• başlıktaki daha önceki yazdıklarımdan dolayı, bu okulda okumak isteyenler tarafından sık sık sorular geliyor. en çok sorulanlardan biri de doğal olarak diğer üniversitelere göre (özellikle rwth aachen'a göre) tum'un durumu. buradan toplu bir yanıt verelim de kolaylık olsun.

    ben bir sene rwth'da (elektrotechnik) okuduktan sonra bachelor imkanı sunmaya başlayan tum'a geçtim. böylece iki okulu karşılaştırma imkanım kısmen var. diğer okullar hakkında yorum yapmayacağım bu yüzden. yorumlarımda elektrotechnik dışındaki bölümler için de doğruluk garantisi veremeyeceğim.

    öncelikle şunda anlaşalım. iki okul da çalışmayı sevmeyenlere göre değil. türkiye sistemi ile yetişmiş, derste dinler, sınava girer geçerim anlayışını acı tecrübelerle yıkmak zorunda kaldı nice öğrenci. zekanın çok fayda etmediği, çook çalışmanın başarı getirdiği bir ortam var. bu iki okulun zorluklarını öğrenciye yansıtışları açısından ciddi farklar göze çarpıyor. aachen öğrenciyi süründürmeye, tum öldürmeye çalışır. peki bu ne demek? aachen'da bir sınavı geçemezsen (ki çok normal bir durum), bir daha bir daha girersin, olmadı bir sözlü olur, rapor alırsın, ertelersin ve okulun sakız gibi uzadıkça uzar. seneler geçer ve vordiplom diye sayıklarken bulursun kendini. münih'de anlayış çok farklıdır. ilk sene iki sınavdan iki kere kalırsan (benden sonra "bir sınavdan iki kere"ye düşmüş bu, eyvah ki ne eyvah), okuldan atılırsın. evet atılırsın. bu sebeptendir ki, yaklaşık 450 kişi başladığımız bölümde, ilk sene sonunda 200, üçüncü dönem sonunda 100-120 kişi kalmıştık. bundan sonra fazla atılan olmaz, en fazla 10-20 kişi daha. yani baştan elekten geçiriyor münih, sen de ona göre rotanı çiziyorsun. acımasızca görünse de çok kişi için fazla sene kaybetmeden atılmak daha iyi olabiliyor.

    şimdi işin reyting alan kısmına gelelim. hangi üniversite daha iyi, hangisine gidelim? öncelikle iki üniversite de iyi. ikisinden mezun olduktan sonra işsiz kalmak gibi bir durum pek söz konusu değil. rwth'da bulunduğum süre içinde şöyle iyiyiz, böyle iyiyiz dendiğine, çokça şahit oldum. klasik "makinesi mit'den iyi" gibi söylemleri duymamak imkansız. ancak aachen dışına çıktığınızda rwth'nın çok iyi üniversiteden iyi üniversiteye dönüştüğünü görüyorsunuz. uluslarası ranking'lerde (bana çok bir şey ifade etmese de) 270'lerde gezer. münih teknik ise ilk 50'ye bir girer bir çıkar. en iyi teknik üniversiteler sıralamasında avrupa'da eth zürih'den sonra ikinci durumdadır.

    münih teknik'in bence bir avantajı da büyük şehirde kurulu olması ve buna bağlı olarak dünyadaki neredeyse bütün belli başlı firmaların münih ofislerinin bulunmasıdır. böylece okurken çalışmak, staj yapmak gibi konular problem değildir. endüstriyel açıdan gelişmiş bir bölgede olduğu için çevredeki bir çok firmayla ortak ar-ge çalışmaları yürütür. bildiğim kadarıyla ilk üç elit üniversite arasında bulunmasında bunun payı çok yüksektir. sonradan aachen da elit üniversiteler arasına katılmıştır.

    kıssadan hisse, iki üniversite de birbirinden farklı özelliklere sahip olmakla birlikte, bitirilmesi zor, ancak bitirildikten sonra bu kadar zahmete değdi diyeceğiniz okullardır.
    (aklıma geldikçe burayı editleyip eklemeler yapmayı düşünüyorum).
  • kafamdan çıkmayan üniversite...

    yükseklisans için başvurdum ancak ne olacağına dair hiçbir bilgim yok, kabul alacak mıyım almayacak mıyım en ufak bir fikir üretemiyorum.

    açıkçası ne kadar zor olduğu beni ilgilendirmiyor, ben lisans hayatında sınırımı gördüm, gayet dayanıklı olduğumu düşünüyorum zorluğa karşı.

