• " en büyük yanılgılardan bir tanesidir; kendi içinde bulamadığın huzuru, bir başkasının yanında bulacağını sanmak..."

    - t. s. eliot-
  • "nobel, ki$inin mezarına bilet kesmektir. o'nu aldıktan sonra kimse bir$ey üretememi$tir." demi$ ingiliz edebiyatçıdır.
  • kimi elestirmenlerce bati'nin yetistirdigi son sair diye adlandirilan missouri dogumlu sair-i azam. modernizm'in bati medeniyetini yiyip bitirdigini ve kulturel anlamda hicbir halt uretemeyen bir medeniyet haline getirdigi saviyla ortaya cikarak 24 yasinda the love song of alfred j prufrock diye bir siir yazmistir. "prufrock" kelimesinin "purefuck"'i cagristirdigini iddia eden elestirmenler bu siiri eliot'un kotumserliginin baslangici kabul ederler. siirde bahsi gecen prufrock, sari sisler arasinda dolasan ve michalengelo hakkinda atip tutan hatunlari gorup sevebilecegi bir kadini arayan ama sonunda sevme yetilerini kaybetmis oldugunu anlayan bir adamdir. wasteland'da anlatilan kisiler gibi, eliot'un nerdeyse yarattigi tum siir kisileri hayat denilen sinavi kaybetmis, basi onde, kafasinda bi milyon dusunceyle dolasan ve onunde sonunda hayatla bir sekilde uzlasmis karakterlerdir. en baba eseri wasteland olarak bilinse de, hatta bu uzun siir icun modernizm*'in incil'i* dense de daha baska, en az ayni estetikte ve guzellikte siirleri mevcuttur. marina adli siiri mesela zannimca en az wasteland kadar zarif, insanligi anlatan ve referanslariyla insanin direk kalbine isleyen bir siirdir. hatta bir yerde okumustum ingiliz dilinde yazilan en guzel vezinler arasinda ismi geciyordu.

    kiyimlar caginda yasamis olmasi sanatinin bel kemigini olusturur. bu yuzden kurumlara ve hukumetlere hicbir inanci kalmamistir. harvard'da doktorasini yapip, sansktirce ogrenmistir. doktora tezini savunmaya cagrildigi zaman gitmeye tenezzul etmemistir bile. zira edebi gelenek ve bireysel yetenek isimli denemesinde belirttigi uzre ilgilendigi esas seyin toplumda esasli bir yer edinmek degil de caginin gerceklerini artistik ve estetik bir suzgecten gecirerek yaziya donmektir. hitler'in ve yardimcisinin gunduzleri o kadar yahudinin olum fetvasini verip de aksam eve gidip wagner dinleyebilisini bir turlu anlayamamistir. bu yuzden de wasteland'da oldugu uzre bazi siirlerinde direk almanca yazilmis satirlari vardir.

    1948 yilinda kendisine "gunumuz siirine goze carpan ve oncu katkilarindan dolayi" nobel edebiyat komitesi nobel odulu vermistir. hint felsefesini fazlasiyla takdir etmistir ve zannimca gizli bir hindudur.
  • "arayışlardan asla vazgeçmeyiz
    ama tüm arayışlarımızın sonunda
    başladığımız yere geri dönmüş oluruz
    ve orayı yeniden keşfetmeye başlarız"

    gibi onlarca güzel şiirin güzel yürekli şairidir.
  • “bu dünyaya verilen zararların yarısı kendini önemli hissetmek isteyen insanların eseridir” demiştir.
  • “books. cats. life is good.”

    -- t. s. eliot
  • "time present and time past
    are both perhaps present in time future
    and time future contained in time past."

    t.s. eliot / four quartets
  • ne okursam okuyayım elim kendiliğinden ona gidiyor, ısrarla okumak istediğim öteki kitaplar yarım kaldı. neyse, bir hafta böyle kapansın artık, dedim kendime.

    "bu rüya mı yoksa başka bir şey mi
    lekeli nehrin yüzeyi ne zamandır
    gözyaşlarına boğulan bir yüz olur?"

    sorduğu soruları gizlice, farklı biçimler altında, bazan sayfalar sonra, yine kendisi yanıtlıyor şair:

    "...ama bir şiir sadece bir şiir değildir
    bir hayattır."

    (t. s. eliot, "bütün şiirleri"nden)
  • 'keşfetmenin peşini bırakmamalıyız
    ki tum bu keşiflerimizin sonunda
    başladığımız yere varmış
    ve o yeri ilk defa anlamış olacağız'

    kıtasına sahip büyük şair.
  • * ne yaşarsanız yaşayın; birine en son davranış şekliniz, onda bıraktığınız tek fotoğraftır.

    * senin kendini nasıl gördüğün, başkasının seni nasıl gördüğünden çok daha önemlidir.

    * insanlar en büyük hatalarını, kafaları karışık olduğu zaman yaparlar.

    * yokluğunuzdan korkacak güzel insanlar biriktirin, çünkü ‘diğerleri’ her an gidebilir.

    * tanıdığın yanlış insanlara duyduğun öfkeyi, tanıdığın doğru insana kusma.

    * egosunu beslemekten, karakterini aç bırakan insanlar var…

    * nerede aptal olacağını biliyorsan, yeterince zekisindir.

    * bir insanın sana verdiği mutsuzluktan kurtulmak istiyorsan, ona verdiğin değeri azaltacaksın.

    * insanların iki yüzlü olması sizi hala şaşırtabiliyorsa, iyi bir insansınız demektir.

    * tanıştığın herkesin bir şeylerden korktuğunu, bir şeyleri sevdiğini ve bir şeyler yitirmiş olduğunu unutma. bu yüzden yargılarken acele etme.

    * her şeye şaşırıyorsan ve merak ediyorsan bilgelik yolundasın. karşındakine merhamet duyuyorsan insanlık yolundasın. elindekilerle mutlu olmayı başarıyorsan özgürlük yolundasın.

    * negatif insanlara maruz kalmak, radyasyona maruz kalmak gibidir; kısa süreli düşük dozlara dayanabilirsiniz; ancak sürekli maruz kalmak sizi öldürür.

    * sizdeki üç şeyi görebilen insanlara güvenin; gülüşünüzün ardındaki kederi, öfkenizin ardındaki sevgiyi, sessizliğinizin ardındaki nedeni.

    * aramaktan hiçbir zaman vazgeçmeyin; çünkü bunun sonunda, başladığınız yere tekrar dönecek ve orayı yeniden keşfedeceksiniz.

    * insanların dediklerine takılma; çünkü onlar yaptıklarının iyi olup olmadığına değil, kendilerine faydalı olup olmadığına bakarlar.

    * bazen hiçbir şey olmamış gibi gülümseyerek yaşamaya devam edersin. biz buna pes etmek değil, olgunlaşmak diyoruz.
hesabın var mı? giriş yap