sarkaç

• insanlar nasıl bununla delirmiyor bilmiyorum.
  
  bir sarkaç ediniyor ve kendinize kodluyor ya da kodlatıyorsunuz. daha sonra enerji alanınızla uyum yakalamasını sağlıyorsunuz. o da size kolektif bilinçten aldığı cevapları aktarıyor.
  
  çakraların kontrolü ve dengelenmesi, yüksek benliğinizle bağlantı kurmak, insanların hakkınızda düşüncelerini öğrenmek, sağlığınızla ilgili bilgi almak için kullanabilirsiniz.
  
  en heyecanlı kısmı insanların hayatlarıyla, duygularıyla ilgili tüm bilgilere ulaşılabiliyor oluşu. dün bir arkadaş eşinin onu aldatıp aldatmadığını soruyordu sarkacına.
  
  etik olarak doğruluğunu ya da karmaya etkisini bilmiyorum. bazen korkutucu ama çoğu zaman heyecanlı bir çalışma.
• dokuz eylül üniversitesi dilbilim topluluğu tarafından çıkarılan edebiyat dergisinin adı.
• bir tekin gönenç şiiri..
  
  ne zaman baksam gözlerine
  savaş sonlarına döner içim
  
  gölleri çekip uçlarından
  yıldızları seyrederim sularda
  
  az ötemde gemiler olur
  gemilerde sen olursun
  aklım bir sarkaç
  döner durur ortalarda
  
  ne zaman baksam gözlerine
  annemsiz kalmak korkuları gelir çocukluğumun
• durağan bir nokta çevresinde ağırlığının etkisiyle salınım yapan hareketli kati cisim.
• sarkach, pandul, rakkas.
• en meshurlarindan biri foucault sarkaci'dir.
• (bkz: sarkaç teorisi)
• ankara'da bayındır 2 sokakta yenice açılan cafedir efenim. gidiniz, koltuklarına yayılınız, çayınızı içiniz, kitabınızı okuyunuz.
• insan sarkaçtır. bir iyi, bir kötü, bir neşeli, bir kederli, bir dürüst, bir yalancı, bir masum, bir günahkâr, bir azgın bir sakin, bir merhametli, bir gaddar, bir munis, bir yaban... böyle sürer gider. mühim olan sarkaç olduğumuzun bilincinde olmak ve her halde zevk almayı ve mutlu olmayı bilmek. zevkler çok önemli, hayatî.
• zamanı sarmallamaya ve sese indirgemeye yarayan tuhaf tetik sarkaçlar.
  
  bazen tüm zamanlar onunla yavaşlamış gözükür. göreli süreklilik gün içinde böylece birkaç defa zaman ruletine tutulur. sarkaç izlenirse o sarmalın izdüşümü insanın zihni olur. daldan dala, boyuttan boyuta atlatır belleğin tutarsızlığını.
  
  "öyle bir geçer zaman ki"