strafor

• şantiyelerde seccade olarak da kullanılır.
• kuşlar bunun parçalarını ekmek sanarak baya kopara kopara yiyorlar.. açıkta sağa sola atılmasa ne iyi olur..
• basf'in icat ettiği ambalaj ve yalıtım malzemesi. strafor kelimesi, basf'in ticari adı olan styropor'dan biz türklerce türetilmiştir, jenerik adı expandable polystyrene'dir ya da kısaca eps.
  
  stiren'in polimerizasyonu esnasinda reaksiyon sıvısına %5-7 pentan eklenir. pentan, monomerler birleşip zincir yaparken oluşan tanecikler içinde hapsolur. reaksiyon esnasında çeşitli büyüklükte tanecikler oluşur. bunlar, monomer belli bir yüzdede polimerize olup, reaksiyon tamamlandığı zaman, reaktörden çıkarılır, kurutulur, elenerek, tanecik büyüklüğüne göre sınıflanır, silolarda depolanır, daha sonra ihtiyaca göre paketlenir. en yaygın ambalaj şekli, 1000-1200kg'lık, "oktabin" tabir edilen sekizgen prizma şeklinde karton kutulardır.
  
  hammadde olarak eps, büyüklüğüne bağlı olarak tuz ya da üre taneciklerine benzer. işlenişi, istenilen nihai yoğunluğa göre, iki ya da üç aşamada olur: bir ya da iki ön şişirme ve kalıplama. şişirme, hammaddeye buhar uygulanması suretiyle yapılır. bu esnada plastik yumuşar, gaz genleşip hücre duvarlarını zorlar, genişletir, poröz bir yapı oluşturur, kısmen de açığa çıkar. ön şişirmelerden sonra, tanecikler kumaş silolara basılır ve stabilize olması için bir müddet dinlendirilir. son olarak, izolasyon malzemesi üretilecekse, adam boyu odalara, ambalaj malzemesi üretilecekse, kalıplara doldurulur ve tekrar şişirilir. ürün izolasyon malzemesi ise, odadan çıktıktan sonra bir müddet daha dinlendirilir ve istenilen kalınlığa göre yürüyen band üzerinde kızgın tellere doğru itilerek kesilir.
  
  ambalaj malzemesi olarak küçük tanecikler seçilir, darbe ve sıkışma mukavemeti açısından yüksek yoğunluk tercih edilir. izolasyon malzemesinde ise büyük tanecikli malzeme seçilir ve daha düşük yoğunluk kullanılabilir.
  
  hammadde olarak eps'in 6 ay kadar raf ömrü vardır, sonrasında gazı kaçar, şişmez olur. kanserojen değildir, gıda ambalajında da kullanılır.
• kimilerinin sandığı gibi, üretimine çok sonraları giren dow firmasının markası olan styrofoam'dan (stayrofoğm okunur) değil, icat eden ve 1950'de patentini alan basf firmasının markası styropor'dan (ştüropor okunur) türemiş kelimedir.
• petrol esaslı bir malzeme olduğu için son derece yanıcıdır, yangın halinde tüm apartmanı kolayca ısıtabilir
• 7-8 sene önce "kanser ediyormuş" efsanesiyle başa çıkmaya çalışmış muhteşem bir çocuk eğlencesidir kendisi. efsanenin çıkma sebebinin anneler olduğunu düşünüyorum çünkü çocuklar bütün bir straforu alıp parça pinçik ediyorlardı evin içinde, parkta ve bilumum yerlerde. eh hepimiz korkup bıraktık straforu en küçük topçuğuna kadar parçalamayı tabii. hiç birimiz de kanser değiliz allah'a şükür.
• kırılabilecek eşyaların sarıldığı pat pat diye patlayan topikli şeffaf muşambadan sonra yeryüzündeki en güzel oyuncaktır.
  izmirli çocukların karla ilgili ilk anıları genelde uçuşan strafor parçaları ve "kar yayooo" diye bağıran komşunun sümüklü oğludur.
  topikli şeffaf muşambalardan daha bulunabilir olduğu için olsa gerek pek ihtimam görmez, sokakta kaldırım ve merdiven kenarlarında tozlar ve şeytan tüyü topaçlarıyla birlikte uçuşur giderler.
• yenebilir. zehirlemez, ancak kabız yapabilir. yandığı zaman, -organik bir madde olduğu için- karbondioksit ve su buharına dönüşür. dolayısıyla, kapalı bir yerde yanması ve dumanına maruz kalınması durumunda, zehirlenmeye değil, ama boğulmaya yol açabilir.
  
  (bkz: 14 aralik 2004 g mall yangini)
• geri dönüşümü yapılamayan bir maddedir. geri dönüşümü yapılamadığı gibi, attığınız zaman doğayla bir olması çoooook uzun yıllar alır, çevre kirliliği yaratır, bu sebeple de pek çok yerde bunlardan kurtulmak için yakma yoluna gidilir. ancak bunları yaktığınız zaman da bu sefer hava kirliliğine sebep olursunuz, ya ciğerlerinizi zehirlersiniz ya da yağmurla vs bir biçimde gıda maddelerine gelir yiyecekleriniz hafiften hafiften zehirlenmeye başlar. iki ucu boklu değnektir yani.
• uhu, sprey boya, silikon gibi malzemelere temas ettiğinde eriyen, pek sevgili maket malzemesi. çarşıdan alıp eve götürmek işkencedir, özellikle rüzgarlı havalarda!
  maketlerde kullanmak için gerekli boyutta dikdörtgenler kesip ahşap tutkalıyla üst üste yapıştırılır; işkence denen aletle sıkıştırılır ve en az 12 saat kurumaya bırakılır. daha sonra istenen şekil verilir. zımparalanır. zımparalanır. zımparalanır.... sasparit denen macunla ince bir tabaka kaplanır. zımparalanır. ince bir tabaka daha kaplanır. zımparalanır. bir tabaka daha kaplanır. zımparalanır... yüzeyi tamamen kapanana kadar bu işleme devam edilir. eğer yüzeyde herhangi bir delik kalırsa, sprey boyayı sıktığınız anda yamulur!
  bir de, bazıları tarafından santrafor olarak telaffuz edilir^*