stephen hopkins
-
onemli bir sahis bu kabul etmek gerek. sinemada en onemli filmi pek ise yaramaz, robotlarin bile bir kalbi oldugunu tanitlayan lost in spacedir. lost in space vizyona girdigi 98 nisaninda titanic'in haftalar suren gişe birinciligini elinden almisti.
tum bunlara karsin amcamizin esas basarisi 24'dur. 24 ile nevi sahsina munhasir bir yonetmen oldugunu tvden kanitlamak gibi bir zor bir isi basarmis. senaryosu yer yer dokulen 24u hep belli bir cizginin ustunde ilginc bir tempoda tutmayi basarmistir. bu aralar peter sellersin yasami ve olumu adli bir calismaya girismis durumda. oyuncu kadrosu ise pek ilginc. sellers rolunde geoffrey rushvar, ayrica john lithgow, emily watson, charlize theronda bu tv filminde bulunacaklar. pek hoş pek şeker. -
(bkz: stephen hawking)
-
abi sen ne salak bi adamsın hiçbir filmin veya yapıtın adam akıllı bir şeye benzemez mi ya? boşa harcanmış bi hayat ve kariyer
-
californication'ı da unutmamak gerek
-
(bkz: the ghost and the darkness) filminin yönetmenidir.
-
vasatın epey altında bir yönetmen. özellikle the reaping hayatımda izlediğim en büyük rezilliklerden biriydi.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap