• nietzschenin içten içe kıskandığı insandır stendhal.
    nasıl kıskanmasın? adam tam kendisinin söyleyebileceği en güzel nükteyi almış elinden:"tanrının tek özrü varolmayışıdır".
    nietzsche bu lafı okuduğunda aynen şu tepkiyi vermiştir herhalde: "hay amına koyim."
  • ismiyle anılan "stendhal sendromu"ndan da anlaşılacağı üzere, kendisi tam bir sanat düşkünüdür. sadece tek bir tabloyu görmek için atına atlayıp italya'ya sık sık gitmişliği vardır. ama asıl ilginç olan, at üstünde (at arabası değil) geçirdiği bu süreyi kitap okuyarak değerlendiriyor olmasıdır.
  • mezar taşında "visse*, scrisse*, âmo*" yazıyormuş...
  • şu entry, başlığın en beğenilen entrysi. ancak gelin bakalım nereden almış bu fikri.

    esinlenmiş mi çalmış mı?

    aynen nietzsche'den aktarıyorum:

    ''belki de stendhal’i kıskanıyorumdur? tam benim yapacağım en güzel tanrısız nüktesini aldı elimden: “tanrının tek özürü var olmayışıdır”... bende bir yerde şöyle demiştim: “bugüne dek varlığa karşı en büyük itiraz neydi? tanrı...''

    lanet olsun lan.

    niçe bu adamı kıskanıyordur ne demek ya. ha ha.

    eskiden sözlük daha güzeldi diyoruz ama şimdi anlıyorum ki eskiden sözlük daha çok başkalarının fikirlerinden oluşuyordu ve bu yüzden daha bize güzel geliyordu.

    böyle güzellik, olmaz olsun.
  • "her gun, ilham gelsin veya gelmesin yirmi satir yaziniz."

    stendhal
  • "bir roman yol boyunca gezdirilen ayna demektir."
  • kırmızı ve siyah* adlı ünlü eserinde:
    "tanrı'nın tek özürü varolmamasıdır." diye yazmı$tır.
  • "...
    salzburg'un tuz yataklarından birine, kışın etkisiyle yaprakları dökülmüş bir ağaç dalı atılır. yatağın derinliğinde kaldığı süre boyunca bu ağaç dalı binbir güzellikteki kristallerle kaplanır. kristalleşme yalnızca ağaç dallarına özgü değildir. yaşadığı uzun kışın ardından, çırılçıplak bir ağaç dalı olan insan, aşkı tanıdıktan sonra binbir kristalle kaplanır. doğadaki herşey daha güzeldir, sevdiği kişide fark ettiği her yeni özellik yeni bir kristaldir onun için; çok daha güzeldir, çok daha parlaktır. işte kristalleşmiştir insan; fakat artık çok daha kırılgandır..."

    stendhal
    (bkz: aşk üzerine) (bkz: l'amour)
  • eserlerini musveddesiz yazdigi soylenir. yazacagi sey uzerine o kadar dusunurmus ki, hatasiz yazarmis.
  • eserlerini "happy few" icin yazan yazardir.

    stendhal, okurum az olsun ama oz olsun istemistir.

    lord byron'ın don juan adli eserinde canto 11 de gecen "the thousand happy few" cumlesini refere ettigi dusunulmektedir.

    bilemiyorum bir fransiz, bir ingiliz'i o donemlerde alintilar miydi? gerci stendhal'in ironik dili fransiz edebiyati'na da tam oturmamakta ama o da ayri bir tartisma konusudur, kanimca italya'da yasamasindan kaynaklanmaktadir.
hesabın var mı? giriş yap