sporting lizbon

• herkese merhabalar.
  
  beşiktaşımızın şampiyonlar ligi'ndeki rakibi sporting lizbon analizini okumak isteyenler buyursun.
  
  öncelikle sporting lizbon'u tanımamız ve karşımıza almamız için 36 yaşındaki teknik direktörü ruben amorim'i tanımamız gerekiyor.
  
  ruben amorim, yıllarca benfica'da oynamış, 2017'de de futbolu bırakmış, çiçeği burnunda bir teknik direktör. sporting lizbon, amorim'in ikinci takımı. ilk takımı ise braga. henüz 34 yaşındayken braga'da 13 maça çıkan amorim, ligde çıktığı 11 maçta 10 galibiyet 1 beraberlik aldı. bu 10 galibiyetin içinde; iki kez porto'yu, iki kez sporting'i, bir kez de benfica'yı yendi. portekiz kupası'nın da sahibi oldu.
  
  bu başarının ardından, 2020 yılının mart ayında 10 milyon euro gibi bir bedelle, sporting lizbon'un başına getirildi. evet, yanlış okumadınız, 35 yaşında bir teknik direktör olan amorim bonservisle transfer oldu. peki lizbon'da ne yaptı? ilk sezon zaten lig bitiyordu ve 8 maçta takımın başında sahaya çıktı ve hiç yenilmedi.
  
  asıl oyununu oturttuğu geçen sezon başında ise avrupa'da lask linz'e yenildi. biraz sesler yükseldi ama başkan arkasında durdu. ve sporting lizbon, geçen sezon, 19 yıl aradan sonra şampiyon oldu. üstelik şampiyonluğu garantilediği son 2 haftaya kadar da yenilmedi. ligi 1 mağlubiyetle bitirip, efsane bir yılı geride bıraktı. bu sezona da ilk 4 maçta 3 galibiyet ve 1 beraberlikle başlıyor. bu arada amorim ile sergen yalçın'ın beşiktaş'a geliş dönemini çok benzettim. sergen hoca da sezon sonu gelip, "küme düştü" şakaları yapılan takımı şampiyonlar ligi'ne götürdü. geçen sene de şampiyon yaptı.
  
  peki, amorim neyi farklı yapıyor? öncelikle 3-4-3 oynattığını baştan belirtelim. hem de 3-4-3 oyununu defanstan başlatıp orta sahada kalabalıklaşan bir anlayışla oynatıyor. oyunu inanılmaz derecede rakip takım sahasına yıkmıyor. geçen sezon topla oynama ortalaması %57 civarında. örneğin biz %60 ortalama ile oynamışız. lizbon rakibi üzerine çekmeyi seviyor. maç başına ortalama %81 başarılı pas yapıyor. bizim geçen sezon ortalamamız %84 başarılı pas.
  
  peki, bu takım nasıl yenilmiyor? cevap: lizbon gol yemiyor. geçen sezon maç başına 0,6 gol yemişler. 20 maçı gol yemeden bitirmişler. bizim ise burada büyük fark var. maç başına ortalama 1,1 gol yemişiz. tabi ligin ve alt takımların anlayış farkı da var. bu arada kalede atletico madrid'den bildiğimiz 34 yaşındaki adan oynuyor. ama buna kaleci performansı değil de; defansif anlayış performansı diyelim. burası bize benziyor, biz de geçen sezon önceki yıllara göre gayet az pozisyon vermiş ve az gol yemiştik.
  
  kadrosunda belki çok bilmediğimiz ama futbol scoutlarının devamlı takipte olduğu çok değerli oyuncular var. önde geçen sezon 23 gol atan pedro gonçalves, cabral ve nuno santos, geride 3'lü tecrübeli defans sebastian coates, feddal, genç inacio, ortada palninha gibi oyuncularla, tam bir sistem takımı olmuşlar. takımın en iyi pas yapan 3'lüsü defanstaki 3 oyuncu. yani oyunu geriden kurup, rakibi üzerine çekip, ortada kalabalıklaşarak hızlı hücuma çıkıyorlar. top rakipteyken 5-3-2 gibi kanatları geri çeken lizbon, top ayağına geldiğinde ise hızlı çıkan 3-4-3'e evriliyor.
  
  bu arada 23 gol atan pedro gonçalves sizi yanıltmasın, kendisi santrafor değil, manchester united'a giden bruno fernandes'in vekili, amc oynayan bir oyuncu.
  
  3'lü defansın önünde bizim josef gibi bağlantı oyunu oynayan palninha tek başına 2. bölge girişinin hakimi durumunda. eğer oyun kurulum aşamasındaysa, palninha'nın önüne 4'lü olarak dizilen orta saha ve öne geçildiğinde kanat forvetlerin çıkışıyla kurgulanan 3'lü ofans oyunu. 3'lü ofansı besleyen ise kanatlarda yaptıkları üçgenlerle ve dörtgenlerle hızlıca topu öne taşıyan orta alan oyuncuları. özellikle orta alanda kurdukları baklava dörtgen oyunu ile, 4'lüyü alan olarak efektif kullanıyorlar. bir önemli özelliği ise oyunun kanadını hızlı değiştirmeleri.
  
  biz sporting'i nasıl yeneriz? özellikle puan kaybettiği son famalicao maçına baktım. maç 1-1 bitti ve rakibe üstünlük kuramadı. şut sayıları ve tehlikeli gol girişimi aynı. ama topla oynaması sezon ortalamasının üzerinde, %60 topla oynamış. famalicao, topu lizbon'a verip, beklemiş. bu kimin taktiği? lizbon'un kendi taktiği. ve kompakt oynayarak oyunu sıkıştırmış. sıkışan oyunda lizbon 144 top kaybı yapmış. famalicao'dan daha fazla. özellikle geriye düştüğü için sıkıntı yaşamış.
  
  peki, bizimle oynadıklarında nasıl olacak? ben geçen sezon lask mağlubiyetini önemsiyorum. çünkü amorim 3-4-3 ile henüz portekiz dışında başarılı olmamış. bizim lizbon'un 3-4-3 bağlantısını kesecek ve top bizdeyken de rakibin dizilimini etki edecek bir oyuncumuz var: josef. bir de teixeira'nın hazır olması durumunda ekstra adam eksiltmesi ve ghezzal'ın orta sahanın sağından attığı paslara bir çözüm yok. yani lizbon kendi oyununu oynamaya kalkarsa, ghezzal ve teixeira çok alan bulacaktır. ama bizi iyi izleyip, josef bağlantımızı çözerlerse sıkıntı yaşarız. burada, 8 numarada kim oynayacak bizim için çok önemli. ben özellikle deplasmanda daha şanslı olduğumuzu düşünüyorum. hatırlarsanız namağlup sezonumuzda porto'yu, monaco'yu ve leipzig'i deplasmanda yenip, evimizde 2 maç berabere kalmıştık. çünkü rakipler kendi evlerinde taraftar ve sistem baskısı ile üzerimize geliyorlar. bizim biraz buna ihtiyacımız var. biraz da bizi küçümsemeleri işimize gelir. teixeira ve batshuayi, lizbon maçlarına kadar form tutmuş olursa, farklı performanslar ve skorlar görebiliriz.
  
  amorim bir deha, tıpkı mourinho'nun çıktığı dönem porto'ya şampiyonlar ligi kupası aldırdığı oyun gibi, yeni bir oyunla avrupa futbolunda tarih yazmak istiyor.
  
  bizde de başka bir deha var. sergen yalçın hocamız. bu eşleşme çok keyifli geçecek. herkes ajax diyor ama sporting, sistem olarak şu an ajax'ın önünde duruyor. biz 2. olmak istiyorsak sporting'i rakip olarak görmeliyiz.
  
  okuyan herkese teşekkür eder, keyifli günler dilerim.
• man utd'a cristiano ronaldo, trabzonspor'a misse misse satan kulup. quaresma, nani, veloso falan yeti$tir bize misse misse gaftikle ne pis bi takimmi$sin sen arkada$.
• portekiz'in beşiktaş'ıdır. her açıdan.
• fransa ve belçika'da sporting lisbonne, almanya'da sporting lissabon diye anılır. bunun karşılığı, galatasaray jk değil de bir nevi galatasaray istanbul'dur ki özellikle almanlarda ama genel olarak her ülkede adı, genel kabul görmüş ve bilinen şehir veya bölge adı barındırmayan her kulüple şehri belirtme hastalığı varıdr.
  
  gerçek adı sporting clube de portugal'dir.
• kulübün uzun tarihi boyunca, bir sezon içinde u-16, u-17, u-18, a ve b takımlarında oynayan tek oyuncu cristiano ronaldo'dur.
• loser'lık kanına işlemiş amına kodumun takımının. yıldım gayrı. bahis yüzünden falan yazmıyorum bunu. en son ne zaman para verip de bahis yaptığımı hatırlamıyorum bile. benim portekiz'de favori takımımdır sporting. kendilerini yalnızca zamanında cska'yla oynadıkları uefa kupası finalinde karşıma almıştım. nitekim onu da kaybettiler. neden? çünkü ezik bunlar.
  
