• cinsel hayatım üzerine çok sarsıcı etkileri olmuş bir reality showdur. anlatayım efendim;
    orta 1. sınıfın en güzel dönemleridir, artık erkek olduğumuzu farketmişizdir, geri dönüşü olmayan bir yola girilmiştir. muhabbetin merkezinde artık sex bulunmakta, nöbetleşe olarak okula muzır neşriyat getirilmektedir.
    o zamanlar daha internet bu kadar yaygın değil tabi, kendi deneyimlerimize ise daha uzun yıllar var, dolayısıyla en heyecanlı anlarımız gecenin bir yarısı televizyonun sesini kısıp şiş gözlerle show tv gece kuşağını beklediğimiz anlardı. elde kumanda başparmak ise belgesel veren herhangi bir kanalın tuşunun üzerinde, ani odaya dalmalara karşı tetiktedir. aile de bu konuda çok anlayışsızdır yani. gecenin bi yarısı kısık sesle belgesel izlemenin olağan olduğunu bir türlü anlayamadılar. bi rahat bırakın yaw. neyse...
    işte bu pozisyonda beklenen an gelir. cennet isminde bir dizi başlar. önce konu kısmı sabırla geçsin diye beklenir, artık zaman hızlı akmaktadır, biraz sonra göreceklerimizin beklentisi zamanı akışkan forma sokmaktadır. işte o sahne, beklenen an. adam cillop gibi bir manitayla öpüşmeye başlamıştır, eller etekten yukarıya doğru çıkmaktadır. kızcagız iç çamaşırlarıyla kalmıştır, gögüslere uzanan bir çift cesur el bir çırpıda sütyeni sıyırmış ve film bizi diri dolgun göğüslerle başbaşa bırakmıştır. 2, 3 saniyelik bir mürivvetten sonra hiç beklenmeyen bir anda sıcağı sıcağına'nın tanıtımı girer.
    - cinnet geçiren adam karısını 40 yerinden neden bıçakladı...
    - mahalle kavgasında silahlar konuştı, döner bıçaklı kavga...
    - satanistler canlı kediyinin derisini nasıl yüzdü...
    - kan, vahşet, gözyaşı hepsi yarın akşam sıcağı sıcağınada
    elinde kumanda mal gibi kalmışsındır. ne keyif ne huzurdan eser yoktur. şehvet ise hak getire. show tv ye küfrederek tv yi kapatır. uyumakla ilgili hiç umudun olmamasına rağmen yorganı üzerine çeker ve gözlerini kaparsın... velhasıl kelam çok zor günlerdi, ve bugun sex bize korkunç geliyorsa bir sebebi vardı...
  • küçükken her hafta hiç kaçırmadan izlediğim psikopat program. hatta program bittikten sonra kuzenlerle "sıcağı sıcağınacılık" oynar, kimimiz sunucu, kimimiz katil, kimimiz ceset olurduk. ulen yine iyi hayırlı evlat olmuşuz biz ya.
  • o kadar varoşlarda dolaşıyor da o kameralar, o kadar toplanıyor da halk, fakirlik, köyden kente göç bilmem ne.. iki tane türbanlı görmek mümkün değil..

    beni, türbanın ne ara patladığıyla ilgili derin düşüncelere sevk eden program.
  • bir bölümünde, evine her gece erkekleri çağırıp parayla ilişkiye giren dul bir kadının, her akşam yüklü bir miktar para verip çocuğunu atari salonuna yolladığı ve dünyadan bihaber zavallı çocuğun annesi evde orospuluk yaparken her akşam 3-4 saatini atari salonunda geçirdiğiyle ilgili bir haber gördüğüm, bu haberden sonra akşamları atari salonuna giden çocuklara farklı bir gözle bakmamı sağlamış program..
  • başlangıcında yakın çekim yangın ve ona eşlik eden acı acı ambulans sireni duyulan, 1990lı yıllarda show tv'de çıkan, haluk bilginer'in sunduğu dehşet program. annesini makasla öldüren çocuk, eşinin yüzüne kezzap atıp yakan adam vb olayları daktilo sesleri eşliğinde, tarih: xxx yer: xxx saat: xxx şeklinde iyice korku filmi formatına sokarak verirlerdi. çoğu gece uykusuz kalmama ve uzun sure karanlıktan korkmama neden oldu bu program. hele bir "mersin'de fil adam söylentisi" başlıklı haberiyle beni öyle bir korkuttu ki, şu yaşımda bile aklıma geldiğinde ürperirim. haluk bilginer daha sonraları bu program için "hayatımda pişman olduğum tek şey" dedi ama olan bizim çocukluğumuza oldu.
  • çocuklar üzerinde kötü etki bıraktığı kesin olan program.bu programı izledikten iki saat sonra bile korkudan koridorun diğer tarafına geçemediğimi bilirim.
  • bu programdaki vahşi ve korkunç cinayetleri işleyenlerin çoğu şu an aramızda.

    hatta bazilarini facebook’tan buldum. gayet güzel gezip eğleniyorlar. birlikte vakit geçirdiği insanlarin bu cinayetlerden haberleri olduğunu sanmiyorum.

    mesela sevgilisini intihar süsü vererek öldüren bir kadin gezip tozup fotoğraflar koyuyor.

    hirsizlik için girdiği evde hiç gereği yokken küçük bebeklerin boğazini kesenleri, babalarini parçalayip bir yere saklayanlari, yine başka korkunç cinayetler işleyenleri vs saymiyorum bile. o kadar çoklar ki yazsam entry burdan köye yol olur o katillerle.

    hepsi mutlu mutlu takiliyor.

    ölenler öldükleriyle kalmış.
  • yamulmuyorsam rtük oluşumuna neden olan reality show programıdır.

    aslında 1983 yılında radyo ve televizyon yüksek kurulu adı altında kurulan rtük, 1994 yılında radyo ve televizyon üst kurulu olarak isim değiştirmiş ve yetkileri genişletilmiş. tam olarak bu gereksiz program yüzünden genişletilmese de büyük etkisi olduğunu öğrenmiş bulunmaktayım. aslında bunları şimdi internette araştırma yaptıktan sonra öğrendim. çünkü ben de henüz şu an itibariyle bir video izlediğim için sıcağı sıcağına programının varlığını hatırladım. keşke de hatırlamasaymışım. ne iğrençmişsin sen arkadaş. canlı canlı, denizde şişmiş cesetleri çıkarmalar, etrafa saçılmış kanlar, kollar, cesetler, boğazı kesilmiş bebekler ve daha niceleri...

    bu program yayınlanmaya başladığında ben daha 6,7 yaşlarındaydım. küçükken daktilo sesinin bana neden çirkin geldiğini, tualete neden koşarak gittiğimi, karanlıkta neden arkama bakmadan yürüyemediğimi şu anda farkettim. gerçi daktilo sesini hala sevmiyorum. o alevli logosunu, daktilo sesiyle beraber gelen donuk sesi aslında unutmuşum ama bilinçaltım hep bir yerde saklamış bu rezaleti. aklıma geldikçe hala ürperiyorum.
  • deli korkmama ragmen inatla izlemeye devam ettigim ve bundan cani bir haz aldigim,fon muzigi ve arka duvari kaplayan 3.sayfa haberleriyle dolu gazete kagitlari dahil her ince ayrintisini hatirladigim,en sonunda annemin 9 yasinda bi cocuk artik kendi basina yatabilmeli uyarisiyla veda ettigim program.
  • fon müziği ile insanda korku, dehşet, tiksinmek, işkence gibi duyguları ayaklandıran ve çocuklar üzerinde kötü etki bırakan program.
hesabın var mı? giriş yap