• --- spoiler & "ağlamıyorum gözüme bi şey kaçtı" detayı ---

    hopper'ın sezon boyunca bileğinde gördüğümüz bileklik aslında kanserden kaybettiği kızı sarah'ın tokası. hopper, ilk olarak sarah'ın kemoterapiden dolayı saçları döküldüğünde tokasını bileklik olarak kullanmaya başlıyor. sezon sonundaysa bileklik artık hopper'ın bileğinde değil, çünkü bilekliği evlat edindiği jane'e veriyor.

    --- spoiler & "ağlamıyorum gözüme bi şey kaçtı" detayı ---
  • --- spoiler ---

    en son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. bob iyi ki öldü. bu bob denilen hıyar, bu mallıkla yine bu yaşa kadar iyi yaşamış. lan arkadaş, cenavarlar götünün dibinde, zar zor kaçmışsın kapıyı son anda kapatıp, ne bokuma orada ehe ehe diye sırıtıp yavuklunu kesiyorsun. topukların götüne vura vura depara kalksana?! mal mısın evladım? e malsın ki cenavarlar hapur hupu yedi seni. müstahak sana.

    ha bi' de saçma bir şey daha vardı o bölümde. 2. sezon 8. bölüm sanırım. şimdi bu yaratıklar laboratuvarda gece bekçisi gibi fink atıyorlar, yerlerde böyle ölü doktorlar, hemşireler falan dolu. yanlarından volta atarak geçip etrafı kolaçan ediyorlar. tamam. ama ne hikmetse bizim mal bob nalları dikince dördü beşi birden yumuldular bob'a öğrenci evinde sucuklu menemene yumulur gibi. lan koridorlar adam doluydu hiç yemediniz? belki de bob'un tadı daha güzeldi. sonuçta etli butlu adamdı rahmetli. cumhuriyet sucukları gibiydi tadı belki de. bunu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz... çünkü dibini sıyırdılar.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    demo-dog avlarken yem olarak kullandıkları kova kova etleri görünce hayatı sorgulayan tek ben değilimdir sanırım. (bkz: fakirlik belirten hareketler)

    --- spoiler ---
  • oyuncusu david harbour twitter'da bir türk kullanıcıya teşekkür etmiş ve " ülkenizdeki sıkıntılı zamanlarda bir miktar eğlence getirebildiysek memnun olduk" yazmıştır.
    tweet
  • sonu az çok tahmin edilebilir olsa da yine de bünyede izledikçe bir sonraki bölüme hemen geçip onu da izleme isteği yaratan 2016 yapımı netflix dizisi. bana kalırsa diziyi insanlara bu kadar sevdiren etmenlerden birisi de epey başarılı ve sevimli bulduğum çocuk oyuncular oldu. aralarından favorim ise açık ara fark ile dustin oldu. bu çocuk hem en zekileri hem en komikleri hem de en sevimlileri bence.

    neyse gelelim dizi hakkında birkaç bilgiye, yazının buradan sonrası dizi ile ilgili spoiler içerir;

    --- stranger things hakkında birkaç bilgi ---

    - entrylerin birçoğunda da bahsedildiği gibi dizinin stephen king, stephen spielberg ve john carpenter'dan bir sürü referans aldığı ve bu kişilerin ana ilham kaynağı olarak kullanıldığı dizinin yaratıcısı duffer kardeşler tarafından belirtilmiş.

    - diziyi çekmeden önce konuyu test etmek adına 25'ten fazla filmden sahneler keserek sahte bir fragman oluşturmuşlar.

    - başrol çocuk oyuncularını bulmak adına 906 erkek çocuğu ve 307 kız çocuğu seçmelere almışlar.

    - eleven karakterini canlandıran millie bobby brown, 2014 yılında stephen king'in intruders filmindeki karakteriyle ilgili attığı olumlu bir tweet sayesinde seçmelere katılan diğer kızlardan daha avantajlı bir duruma düşmüştür.

    - dizi çekilirken on iki yaşında olan millie bobby brown saçlarını kazıtmak istemeyince duffer kardeşler ona charlize theron'un mad max filminde saçları kazılıyken ne kadar muhteşem gözüktüğünü göstermişler. bu da onu ikna etmek için yeterli olmuş.

    - yönetmenler millie'den ayrıca performansının insanlara e.t.'yi anımsatmasını istemişler.

    - başroldeki çocuklar karakterlerine hazırlanmak adına; the goonies, poltergeist, e.t. ve stand by me gibi filmleri izlemişler. seçmelerde ise çocuklardan stand by me'deki klasik sahneleri canlandırmalarını istemişler.

    - tıpkı oyuncular gibi dizinin yazarları da aynı şekilde the thing, e.t. ve a nightmare on elm street gibi - yani dizinin ilham aldığı tüm filmleri izlemişler.

    - dizinin ilham aldığı birçok filmin posterleri setlerde kullanılmış.

    - will ve dustin'in ilk bölümde uğruna yarış yaptıkları 134 sayılı x-men çizgi romanı jean grey karakterinin phoenix'e dönüştüğü sayı. yani en önemli çizgi romanlardan biri.

    - normalde steve ve nancy'nin sezon sonunda tekrar bir araya gelmesi planlanmıyormuş ama dizinin uzayabileceği ihtimali ve ayrıca steve'i canlandıran aktörün çekici bulunması ile dizinin yaratıcıları onun karakterini değiştirmeye karar verip sezon sonunda ikiliyi tekrar bir araya getirmeye karar vermiş.

    - duffer kardeşler upside down'ın ne olduğu ve canavarın doğasını anlatan 30 sayfalık bir döküman hazırlamışlar, bu döküman ayrıca dizide de gözükmektedir. kardeşler bununla ilgili ayrıntıların birinci sezonda özellikle açıklanmadığını, her şeyin ilk sezonda keşfedilmemesi gerektiğini söylemişlerdir.

    - mike'ın küçük kardeşi holly aslında ikizler tarafından canlandırılmıştır. bu ikizler aynı zamanda the walking dead serisinde rick grimes'ın kızını canlandırmaktadır. ikizlerin birçok sahnesi senaryosuz, tamamen doğaçlama gerçekleşmiş. ayrıca bu ikizler senaryoda bir canavar olması düşüncesinden korktukları için onlara bu canavarın disney'in ünlü, canavarlar çizgi filmindeki sully gibi gözüktüğünü söylemişler.

    - dustin karakterini canlandıran oyuncu gerçek hayatta da karakteri gibi cleidocranial dysplasiadan -yani dişlerin çıkmayışı/geç çıkışı problemi- muzdarip.

    - canavar; animatronik, protez, cg (yani bilgisayar yapımı) ve performans gibi tekniklerin hepsinin kullanılmasıyla oluşturulmuş.

    - eleven'ın küçük havuzda su yüzeyinde durup, batmaması için 1200 pound yani yaklaşık 550 kg tuz kullanılmış.

    - dizi netflix ile anlaşmadan önce 15-20 kadar yapım şirketi tarafından çocuklar için olmayan bir dizide 4 çocuğun baş rolü oynaması sebebiyle reddedilmiştir.

    --- stranger things hakkında birkaç bilgi ---

    kaynaklar:

    buzzfeed - 18 little details that will make you love “stranger things” even more

    buzzfeed - 26 facts you probably didn’t know about netflix’s “stranger things”

    youtube - 50 facts you didn't know about stranger things
  • dün bitirdik.

    öncelikle küçük bir anımı anlatmak isterim. 2010 yılında askerliğimi erzincan'da yaparken gazinoya girdim, televizyonda bir dvd oynuyordu. 20 yaşındaki çocuklar da ilgiyle takip ediyordu, oturup izlemeye başladım. bir süre sonra anladım ki karate kid, jackie chan'li olan versiyonu. ister istemez aa karate kid dedim. yanımdaki oğlan evet abi dedi. yeni versiyonu ama dedim. eskisi mi var diye sordu. zira 1984 yılında çekilen efsane filmden 6-7 sene sonra doğmuş olan insanlar için eski versiyon pek birşey ifade etmiyordu.

    stranger things'in x files, twin peaks, stand by me gibi temalara sahip yapımlardan etkilendiği gerçeği-iddiası, bu yapımlarla tanışma gibi bir zorunluluğu olmayan insanları pek de etkilemiyor yani. kendimden örnek verecek olursam, twin peaks ve x files izlemedim, stranger things'i ise zevkle izledim. yani bu etkilenme, kopyalama işi biraz bulanık bir kavram, özellikle zaman içinde etkisi daha da önemsizleşebiliyor.

