• bir kızılderili kabilesi olan calusa dilinde yıldırım anlamına gelen sözcük. florida'nın batı kıyısında bulunan ve dünyanın yıldırım başkenti olarak bilinen şehir de adını burdan almıştır. özellikle yaz aylarında öğleden sonraları görülen sağanak yağışlar sırasında korkutucu derecede fazla yıldırım görülür tampa'da. şehir adını bulunduğu körfez bölgesine de vermiştir (bkz: tampa bay). tampa amerikan suburb hayatının en güzel örneğidir. şehrin merkezi küçücüktür ama insanlar yayıldıkça yayılmıştır. işine gitmek için 50-60 km yol yapan insanlar çoğunluktadır. herkesin en az 2 aracı olduğu için toplu taşıma yok denecek kadar azdır. şehirdeki en büyük eğitim kurumu aynı zamanda florida eyaletinde 3. sırada olan university of south florida dır. dikdörtgen şeklindeki kampüsüyle dikkat çeken üniversite odtü'yle yaşıttır (1956). dünyanın yıldırım başkenti olmak dışında pek bir özelliği bulunmayan tampa, içinde bir adet disneyland barındıran orlando'ya ve belki de dünyanın en güzel plajlarından birine sahip clearwater a 1 saat uzaktadır (tabii ki arabayla).
  • bir kaliforniya kasabasindan farki denizin ortasindan ucan yollari olan sakin sessiz bir memleket. kendi yaginda kavruluyor gibi bir hali var.

    (bkz: bahama breeze)
    (bkz: beef o'bradys)
  • death metal'in doğduğu topraklar.
  • günbatımı manzaralarının harika, bulutların ise sanki yere doğru yaklaşmış gibi değişik gözüktüğü nemli, bol şimşekli, yazları antalya gibi sıcak, kışları ise antalya'dan bile ılık geçen florida eyaletindeki bir abd şehri. şimşekten, yıldırımdan, kertenkele ve börtü böcekten korkanların hiç uğramaması gereken şehir. geceleri kestane rengi, değişik tasarımlı iri iri hamam böcekleri evlerinize konuk olur. gündüzleri ise dışarı çıktığınızda türlü renklerde yusufçuklar size eşlik eder. şirin süleymancıklar her daim pencerenizin camının hemen dışından size kafalarını sallar. sincaplar ise zaten her zaman evinizin bahçesinde gezip oynamaktadır. evlere çoğunlukla konuk olan sivrisinekleri öyle bizimkiler gibi çok vızıltı yapmazlar ve görece daha ufaktırlar ancak bir ısırdılar mı oluşturdukları kaşıntı ve şişme iki hafta düzelmez. tabi bünye oranın sivrisineklerine alıştıkça daha az tepki verir hale gelir ve düzelme süresi kısalmaya başlar.

    velhasılıkelam, canlı yaşamı ve flora konusunda epey geniş bir havuz barındırır bu şehir ancak yine de kendisine has bir huzuru vardır, bulunduğu yer itibarıyla da güzeldir. (bkz: tampa bay) amerika'ya yerleşmeyi düşünen ve kış mevsimini ya da soğuğu hiç sevmeyenlerin listesinde ilk üçte olmalıdır.
  • iklimi kktc.yi andiran sehir. havaalanindan cikinca yuzunuze carpan nem ve gece yagan cig yuzunden yapis yapis gezdiginiz, gun icinde yildirim firtinasi (bu da nasil bir doga olayiysa) olsa da bu ozelliginden bir sey kaybetmeyen kendi halinde bir memleket burasi, o yuzden kktc.yi hatirlatti ilk 3-4 saat icinde.
  • yaklasik 1 aydir yasamakta oldugum florida sehri.

    ilk izlenimler gayet olumlu. daha onceleri gezi amacli nyc, boston, la ve las vegas'ta bulunmuslugum var. gordugum kadariyla bu saydigim sehirlerden los angeles'a daha yakinsak bir durusu var sehrin. yatay genislemis, epey bir yatay genislemis... public transport yok denecek kadar az. hatta biz ona yok diyelim. etnik olarak karisik bir yapiya sahip. yeme icme kulturu hayli gelismis. dunyanin dort bir yanindan mutfaklar mevcut. havasi kis aylarina gore uber sicak ve gunesli.

    gozume carpan kotu yanlari ise simdilik; suc oraninin ciddi can sikabilecegi lokasyonlarin var olusu, sehrin tam olarak bir buyuk sehir havasinda olamayisi, soyle sokak kenarinda, deniz kiyisinda oturalim bir kahve icelim, iki bira atalim manzarayi geleni geceni seyredelim tarzi mekanlarin cok az olusu hatta neredeyse olmayisi...

    zaman ilerledikce edit budutler gelecek.

    ps: varsa tampa 'da yasayan sozluk yazarlari yesillendirsin haberleselim.

    zamanin otesinden edit: 6 ay yasadiktan sonra gelen cazip bir is teklifi dolayisiyla miami’ye tasindik. tampa turkleri yesillendirmeyin artik :) gitmeyi yasamayi dusunen varsa korkmasin gidip yasasin. ozellikle cocuklu aileler ya da orta yas ve ustu icin cok ideal bir sehir. ucuz, doga dostu, havasi suyu mukemmel. gencler ve genc kalanlar icin biraz vasat kaliyor. ozellikle turkiye’nin buyuk sehirlerinden birinden geldiyseniz bir sure sonra sikilmalar ayilmalar bayilmalar olabilir genc kusak icin...
  • eşimin bu şehirdeki university of south florida'da master öğrencisi olması sebebi ile buradayız. oldukça güzel bir şehir. her yer göl, orman. gezilecek görülecek yer çok. havası fazlasıyla sıcak ve nemli. halkı genelde hispaniklerden oluşuyor. hareketli bir yaşamı seviyorsanız size uygun olmayabilir ama biz iki emekli ruhlu olarak burda çok mutluyuz.
  • beyaz sabun kokulu sabun ve deterjan gibi urunleri olan marka.
  • yasam kalitesi ve standartlari bakimindan florida'nin dogu yakasina gore daha guzel buldugum sehir. markalasmis bir sehir olan miami ve civarina gore daha derli toplu, daha yasanabilir bir alan genel olarak tampa bay area.

    oncelikle havalimanindan bahsetmezsem olmaz. benim gordugum abd genelindeki en temiz, en yonunu kolay bulabilecegin, ic ulasim acisindan en rahat havalimani tampa international airport. cok begendim. sehire gelirsek genel olarak iki kisimdan olusuyor. biri downtown, digeri ybor city. downtown cok mukemmel olmasa da ferahlatici bir riverwalka sahip. burasi yine oteller bolgesi olmakla beraber bir adet florida akvaryum, american victory ship museum, tampa bay history center, museum of art gibi gorulup gezilecek yerler var. tampa bay history center ozellikle cocuklar icin dizayn edilmis. hillsborough river'in karsi yakasinda henry b. plant museum yer aliyor. 19.yy'in sonunda otel olarak insa edilmis aleminde hilal yer alan bir bina. binanin yarisi muze, diger yarisi ise univeristy of tampa'ya tahsis edilmis. kisa bir kampus turu da yapilabiliyor.

    ybor city ise tarihi sehir merkezi. 7. cadde uzerinde bir cok bar-pub bulunuyor. gece hayati oldukca renkli ve kalabalikti. ayni zamanda burada tampa uretimi puro ve cigarillo urunlerinden alabilir, deneyebilirsiniz. ybor'da gidilmesi gereken onemli mekan columbia restaurant. burasi 1905'ten beri faaliyet gosteren bir kuba restoranti. yemekleri de tatlilari da cok iyiydi. ic mekan tarihi oldugu icin de ayri bir havasi var. tavsiye edilir.

    cok tavsiye edilmesine ragmen gitmedigim, gormedigim busch gardens kaldi saniyorum. burasi da orlando'daki universal, disneyland'a alternatif bir eglence parki.

    tabii tampa bu kadarcik degil. genis bir alana yayilmis. toplu tasima ile ilgili uyarilar uzerine arac kiraladim ama gordugum kadariyla kiralamadan da uber ya da tramvay ile de idare edilebilirmis. araba kullanarak gezmek cok tercihim degil. sehir de genel olarak homeless sorunu yok gibi bir sey. hava da gece 20 gunduz 30 dercece civari seyrettigi icin kemik isitan bir durum oldu. ote yandan tampa bay area genel olarak rus, yunan ve ermeni gocunun yogun oldugu bir bolgeymis. bunu yerel isimlendirmelerden de anlayabiliyorsunuz.

    kisa bir tatil ayirip gezdigime cok mutlu oldugum yer oldu benim icin. iyi ki gitmisim.
  • alelade bir amerikan şehridir.
    memleketten görülen florida cazibesi bu şehirden görülmez. şehir dediğime bakmayın, bir şehre şehir denmesine neden olan bir çok şeyden yoksundur. kış aylarında çoğunlukla don paça gezmeye olanak verecek güzellikte bir havaya sahip olan tampa'da yazın klimasız yaşamanın olanağı yoktur. muazzam manzaralar sunan bir doğası vardır; ancak bu doğayla hemhal olmak pek mümkün değildir. envai çeşit börtüsü, böcüğü, sineği, türlü hayvanı, hiçbir baskıya boyun eğmeyen çimleri buna müsaade etmez.
    sosyal hayat neredeyse alış veriş merkezleriyle sınırlıdır, amerika olduğu belli olsun diye yapılmış üç beş gökdelenden ibaret şehir merkezinde insan görmek zordur.
    türkiye için iyi, amerika için sıradan sayılabilecek bir üniversite olan unversity of south florida'ya ev sahipliği yapar.
hesabın var mı? giriş yap