mu yardırır aga. pitonu salar her türlü mağaraya.

    onun dışında çok kral film. değişik bir deneyim. matt pezevengi bu filmde de puştluk peşinde. nası bi insansın sen yaa.
  • mitchell lichtenstein tarafından çekilmiş, sundance film festivalinde başrol oyuncusuna (jess weixler) dramatik performans ödülü kazandırmış b-sınıfı filmdir. vücudunu ve cinselliğini yeni keşfetmekte olan dawn adlı bir genç kızın hemcinslerinden farklı olarak vajinasının dişleri olduğunu öğrenmesiyle gelişen bir takım korkunç olayları anlatır. türkiyede gösterilmesi gibi bir plan yoktur. ilgiyle bekliyoruz....
  • insanı bir süre seksten soğutacak kadar gore sahneler barındıran, ama bu sahneler çıkarıldığı zaman mizah unsurları ağır basan ve hayli basmakalıp dinamiklerle ilerleyen bir film. film, izlerken ne tahmin eder ne beklerseniz o olacak kadar bilindik basit bir ayarda gidiyor, sonunda kızımızın anti-kahraman edasıyla kameraya gülümsemesi ise tuzu biberi olmuş. bir de filmde okul kitaplarının penisi gösterip vajinayı gizlemesi gibi geleneksel feminist eleştiri unsurlar bol miktarda varken film boyunca bol miktarda penis ama sıfır vajina görüyoruz. belki korkunun kaynağı olduğu için gizemli kılmaya çalışmış da olabilirler bilmiyorum. sonuçta cinsellikten soğutmak haricinde izleyene çok şey katmayan vasat bir film.
  • bekaretini evlenene kadar saklama militani olan dawn adli genc kizimizin gizemli vajinasini kesfetmesinin komik ve kanli oykusu.

    (bkz: killer pussy)
    (bkz: faster pussycat kill kill)
  • hassas bunyelerin uzak durmasi gereken film. cinsel hayatiniz bir sureligine bile olsa ciddi sekilde olumsuz yonde etkilenebilir.
  • --- spoiler ---

    imho filmin en guzel sahnesi, jinekologun parmaklari koptuktan sonra "vagina dentataaaa! vagina dentataaaaa!" diye bagirmasidir. bir "draculaaaa! draculaaaaaaa!" tandansi yakalanmistir bu haykirisla.

    --- spoiler ---
  • jess weixler'in kalitleli oyunculuk için seyretmeyi değer.

    ve diyaloğun komikiliği
    mesela bir olaydan sonra eve gelirken:
    (babası) "honey is that you? there's dinner if you want a bite... canım senmisin yemek var istersen
    (dawn) .. i ate... (yedim)
  • bir lisa hannigan şarkısı.the paramount seattle performansı şehane. (bkz: http://www.youtube.com/watch?v=rmomunx-pza) sözleri hemen yapıştırayım.

    waking up today, it was cold out
    there's something i should say, but i can't get my head around
    the bends in your brain, and your elaborate pain
    makes me tired

    as an old balloon, i hold my breath
    like a penance paid too soon, and with too much eagerness
    to know what is true
    when air is changed by you
    makes it hard

    i don't know where it comes from
    where to go
    when the rains come
    when the rain put me back
    in the battle
    where the sea meets the sun
    where the bones and their rattle
    they don't mean anything to no one
    i, i had a swing
    when my salt was my own
    i'd my teeth bared for battle
    till love lost made me dull
    it made me dull
    it made me dull

    put me back in the bottle
    where the sea meets the sun
    where the bones and their rattle
    they don't mean anything to no one
    and i had a swing
    when my salt was my own
    i'd my teeth bared for battle
    till love lost made me dull
    it made me dull
    it made me dull
  • tamam bir katil kukular filmi, bişiy dediğimiz yok. ancak düşündükçe aklıma takılıyor. (bak şu noktadan sonra bunun dehşet iğrenç bir entry olacağını hissettim) parmaklarını kaybeden jinekologdan anladığımız kadarıyla dişler hayli derinde. (jinekolog demişken, bi de esnekliğini test edelim deyip eli bileğe kadar vajinaya sokmak nasıl bi harekettir ya? neresesinden tutsam elimde kalıyor film. neyse). benim anlamadığım, filmin ilk sahnesinde dawn henüz sabi sübyan bir bebek, ileride puştun allahı olacak üvey abisi de yaramaz bir küçük veletken, o abi nasıl yaptı da parmağını dawn'ın kukusuna ısırtmayı başardı? o yaştaki bir çocuğun yapıp yapacağı çok çok kızın pıtısına bakmaktır. ki bu bile mahallede büyük olay olur. sen n'aaptın da ısırttın o parmağı len? nasıl bi çocuktun sen?!
hesabın var mı? giriş yap