    ve zor olması tarafından bir çıkarım yapmaya çalışıyorum acaba kabul alır mıyım diye, çünkü çok zorsa eğer, kalitesi çok yüksek, o zaman başvuran çok, öyleyse en iyileri almak için eleme de çok, benim de çok çok çok iyi bir profilim olmadığı için o zaman reddi yerim diye düşünüyorum.

    nitekim üstekki yorumları da okuyunca tamam diyorum sanırım şansım az. ama sonra "zor ama odtü itü gibi zor değil" diye bir yorum görüyorum. yahu ben odtülü itülü arkadaşlarla az çok muhabbet içindeyim, orda okumadım belki ama zorluklarını kendi üniversitem ile - sabancı- az çok kıyaslayabilecek kadar da bilgim var. o zaman da ümidim artıyor bir rahatlama geliyor "olm rahat ol seneye almanya'dasın" diye.

    işte bu şekilde bir gerilme bir rahatlama eylemleri yüzünden sürekli beynimi kurcalar hale geldi, ne diyelim hayırlısı olsun :)

    madem bu kadar yazdık, biraz da bilgi verelim başvuru sürecinde başımızdan geçenlere dair:

    1- bi kere online başvuru olayı var, https://campus.tum.de/tumonline/webnav.ini adreste kişisel bilgilerinizi (ad soyad - geçmiş eğitim seviyeniz - ders dışı etlinlik bilgisi - cv - motivation letter - pasaport bilgisi - resim - vb. bir sürü bilgi işte) dolduruyorsunuz ve sizin adınıza başvurunuz için bir hesap açılmış oluyor, her türlü gelişmeyi burdan görebilirsiniz

    2- hesabınızı açtıktan sonra doldurduğunuz bilgileri ve bazı başka dökümanları da (site de adım adım ilerlerken zaten size ne yapmanız, neyi göndermeniz gerektiği gösteriliyor) posta ile göndermeniz gerekiyor tum'a. bu belgelerin ulaşıp ulaşmadığını, hesabınıza girip kontrol edebilirsiniz, orda ellerine varan her döküman için bir "tik" işareti gelecek çarpılar yerine.

    3- avrupa vatandaşlağınız yoksa, doğal olarak vize, sağlık sigortası (münich teknik bu olaya ayrıca önem veriyor, diğer üniversitelerin master başvurularında münich teknik kadar sigortadan bahseden yoktu) vb işleri diğer dökümanları (cv - recommendation letter vb.) posta ile yolladığınız tarihte hazır etmeniz pek mümkün olmuyor. o nedenle kendi sayfanızda uzunca bir süre health insurance, diploma vb. gibi "tik"li olmayan bölümler olursa önemli değil, onlar da herşeyi aynı anda hazır edemeyeceğinizin farkında :)

    4- dosyalarınız onların eline ulaştığında "application received" kısmının onaylandığını göreceksiniz, bu güzel bir haber, demek ki artık değerlendirme sürecine girdiniz. eğer yollamayı unuttuğunuz, ya da eksik kalan bir belgeniz yoksa "requirements for study fulfilled" kısmı da onaylanıyor ve artık onlardan haber bekleme aşamasına geçiyorsunuz, benim şu aralar içinde olduğum dönem :) eğer "requirements for study fulfilled" kısmı onaylanmamışsa posta ellerine ulaşmalarına rağmen sıkıntı yok, ben de de posta ilk gittiği zaman onaylı değildi, toefl belgemi bulamamışlar, o nedenle başvurum eksik gözüküyordu ve sistemde bu eksiği görmemin yanı sıra ayrıca maille de haberdar ettiler "belgeniz eksik yollamanız lazım" diye, bu açıdan yardımcı oluyorlar size. eksik kalan neyse onları da yollayın sorununuz hallolsun.

    5- bekleme süreci sonunda nasıl bir cevap gelecek bilmiyorum, o nedenle pek bir şey yazamayacağım ancak arkadaşımın bir arkadaşı benden daha önce başvurmuştu (deadline 15 mart'tı ve ben 13'ünde postaya verdim dosyamı), şubat ayının ortasındaydı sanırım, ve ona bir geri dönüş olmuştu mülakat için tarih bekliyordu en son (telefonla mülakat tabi :)). araştırdığım kadarıyla mülakat olmadan direk de kabul alma şansı da varmış, tabi nasıl başvurular için geçerlidir bu bilemeyeceğim :)

    şu anlık münich teknik için yükseklisans başvurusu hakkında bildiğim şeyler bunlardan ibaret, umarım yardımcı olabilmişimdir birilerine bu yazdıklarımla

    edit: malesef kabul alamadım sevgili okur. bekleme süreci sonunda, 10 mayıs'ta tum'dan gelen mailde 2013/14 wintersemester'ı için yerleştirilemediğim yazıyordu. niçin kabul alamadığım açık bir şekilde yazmıyordu, daha detaylı bilgiyi tum online'da bulabileceğimi belirtmişlerdi. girdim baktım, yine anlamadım, çok genel açıklamalar vardı. çıkartabildiğim en özet neden, kabul alma kriterlerini karşılayamadığımdı. keşke hangi kriterleri karşılayamadığım da yazsaydı, oraları düzeltip bir daha başvururdum belki :) neyse sağlık olsun dedim, yoluma devam ettim ben de, technische universitat braunschweig'a geldim. dönemim bile başladı burda, hayat da güzel :) bir kapı kapandı, diğeri açıldı kısaca :)
  • gitmeyi düşünen arkadaşlara uyarıdır: adamı yerler burada.
    eğer ciddi şekilde -ama boğaziçi, itü, odtü'nün zorluğu gibi de düşünmeyin- hani aylarca ciddi şekilde ineklemeyi göze alabilen bir insan değilseniz hatırlamak istemeyeceğiniz anılarla ayrılabilirsiniz, bir daha münih'in m'sini duymak istemeyebilirsiniz. travmayı atlatmanız seneler sürebilir (ben yeni yeni kendime geliyorum).

    yıllar sonra gelen edit: mesaj atarak biraz daha açmamı isteyen arkadaşlar oldu, buyrun açıyorum:
    (tum'un yanı sıra aachen, darmstadt, kit (karlsruhe) gibi almanyanın diğer üst seviye okulları için de geçerlidir.)

    - boğaziçi bilgisayar'da ikinci senemde kayıpsız gidiyorum, koymaz bana,
    - ben odtü elektronik'e falanca sıradan girdim, ilk 20'deyim, tum da neymiş,
    - itü elektrik'te ilk senemde 3.60 ortalama yaptım, getirin oradan bir informationstechnik...
    hezeyanlarına girdikten sonra,

    bir kısmı türkiye'de lisanstan kaydını sildirerek tum'a gelen (en cengaver bunlar, ama başlarına geleceklerden de habersizler)
    bir kısmı daha akıllı çıkıp erasmus, exchange vs deneyen (bunlar biraz daha akıllı),

    türkiye'deki bölümünde hocaları tarafından el üstünde tutulan, bölümün prensi gibiyken, tum'a geldikten canının derdine düşen (ortalama falan istemiyorum, dersleri geçsem yeter durumuna gelen),
    sonucunda hüsrana uğrayıp 2-3 dönem sonra "yandımallah!" tadında geri dönmeye çalışan insanlar tanıdım.

    bunun sizin zekanızla, eğitiminizle hiçbir ilgisi yok. tamamen adam öğütmeye ayarlanmış sistemle alakası var.

    - türkiye'de 2.-3. sınıfta aldığınız birçok dersi tum'da ilk dönem giriş dersi olarak verirlerdi.
    - ayrıca alman sisteminde bir dersi 3 seferde veremezseniz okuldan atılırsınız.
    - almanya'da hocalar ve öğrenciler dahil kimse size yardım etmez. bir konuyu anlamadıysanız hocalar ya da asistanlar olabildiğince kalın ve teknik dille yazılmış bir kitabı tavsiye edip giderler.
    - sınavlara 1,5-2 ay kala kampüsteki bütün kütüphanelerin full olmasının, herkesin can derdine düşüp ineklemeye başlamasının sebebi de budur.

    tabi bu dediklerimin tümü 2000-2010 arası dönemde yaşanmış, gerçek hikayelerdir. sonraki yıllarda durum değişmiş olabilir.

    bir de bachelor (lisans) ve diplom (lisans+yüksek lisans birlikte okunduğu eski sistem, artık yok) daha zordu. master'a (yüksek lisans) geçince işler oldukça kolaylaşıyor derlerdi. bu da ek bilgi olsun.
  • çok acayip okul. sırf formata uysun diye tanımımızı verdikten sonra okuldan bahsedelim biraz. münih gibi bir şehirde olması bu okulun belki de en çekici özelliğidir. münih deyip geçmemek, bu enteresan şehri ayrı bir başlıkta incelemek lazım. münih teknik üniversitesi, nam-ı diğer tum, sıralamalarda almanya'nın en iyi teknik üniversitesidir. avrupa'nın da sayılı okullarından birisi olan bu güzide eğitim kurumu kendine has eğitim tarzı ve mantıklı-mantıksız uygulamarıyla bir ekol yaratmıştır.
    okulun, şehrin değişik bölgelerine kurulmuş bir çok kampüsü mevcut. garching, freising, arcisstrasse vs. gibi kampüslerde farklı tipte öğrenci profillerini görmeniz mümkün.
    eğitim açısından türkiye'deki okullardan çok farkını gördüğümü söyleyemem fakat ortam oldukça rekabetçi ve beklentiler bu doğrultuda yüksek. bu sebeple sıkı çalışmak gerekiyor. mamafih lisans eğitimini türkiye'de almış kişilere için çok garip gelecek bir eğitim sistemi var. bir çok bölümünde koca bir dönem boyunca tek bir ödev, sınav ya da quiz görmeden direkt olarak final sınavına giriyorsunuz. buna ek olarak bu final sınavında da "german style" dedikleri bir değerlendirme yöntemi var. şöyle ki, sınavda mevcut süre içerisinde çözebileceğinizden çok fazla soru soruyorlar. "lan 10 dakka kalmış, daha yarısını bitirmedim soruların, kesin kaldık a.q" diye söylenmeye başlamayın. büyük bir ihtimalle, çinliler hariç herkes aynı durumda. buradan sonra hocanın insiyatifine göre alacağınız not değişiyor.ya curve yapıp sizi geçiriyor ya da şerefsiz çinliler yüksek yapmış sende yapsaydın diye bırakıyorlar. kalırsanız çok üzülmeyin, nasıl olsa bi ara geçersiniz.
    son olarak değinmeden geçemeyeceğim. yaklaşık 8-9 aydır burada tanıştığım türk öğrencilerin hiçbirisi almanya'da doğup büyümüş türklerden değildi. belki de bana denk gelmedi ama sanırım gurbetçilerimizin eğitime verdiği önem ve bu okulun listelerdeki sıralamasıyla alakalı bir durum.
  • aahahahaahah ulan şu üniversiteye da "abartıldığı kadar zor değil yea" yazan çıkmış ya daha ne diyeyim lan ben. amk okulunda lisansta soktular, "ulan lisans bitsin sıkalım dişimizi, master'da rahat edicez" dedik. lisans bitti. master başlayalı 3 hafta oldu, daha dün einführung okuduğumu hatırladığım dersin 200 sayfa skriptini anlatmış hoca. ulan sinirden ciddi anlamda kendimi sikeceğim, zaten münih güzel, almanlar güzel, hayat güzel, ona rağmen yırtıyorum kendimi ders ders diye, yine de yetiştiremiyorum ya la.aahahahaahahah ama abartıldığı kadar zor değil. vay amk.
  • elektronik mühendisliği bölümüne yılda 600 kişinin başlayıp, ilk sömestr sonunda yaklaşık 400, 2.sömestr sonunda yaklaşık 350 kişinin devam edebildiği üniversite. hayır baştan elemediniz foruma üye olur gibi kabul ettiniz abiturla, sonrasında niye bu kadar sert eliyosun strese sokuyosun adamı. neyse durmak yok
  • pröfersörlerinden birinin meshur bir sözü vardir..
    ilk derste sunlari der:
    -simdi herkes bir saginda oturana, bir de solunda oturana baksin... iste onlardan birini seneye göremeyeceksiniz..

    yaziktir günahtir insanlara.. sonrada okulun daha bitmedi mi diye sorarlar...
  • arkadaşın; "hehoy master'a gidiyorum bi 2 yilda gelirim" deyip 6 yilda bitirip de gelemedigi guzide okul. hayali bilem insani urkutuyor valla.
  • 24 nisan 2013 yerel yönetim karariyla, 542€ olan dönemlik zorunlu harci 52€'ya düsmüs olan üniversite.
  • son zamanlarda bogazici, sabanci ve itu'den bol sayida erasmus, odtu'den de master ogrencisine ev sahipligi yapan okulumdur. eth zurich'den sonra avrupanin en iyi teknik universitesi olarak bilinir.

    ayrica dandik kagit parcasi yerine nihayet adam gibi ogrenci karti cikarmis okulumdur. topkapi sarayi gisesinde "abi vallahi ogrenci belgesi bu!" serzenislerini minimuma indirmesi dilegimizdir. ayni kartla yemekhanede odeme yapilabilir, kutuphaneden kitap alinabilir, barkod kismi okutularak bircok kapi acilabilir vs.
hesabın var mı? giriş yap