    --- spoiler ---

    bunu geçersek benim dizinin son bölümünden sonra aklıma gelen şeyi sözlükte kimsenin dillendirmemiş olması oldukça ilginç geldi: tüm sezon bir kanser tedavisi alegorisi. burdan şunu demek istemiyorum, aslında herşey çocukların kafasındaydı, frp oynarkenki hayallerini izledik, şöyle oldu böyle oldu değil demeye çalıştığım. enerji bakanlığının tesisi, küçük kasabaya ölüm getiren tesis. will byers buradaki faaliyetler sebebi ile kansere yakalanan çocuk. brenner'ın bahsettiği canavarın sadece o hafta aldığı 6 kişi kanser kurbanları. hopper'ın kızı da önceden kanserden ölmüş zaten. eleven will'in bağışıklık sistemi ve kanserle mücadele ederken devamlı yorgun düşüyor. ancak en son başarılı kemoterapi sonucunda olduğu gibi kanserle beraber o da yok oluyor. son sahnede will'in lavaboya gidip tekrar içinde hala bir parçası olduğunu göstermesi, o esnada da upside down'ın tekrar gelip gitmesi de aslında kanserli hücrelerin tam olarak yenilmemiş olduğunu ve her an geri dönebilecek olduğunu anımsatıyor.
    --- spoiler ---

    ikinci sezonu olacak mı, olursa nasıl bir kadro olacak tam takip etmedim ama takip etmekten keyif aldığım bir dizi oldu, umarım bu performansı devam eder.
  • çoğunluğun aksine 2.sezonunu 1.sezondan daha başarılı bulduğum dizi. analizler başka entrynin konusu olsun, 2.sezonda en çok eğlendiğim kısmı yazıp kaçacağım.

    karen wheeler telefonda konuşmakta, ted wheeler (favori yetişkin karakterim) ise her zamanki gibi umarsızca* koltuğunda oturmaktadır. kapı çalar. mr.wheeler binbir zahmetle yerinden kalkıp kapıyı açar. gelen dustin'dir (favori çocuk karakterim).

    --- s02e05 spoiler ---

    -hattınız iki saatten fazladır meşgul bay wheeler. farkında mısınız?
    +farkındayım.
    -mike evde mi?
    +hayır.
    -hayır mı? hangi cehennemde peki?
    +(içeri seslenir) karen, oğlumuz nerde? (karen: will'de!)) will'deymiş.
    -aradım, kimse açmıyor. peki ya nancy?
    +(içeri seslenir) karen, nancy nerede? (karen: ally'de!!!) ally'deymiş. çocuklarımız artık burada yaşamıyor, bilmiyor muydun?
    -ciddi misiniz?
    +benimle işin bitti mi?
    -orospu çocuğu. hiç faydan yok, farkında mısın?
    +hey! laflarına dikkat et. (derken dustin çoktan uzaklaşmıştır..)

    --- s02e05 spoiler ---

    dsjkhdksh. lütfen ted wheeler'ı komedi unsuru olarak daha çok kullanın. sevgiler.
  • 80'lerde hiç söylenmemiş efsane bir şarkının orjinalinden daha iyi olan cover'ı gibi dizi.

    edit: bir de sağolsun mesey diye biri çeviriyor diziyi. emeğe saygım sonsuz ama birbir nedir lan. çocuklar eleven'a el diyolar kısaca, bu neden birbir diye çevirilir bi türlü kafamda oturtamadım aq.
  • 25 yas ustu bu diziyi niye izler diyerek diziyi hic anlamadiginizi itiraf edebilirsiniz.

    ulan dizinin hedef kitlesi 80 lerde cocuk olanlar zaten. ne anlar 20 lik bebeler bu dizinin nostaljisinden.

    kıyafetler, arabalar, muzikler, evlerin dekorasyonu, iliskiler, 80lerin b tipi amerikan filmi klişeleri her sey 30+ i buyuksehirde dogmus buyumus kitleyi hedefliyor adam gelmis 25+ niye izler bunu diyor.

    dizinin sundugu sey 80 ler yasami, ana konu bunun yaninda sadece bir sos. konu idare etsin yeter. bu kimyayi bozmadan 10 sezon cekseler sikilmadan izlerim.

    bir tespit de ben sicayim o zaman:

    bu diziden sikilmak icin ya 90larin ikinci yarisindan sonra dogmus olmak lazim ya da 80ler donemini köyde amcaogluyla eşşek kovalayarak geçirmiş olmak lazim.
  • türkiye'den daha cenabet bir toprak parçası olan hawkins'i bizlere göstermiş dizidir.
hesabın var mı? giriş yap