  yıllar sonra şampiyonluğa bu kadar yaklaşabildikleri bir sistem oturttular. 2015/16 sezonunda şampiyonluk iki puanla kaçtı ama o sezon benfica inanılmaz iyiydi. neyse dedik, olur.
  
  bu sezon yine yarışın içindeler. porto ve benfica puan kaybetmiyor kolay kolay, sporting de peşlerinde geziyor... sonra porto, estoril deplasmanında 1-0 gerideyken maç devre arasında tatil edildi yakın zamanda. ne oldu dersiniz? sporting, gidip ligde kalmaya çalışan setubal ile 1-1 berabere kalarak fırsatı tepti.
  
  sonra 31 ocak'ta, porto gidip moreirense deplasmanında 0-0 berabere kaldı. bakın normal şartlar altında çıkabilecek sonuçlar değil bunlar. portekiz'de "büyük üçlü" ile geri kalan takımlar arasında ciddi güç farkı var. ucundan braga ve rio ave "zor deplasman" olarak kabul edilebilir belki, gerisi büyük oranda çöp. porto'nun estoril deplasmanında ilk yarıyı 1-0 geride bitirmesi, sonra üzerine gidip moreirense'ye puan kaybetmesi falan normal şartlarda 100 yılda bir gerçekleşecek bir şey yani.
  
  neyse. bu sporting ne yapıyor peki? şu an estoril deplasmanında 2-0 yeniliyorlar. lig kupası'nı kazandılar bu sezon ama kimse sikine takmıyor o tenekeyi. portekiz kupası bile değil, lig kupası... finalde yendikleri setubal, ligde kalmaya oynuyor ve yarı finaldeki rakibi ikinci lig takımıydı. öyle üst düzey (!) bir organizasyon yani. gerçi sporting de yarı finalde porto'yu eledi, haklarını yemeyeyim şimdi ama sonuç olarak sikindirik bir kupa işte.
  
  sinirliyim. kırgınım. kızgınım. ulan şampiyonlar ligi'ne giderler bayern'den 76 gol yiyip dönerler, ligde rakipleri puan kaybedince gidip estoril'e yenilirler. ne pis, ne iğrenç bir takımmışsınız yahu. sizi sevdiğim, sempatik bulduğum güne lanet olsun.
  
  inanın bu yeşil eşeklerin şampiyon olduğu gün en az portekiz'deki taraftarları kadar coşkulu bir şekilde kutlayacağım bunu. henüz 23 yaşındayım. ecelimle ölecek olursam, belki bir tane lig şampiyonluğu görürüm diye düşünüyorum. tıp çok ilerledi şimdi, 100 sene daha yaşasam bi' tane olur işte. iyi yani. fazlasında gözüm yok. şerefsiz herifler.
• yemin ederim gerizekalı bunlar. öyle böyle değil, gelmiş geçmiş en aptal kulüp olabilir yeryüzündeki. ya benfica'yla 0-0 berabere kalıp ikili averajda üstünlüğü ele geçiriyorsun. şampiyonluğu falan zaten geçtim... sezonun son haftasına kafa kafaya giriyorsunuz ve deplasmanda maritimo'yu yenersen her türlü ikinci bitirip şampiyonlar ligi'ne gideceksin. berabere kalsan dahi, benfica kazanamadığı sürece yine devler ligi'ndesin.
  
  bu aptallar ne yaptı? gitti hiçbir hedefi olmayan, "bitse de gitsek" diyen maritimo'ya 2-1 yenildi. bu takımın taraftarına sabır diliyorum, gerçekten bu kadar olmaz.
• taraftarlar kulübün antrenmanını basmış ve bazı oyuncuları dövmüşler hatta fizyoterapistlerden biri bıçaklanmış. o kadar ki, bas dost aldığı yaralardan dolayı pazar günü aves'le oynayacakları kupa finaline çıkamayacak. çoğu oyuncu da kontratlarını tek taraflı olarak feshetmeye çalışıyormuş.
  
  ulan sporting taraftarı olmadığım halde ben bile çıldırdım ama futbolcuyu döverek sakatlamak nedir, nasıl bir ruh hastalığı bu?
• euro 2016 finalinde portekiz adına sahaya çıkan 14 oyuncudan 10'unun yetiştiği kulüp.
• sanırım unutulmuş ama 2003'te gençlerbirliği'nin 1-1 ve 0-3'lük skorlarla elediği kulüptür.