sam cooke
-
anlatilana gore, cooke los angeles'da, bir fahiseyle beraber otel odasina cekilir. bolcana icki icmistir, icer. fahise adamin kiyafetlerini, parasini falan calip odadan kacar. sarhos cooke'da cildirip ciplak bir sekilde otel odasindan disari firlayip resepsiyondaki hatuna, kendisine eslik eden kadini sorar. resepsiyoncu, ciplak, deli zenci bana saldirdi gerekcesiyle kendisini vurur. etrafta baska gorgu tanigi yoktur. olayin ilginc tarafi, sam cooke'un cesedinden iki tane kursun cikartilmasi, biri tam kalbinden biri de alninin ortasindan. tam bir infaz misali yani, pek bir kendini savunma gibin degil. ayni zamanda o aksam otelde kkk uyelerinin kaldigi bilinmekteymis. mahkemeler hala sam cooke'un davasini acmayi reddediyormus mesela. falan. ne kadar dogru bilemem de... iste boyle...
edit: bir de soyle guzel sarkilari var
(bkz: no one can ever take your place)
(bkz: only sixteen)
soyle de cok guzel sarkilari var
(bkz: lovable)
(bkz: desire me) -
ölümünden cok kisa bir sure sonra eski kadim dostu bobby womack geride biraktigi dul karisi barbara ile evlenmis, bununla da kalmayip, sam cooke ve barbara'nin kizlari linda ile yani kendi uvey kizi ile bir iliski yasamistir. daha sonra bu linda, bobby womack'in erkek kardesi cecil ile evlenip womack&womack'i kurmustur. evet, aynen "yalan ruzgari, dallas, cesur ve guzel" tadinda bir hayatin sahibi sam cooke.
-
sam cooke soul müziğin öncülerinden olup, kendi şarkılarını kendi yazmış; halihazırda var olan şarkılara da çok iyi aranjmanlar yapmış, hiç alışık olunmadığı şekilde kendi plak şirketini kurmuş ve 11 aralık 1964'te tam çözülememiş bir cinayete kurban gitmiştir. al green, marvin gaye, otis redding gibi isimleri son derece etkilemiş, bobby womack'e el vermiş, şarkılarını tertemiz söylemiş ve zamanını doldurmuştur. gelenek olduğu üzere gospel ağırlıklı parçalarını söylerken, yaydığı seksapel kadın hayranlarını delirtmiş, sahneye sıçratmış ağlatmış, paralatmış. aklın yolunu seçen cooke, pop ve soul müziğe kaymıştır (bu da ne demekse). imam ezan okurken minareye tırmanmak olmaz zira. ayıp. bring it on home to me adlı delirtici erkek itirafı şarkısının duyduğum en iyi yorumu ise diana ross and the supremes 'e aittir. enteresan.
-
marvin gaye'in idolü. soyadının sonuna e harfini eklerken esinlendiği insan.
-
a change is gonna come şarkısının bünyede, karlı bir akşamda büyük bir şehirin ışıklarını izliyormuşçasına bir hıs yarattığı, genç yaşta* cinayete kurban gitmiş besteci.
-
günlerdir döndüre döndüre dinlediğim müthiş sesli bağımlılık yapan rock yıldızı. 50'ler 60'lan cidden çok güzel yahu.
baştan söyleyeyim bağımlılık yapması yüksek ihtimaldir ona göre tıklayın efenim.
a change is gonna come
bring it on home to me
what a wonderful world
nothing can change this love
dreamlover
somebody ease my troublin mind -
ali filminde müzikleri kullanılmış müzik adamı
-
-
"ali" filminini soundtrackinde sarkıları çokca kullanılan,ozellikle "i will always be your slave,until i'm buried,buried in my grave" gibi bir sarkıyı sesiyle iyice damar kılan şahsiyet
-
kendi sesi varken şarkılarının coverlarını dinlemek mekruhtur.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap