• bu adamın serseri şarkısını da içeren, adını ne yazık ki unuttuğum kasedi bende vardı. birkaç kere dinlediğimi hatırlıyorum, tarifsiz hisler içinde kalmıştım.
    kaset, annemin marketten aldığı ariel deterjanının içinden çıkmıştı.
  • oglundan genc olan [ki bir diger nadide örnek erol evgin] $ahsiyettir.
    yanar dönerlik konusunda isminin neonlarla yüksekcene bir yerlere yazılması gereken biridir selcuk ural beyefendi.

    sanat ya$amında ''serseriyim ah serseri, okur yazar ve sevimli, bazen iyi bazen deli ama sevecen bir serseri'' gibi sözleri olan $arkıları yüzünden fazla tutunamadı. hakan ural'ı 17-18 ya$larına kadar velayetine almayarak mahalle arası futbol maclarında ona sezercik muamelesi yapılmasına sebep oldu.
    kızı aslı hanımefendi fransa'da alaattin cakıcı ile yakalanınca ''benim öyle kızım yok ölsün'' deyip, cakıcı'nın tahliye durumları ortaya cıkınca ''alaattin bey okumu$ görgülü biri, turkiye'ye buyuk faydası dokundu, kızım mesud olur in$allah'' acıklamasını yaptı. bu sıra nuri$ cezaevinden ''onu mermi manyagı yapacam'' diyerek selamlarını yolluyodu selcuk abeye. oglunu karısının evinden kacırdı ve bo$adı, nafaka falan türü paralar istedi.
    2000 senesinden sonra hayvan gibi spor yapıp kendini günde 5 vakit [bazen hızını alamadıgı oluyomu$] namazını kılmaya ba$ladı ve köpekleriyle inzivaya cekildi[?]
  • katıldığı bir tv programında "ceketimi çıkarsam ayıp olur mu?" diye izin istedi. talk show'lara katılıp yayıl yayıla oturan ve külotlarını görmemize ramak kalmış günümüz şarkıcıcıklarından sonra ince bir davranıştı. programda çok doğru şeyler söyledi. aklımda kaldığı kadarıyla yazayım.

    * bu ülke ne berkant'ın ne de tanju okan'ın kıymetini bilemedi.

    * berkant'ın hasta olduğu haberini tüm çabalarıma rağmen gazetelere koyduramadım. ancak komaya girdikten sonra haber yaptılar.

    * ayten alpman öldüğünde, gazetelerde küçücük bir haber olarak çıktı.

    * bilgisayar çıktı, şarkıcılık bozuldu. bozuk sesleri kayıtlarda düzeltiyorlar.

    * sinemada hata yapabilirsiniz. 30 kere, 50 kere çekme şansınız var. ne odunları bu ülkede jön yaptılar ama şarkıcılık hata kaldırmaz. canlı konserlerde ne olduğunuz ortaya çıkar. playback konserler var. bunun mantığını anlamıyorum.

    evet, çok doğru konuştu. çok yetenekli sanılan dizi oyuncularını övmeden önce birazcık düşünelim. bir sahneyi 50 kere çekerler. hele iyi bir yönetmense, o yeteneksizin sahnesini izlenebilecek kıvamda çeker. oğuz aral öldüğünde de minicik bir haber yapılmıştı. ebru gündeş beyin kanaması geçirdiğinde canlı yayınlar yapıldı.
  • sanki makyajla yaşlandırılmış gibi adam.
  • oğlu hakkında konuştuğu programı izledim, hakan ural’a bile acıdım. hikayelerini bilmiyordum.

    tek gecelik ilişkiden doğan oğlunu yıllarca reddetmiş. programda bir yerde oğlanı doğurmuş getirdi öyle haberim oldu falan diyor ama bir yerde de hamileyken doğurma dedim diyor. 10-12 yaşlarında kabullenmiş çocuğunu.

    ‘-oğlum manik depresif 8 ay benimle elele yattı koca adam korkuyordu.
    -onun için van’a gittim (askerdeyken konser için mi ne)
    -asker kaçaklığından hapsi onanınca o zaman pınarhisar’da yatan cumhurbaşkanımıza gittim oğlumu yanına al da başına bir şey gelmesin diye. ilgisiz baba bunları yapar mı?’

    bunlardan başka diyebildiği nerdeyse bir şey yok. 5 kez falan tekrar etti bunları.

    torunlarıyla görüşmüyormuş öyle babadan olan çocuklarla görüşmezmiş. kafaya bak.
    hakan ural üvey babası ölünce babam öldü ilanı verince gitsin onun soyadını alsın o zaman diye canlı yayınlara falan bağlanmış. doğmasını istemediğin, dna testi yaptırdığın, 10 yaşına kadar ilişki kurmadığın oğluna mı bu havalar, sen hayırdır amcam? belki öz babadan öte babalık yaptı adam çocuğuna, yazık be.
    hakan ural annesinin cenazesine gelmedi diye silmiş bunu. vay efendim benim zaten 50 yıldır iletişimim yok niye gideyim kadının cenazesine diyor. oha ya. cenaze daha ziyade ölüler için değildir, kalanlara baş sağlığı ve destek içindir. kadınla kanlı bıçaklı bile olsan, babası olduğunu iddia ettiğin bir adamın, çocuğunun annesi öldüyse o cenazeye gider oğluna sarılırsın.

    of ki ne of. falsoları olsa da doğru düzgün bir aile düzeninde büyümüş herkes (kendimi de katıyorum), ne kadar şanslıyız be. belki böyle hayatlar hakan ural yapıyor işte insanı.
  • bilinen sarkilari arasinda "dertlerimi zincir yaptim" ve "gule gule sana" bulunur.
    magara gibi karanlik agzi vardir, mafya iliskileri ortadadir.
  • ülkemize sevecen serseri müessesesini kazandırmış bir şarkıcıdır. her an ıslık çalacakmış gibi dudakları vardır ön dişleri de ayrıktır.
  • şurda eski plaklarından birinin kapağı var. fernando alonso sandım.
    (bkz: http://www.recordturk.com/…masi/turksinema2/034.jpg)
  • haluk leventin meşhur ettiği '' aşkın mapushane içinde ben mahkumum'' şarkısını ilk o söylemiştir, 45lik olarak dinlenilebilir.
  • "selçuk ural 1945 bartın doğumludur. nüfus kütüğünde baba doğum yeri malatya olduğu için malatya’lı diye geçer. isminin başında abdulkadir olduğu için i. melih örneğinde olduğu gibi a. selçuk ural olarak yazılır.

    eğitim hayatı: ilkokulu samsun, ortaokul ve liseyi ankara bahçelievler’de devam eder. lise 2’den ayrılıp ankara devlet konservatuvarında 2 yıl trombon bölümünde okur. yaz tatilinde istanbul’a çalışmak için gelir ve şerif yüzbaşı orkestrasından teklif alır ve istanbul’da kalır. buradan istanbul belediye konservatuarı şan bölümüne nakil olur. geceleride şerif yüzbaşı orkestrasıyla beraber 2 yıl, 1964 -1965 yılları arasında hilton rofta çalışır. daha sonra bu orkestradan ayrılıp tek başına çalışmaya başlar. as clup - clup suat - batı clup gibi istanbul’un popüler gece kulüplerinde şov hayatına başlar. 1967 yılında ilk 45’ini sezen cumhur önal’ın sözleriyle doldurur ve aylarca liste başı kalır. bu italyanca centi coemia adlı bir şarkıdır. daha sonra sezen cumhur’la 1974’e kadar 15 45’likten fazla plağa imza atar. 1974’de askerlik için bornova’ya gider. oradan ankara ordu evine gider ve askerleğini bitirir. 1976’da istanbul’a gelir müzik ve konser çalışmalarına devam eder. askerlik süresince uzun çalar ve birde 45’lik yapar. askerlikten sonra ilk luna park gazinosu ve gala clup’te çalışır. daha sonra müjdat gezen ve perran kutman’la birlikte türkiye’nin ilk müzikli kabere şovu ( bu işte bir iş var ) 2 yıl bu grupta birlikte birçok konser ve gazino gece kulubü çalışmaları yapar ve bu sıralarda bestekar mustafa alpağut’la tanışıp çalışmaya başlar. bu birliktelikten de birçok hit çıkar ve her şarkısı aylarca liste başı olur. bunlardan bazıları ; askerin türküsü, anlat arkadaşım, aşkım mapushane, aç şişeyi doldur, dertlerimi zincir yaptım gibi birçok çalışmaya imza atar. bu çalışmalarında 7-8 adet 45’lik plak 2 adet long play (uzun çalar) ile noktalanır.

    bundan sonraki çalışmaları ülkü aker, çiğdem talu, baha boduroğlu, sanar yurdatapan, fikret şenes, sezen aksu, selmi andak , fecri ebcioğlu, vesil giresunlu ve bülent şençalar gibi bestekar ve söz yazarlarıyla devam eder.

    en parlak olduğu 80’li yıllarda müzikten sıkılıp iş hayatına atılıp 5-6 yıl çalışmalarına ara verir. 1983 yılında team plakçılık ((diran masis) adında bir albüm daha yapar. bu albümde yine yabancı besteler ağırlıklı ülkü aker sözleri, yalnızca 2 adet selmi andak bestesi okur.

    1986-1987 yılarında özkan turgay aranjörlüğünde çıkardığı albümünde 8 adet kendi beste ve sözlerinden oluşan ( hayretler içindeyim ) şarkılarını okur. bu kendisinin bestekarlık hayatını başlatan albümü olur. bu albümü müzik dünyası serseri albümü olarak tanır ve bu şarkı aylarca liste başı olup büyük sükse yapar.

    1997 senesinde şahin özer plakçılıktan bir nostanji albümü çıkarır. 2001 yılında üniversal plakçilik’la anlaşıp, 4 yıl süreyle bu şirkette prodüktör olarak çalışır. 2005 yılında bu şirket kapanınca kendi şirketini kurar üniversal şirketinde (şeyda, venüs kızlar, muhsin) adında 3 çalışma yapar. 4 adette söz ve müzikleri kendine ait olmak üzere masal kasetini çıkartır. (bobi doby zilli kedi, yunus kardeşler, jennifer kardeşler ve robot robbix )

    sanatçı, film dünyasında da 70 yıllarında türkan şoray , filiz akın gibi sanatçılarla 4 adet film ve o günlerde çok moda olan birçok foto romanda oynar.

    filmlerinden bazıları ( gül ve şeker, kardeş kanı gibi )

    sanatçı 1.80 boyunda ve 80 kg. ağırlığındadır. iki kez evlenmiştir. aslı adında bir kızı ve hakan adında bir oğlu vardır. ilker ural adında bir ağabeyi ve cihan ural adında bir kızkardeşi olan selçuk ural hala ani adında ikinci eşiyle evlidir. 30 yıldır birliktedirler.

    ankara lise yılarında jupiter gurubuyla uzun süre radyo emisyonları, konserler ve gece kulübü çalışmaları olmuştur. yine şerif yüzbaşı topluluğuyla istanbul radyosunda 2 yıl süreyle haftalık program yapmıştır.

    sanatçının şu anda ural müzik adında bir prodoksiyon şirketi bulunmaktadır. çok yakın bir zamanda da albümü piyasaya çıkacak tüm şarkılar kendi bestesi aranjörü murat engin’dir.

    müzik hayatı dışında tüm zamanlarını tenis ve sporla geçirir. tenis sporlarında da kupaları mevcuttur. galatasayar takımını tutar.

    içki kullanmaz ve hayvanlara aşık bir hayvanseverdir.

    bu güne kadar 3 uzun çalar (rona play ) 3 albüm ( kaset cd ) 30 adet civarı 45’lik plak yapmıştır. 1986 yılında olimpya ( yeanis) ve ingiltere londra albert hall gibi çok ünlü konser salonlarında isviçre almanya gibi birçok yurtdışı konserleri vermiş olup altın kelebek gibi birçok ödül sahibidir."
    edit: imla
hesabın var mı? giriş yap