• şarkının 100 bpm olması sebebiyle, cpr sırasında gereken 100 bası/dakika için akıldan tekrar edilmesinin hastayı kurtarmada faydalı olacağı yapılan araştırmalarda tespit edilmiştir.

    stayin alive isimli bir şarkının insanları hayatta tutmaya yaraması ise çok hoş bir detaydır.

    http://www.webmd.com/…r-gives-stayin-alive-new-life
  • müzik tarihinde bir başyapıt. funk denince, disko denince akla ilk gelen. bir de olur olmaz her yere öyle bir yakışır, soundtrack olarak kullanıldığında öyle gaz verir ki, zamanlar üstü bir eserdir bu.

    dexter doğradığı adamları parçalar halinde açık denize atarken, nip/tuck'ta ameliyata başlarken, airplane'de, spongebob elinde filesi ile denizanası kovalarken, sex and the city'de indirim mağazasından çılgınca alışveriş yaparken, çeşitli sevişme sahnelerinde ya da kovalamaca sahnelerinde, hapisten kaçarken ya da kapkaç yaparken, intihar ederken ya da kokain çekerken, karanlık sessiz koridorlardan geçip kalabalık bir bara giriş sahnesinde, aceleyle biryere yetişmeye çalışırken ya da başına kapişonunu geçirip yağmurda yürürken, christian troy'un sevişmesi ya da john travolta'nın dansı eşliğinde, her türlü gideri vardır bu parçanın.
  • bir ülke bu şarkıyı milli marş yapsa gider vatandaşı olurum. ama milli marş çalarken dans etmeden sessiz sakin nasıl durabilirim, onu bulamadım.
  • bir dans hiti olan şarkı
    lyrics are as follows

    well, you can tell by the way i use my walk,
    i'm a woman's man: no time to talk.
    music loud and women warm, i've been kicked around
    since i was born.
    and now it's all right. it's ok.
    and you may look the other way.
    we can try to understand
    the new york times' effect on man.

    whether you're a brother or whether you're a mother,
    you're stayin' alive, stayin' alive.
    feel the city breakin' and everybody shakin',
    and we're stayin' alive, stayin' alive.
    ah, ha, ha, ha, stayin' alive, stayin' alive.
    ah, ha, ha, ha, stayin' alive.

    well now, i get low and i get high,
    and if i can't get either, i really try.
    got the wings of heaven on my shoes.
    i'm a dancin' man and i just can't lose.
    you know it's all right. it's ok.
    i'll live to see another day.
    we can try to understand
    the new york times' effect on man.

    whether you're a brother or whether you're a mother,
    you're stayin' alive, stayin' alive.
    feel the city breakin' and everybody shakin',
    and we're stayin' alive, stayin' alive.
    ah, ha, ha, ha, stayin' alive, stayin' alive.
    ah, ha, ha, ha, stayin' alive.

    life goin' nowhere. somebody help me.
    somebody help me, yeah.
    life goin' nowhere. somebody help me.
    somebody help me, yeah. stayin' alive.

    well, you can tell by the way i use my walk,
    i'm a woman's man: no time to talk.
    music loud and women warm,
    i've been kicked around since i was born.
    and now it's all right. it's ok.
    and you may look the other way.
    we can try to understand
    the new york times' effect on man.

    whether you're a brother or whether you're a mother,
    you're stayin' alive, stayin' alive.
    feel the city breakin' and everybody shakin',
    and we're stayin' alive, stayin' alive.
    ah, ha, ha, ha, stayin' alive, stayin' alive.
    ah, ha, ha, ha, stayin' alive.

    life goin' nowhere. somebody help me.
    somebody help me, yeah.
    life goin' nowhere. somebody help me, yeah.
    i'm stayin' alive.
  • bee gees'in özel olarak saturday night fever için yazdığı beş şarkıdan biridir. yapımcı robert stigwood, new york magazine'de okuduğu brooklyn'in disko hayatı ile ilgili bir haberden ilham alarak bu filmi yapmaya karar verir ve soundtrack için bee gees'in kapısını çalar. şarkıda geçen "we can try to understand the new york times' effect on man" dizesinde anlatılan da budur.

    stigwood, gruptan özellikle saturday night isimli bir şarkı yapmalarını istemiştir (o sıralarda film henüz fikir aşamasındaydı ve ismi bile konulmamıştı) ama bee gees bu ismi çok klişe bulur. ardından stayin alive'ı kaydedip stigwood'a sunarlar ama stigwood ismi sebebiyle parçayı kullanmayı reddeder. ancak ekip "eğer kullanmayacaksan biz de kendi albümümüze koyarız" diyerek blöfü görür.

    şarkı, vergi politikaları sebebiyle fransa'da, the chateau d'herouville isimli stüdyoda kaydedilir. burayı bulana kadar kanada ve avrupa ülkelerinde stüdyolar aranır. sonunda the chateau d'herouville bir aylığına kiralanır. stüdyoya gittiklerinde onun harap halini gören ekibin ilk iki günü etrafı toparlamakla geçer. öyle ki döküntü halindeki konsolda eq düğmeleri oje ile boyanmıştır. ancak mevsim kıştır ve kontrol odasının penceresinin önüne soğuması için heineken şişelerini koyan ekibin keyfi yerindedir. bu stüdyonun birçok porno filme ev sahipliğini yaptığını da kayıttan çok sonraları öğrenirler.

    kayıtlar sırasında davulcu dennis bryon'ın babası vefat edince (dennis, hasta olan babasının yanına, ingiltere'ye dönmüştü) ekip yeni bir davulcu arayışına girer ancak fransa'da istenilen davulcu bulunamaz. bunun yerine kullanılan drum-machine'den de istenilen sonuç alınamayınca, byron'ın halihazırda kaydetmiş olduğu bir ritm kesilip tekrarlanarak şarkıya dahil edilir. albümde bu şarkıda, davulcu olarak bernard lupé ismi geçer. bu isim, ünlü stüdyo davulcusu bernard purdie'nin fransız versiyonu olarak düşünülerek ortaya çıkan bir espridir. albümün ardından ekibe, bernar lupe ile ilgili kendi söylemleriyle "inanılmaz sayıda" telefon gelir. insanlar bu davulcuya ulaşmak isterler. hatta bir tanesi şöyle söyler: "this guy's a rock! i've never heard anyone so steady in my life!"

    stayin' alive, illinois üniversitesi'nden bir ekibin çalışmasına göre, kalp krizi sonrası yapılacak cpr sırasında dinlenecek en ideal şarkıdır. the american heart association'a göre kalp krizi sonrası cpr için optimum tempo dakikada 100 vuruştur. buna dikkat çeken araştırma ekibi, şarkının dakikada 103 vuruş olduğunu ve neredeyse mükemmel tempoyu sağladığını belirtir (another one bites the dust da bu düzeydedir ama o esnada dinlenmesi ismi sebebiyle uygun olmayabilir).

    bunun yanında, barry gibb ölümden bahsederken tek istediğinin çabuk bir ölüm olduğunu söyler ve şöyle ekler:

    "sahnede gelen bir kalp krizi ideal olurdu (güler). tam da stayin' alive'ın ortasında."
  • bee gees in nefis dans şarkısı. saturday night fever la başalyıp onlarca filme sountrack olmuştur. o melodi duyuldugunda kayıtsız kalınması günahtır.
  • sherlock dizisinde önce s1e3'te sonra da s2e3'te can alıcı noktalarda karşımıza çıkan şarkı. ****

    --- spoiler ---

    özellikle s1e3'te öyle can alıcı bir noktada çalmaya başlar ki o gergin sahnede bir anda gülmeden edemez insan.
    --- spoiler ---
  • klibi zannımca, kült klipler arasında ilk ona giren şarkıdır.. o pantolonlar, yürüyüşler.. planlar.. dönemi içinde bakınca, cidden vurucu..
  • sherlock dizisinin s2e3'ünde james moriarty'nin telefonundan bir kısmını dinleyebildiğimiz hoş şarkı.

    öyle ki diziden sonra mp3'ünü indirdim ve onlarca kez dinledim, yetmedi telefonuma zil sesi yaptım.
hesabın var mı? giriş yap