şarkışla
-
(bkz: şarkışla/#392437)
şu sözlerle de devam eder:
şarkışla'ya düşürmesin oy
allah sevdiği kulunu oy
gemerek'te çevirmişler
deniz gezmiş'in yolunu
gece elmalı'da kalmış oy
hamamcı ali'yi sormuş oy
uzatmalı itin biri
yusuf'u gafletle vurmuş
yaşa türk ordusu yaşa oy
dünya şaştı böyle işe
ordu madalya göndermiş
yusuf'u vuran çavuşa.
olaydım olaydım oy oy!
okur yazar olaydım
deniz mahkemeye düşmüş
avukatı ben olaydım... -
çocukken tayinimiz çıkmıştı buraya. bir süre yaşadık. elma ağaçları vardı, büyük bahçeler vardı. çarşıda bir pideci vardı, babam pide alırdı arada ordan, o kadar tatlı gelirdi ki. almancılar yazın yaşamak için evler yaptırıyorlardı, güzel evler. tezeklerin arasında, tezat evler.
-
$u sozlerle ba$lar, guzeldir.
"yuregimizin derinliklerine kok salmi$ bir cinardir kavgamiz,
ummana ula$mak icin co$kunca, yatagina sigmadan akan irmaktir sevdamiz.
deniz'in, yusuf'un, huseyin'in bileklerine kelepce du$mu$,
mahir'in o dag yuregine tarifi imkansiz sizilar...
bagrina saplanan hancerdir boyunlarimiza baglanan urgan.
olume sayilan gunler ozgurluge sayilsin diye du$tu yola mahir.
basti tetige..." -
deniz gezmiş yakalanınca ,bir komutanla aynı arabaya bindirilir
komutan sorar
-neyinize güvenipte yola cıktınız?
-halkımıza, halkımızı arkamıza alarak yola cıktık
araba seyir halinde arkasını gosterek arka cama bakar.deniz e
-bumudur arkanıza aldıgınız halk
-evet komutanım budur ,baksanıza yine arkamdalar -
sivas'ın bir ilçesi, aşık veysel'in memleketidir.
-
anonim olarak bilinmesine ragmen sarkislali halk bilimi arastirmacisi sukru günbulut'un annesi aşık mevlüde günbulut yazmistir, ya da o derlemistir. sükrü günbulut söyle anlatir siirin hikayesini
...
deniz'lerin yakalandığı günlerde anamdan gelen bir mektupla aldım bu şiiri. birkaç kopyasını çıkardım. avaz verdim. yani ona bir müzik yaptım. saz eşliğinde türkü olarak söylemeye başladım.
bugün halkın bildiği türkünün avazı, bizim özgün avazımız değildi. şarkışla'da söylenen bir başka türkünün, "celal oğlan türküsü"nün avazıdır.
bu şiirle, halk türkülerinin oluşum süreçleri üstüne bazı deneyler edindik. halkın ağzında sözcüklerin az çok değiştirildiğini, hatta bazı dörtlüklerin tümden unutulduğunu ya da şiirden çıkartıldığını gördük. örneğin zülfü livaneli'nin söyleyişinde yukarıdaki son iki dörtlük yoktu.
siir de söyledir
şarkışla'ya düşürmesin
allah sevdiği kulunu
gemerek'te çevirmişler
deniz gezmiş'in yolunu
yaşa türk ordusu yaşa
ben de şaştım böyles'işe
ordu madalya göndermiş
yusuf'u vuran çavuşa
yurdun düzeni bozuldu
yolumuz uğradı kışa
tarihlere kayıt olsun
nihat erim geçti başa
huzursuzum ki şu sıra
sanki sarhoş yaşıyorum
daha yüklenmen üstüme
eskiyi zor taşıyorum.
(bkz: http://www.ideefixe.com/…p?sid=slobkwll5n5mniczq2v6
) -
zülfü livanelinin gerçekten en verimli olduğu zamanlardan gerçekten dokunan bir ağıt..i.melih gökçek bu ağıtı söyleyen birinin istanbul belediye başkanı olamayacağını buyurmuştu..tabii ki tayyipten sonra garip kaçardı..
-
sivasin kayseri tarafindaki ilcesi olup bircok cecen koyu mevcuttur.
-
allah sevdiği kulunu düşürmesin diye temennilerde bulunduğumuz bir ilçe.
-
oldukça pahalı bir ilçe. ilginçtir içinde belçika mahallesi var.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap