• acı vermekten haz duymak. karşıdaki kişinin çektiği acıları mutluluk ve tatmin aracı olarak görmek. her insan biraz sadisttir. ne kadar gelişirse gelişsin, ne kadar çağdaşlaşırsa çağdaşlaşsın yine de hep bir hayvansal içgüdü öylece durur içinde. bundan sıyrılmak mümkün değildir. aslında önemli olan sadistik içgüdülerin oluşumudur .çünkü her insan bir cani yada bir seri katil olamaz; ama her insan bir cani yada bir seri katil potansiyeline sahiptir.

    bazı ussal ve tinsel fenomenler sonucunda sadist duygular ya silikleşir ya da iyice etkinleşir. bunun yanı sıra sadist eğilimlerin gerçekleşmesinde en önemli unsurlardan birisi de karşıdaki kişiye karşı hissedilen karmaşık duyguların derinliliğidir. herkes bir sadisti tatmin etmeyebilir. sadistin tatmin olmasında karşısındaki kişinin kim oluşunun da önemi yasdınmamalıdır.
  • marquis şöyle açıklar ona atfedilen düşünceyi: kadınların (her nedense sadece kadınları ele almış) zevk alıp almadıklarını anlamak çok zor, yanılmak her zaman olası. halbuki insan etkisinin tepksini arzuluyor. acı ise gizlenmez etki ne kadarsa tepki o kadar çıkar ortaya.

    bunun gibi bi şeyler demiş işte...
  • "sadizm illa kadin doven, cocuk doven eli kirbacli sadizm degildir.tinsel gadarlik denilen $ey bir insani kucuk du$urme arzusu,fiziksel sadizmden cok daha yaygindir. bir bakima cok daha pistir.namert bir i$tir,cunku sadistin kendisini gizlemesine yarar. cunku sonucta kaba kuvvet degil de, nihayet bir kelime, bir soru, akil kari$tiran bir tabir,bir gulus kullanilmistir.sadist herzaman kivirtabilir. ne ki, psi$ik aci, en az fiziki aci kadar, hatta ondan daha cok zedeler. etkileri daha uzun surelidir"
    (alev alatli, viva la muerte)
  • varlığını aşırı dozda hisset(tir)me dürtüsü.
  • erich fromm sevme sanatı’nda; “ortak yaşamın etken biçimi, başka bir insana sahip olmak” olarak tanımlamış.

    sadist insan, yörüngesine başka bir insan evladını sokarak yalnızlık duygusundan kurtulmaya çalışır. birinin kendine taptığını hissederek kendini olmadığı bir güce sahip olduğuna inandırır, bu yolla tatmin olmayı dener.

    çoğunluğumuzun algısında, mazoşist bir insan zayıf ve aciz, sadist insan da güçlüdür. oysaki sadist bir insan da en az mazoşist kadar bağımlıdır. yörüngesine girecek, saracak ve kuşatacak bir insan olmadan yaşayamazlar.
  • en büyük taraftarı tanrıdır. en azından semavi dinlerdeki tanrı. kendisine inanılmadığı, tapılmadığı için insanları sonsuza kadar ateşte yakmasıyla meşhurdur. üstelik insanların yaratılış amacının kendisine tapılması olduğunu savunur.
  • adini marquis de sade'den alan, siddet yoluyla elde edilen uyarilmayi tatmin olmak icin kullanmanin aliskanlik haline getirilmesi diye de tabir edilebilen psikolojik rahatsizlik. (bkz: sade)
  • her insanın az yada çok içinde bulunan ama dışarıya çok fazla vurmadıkları bir istek
  • kimisinde acı vermek değil de acıyı verirken o acıyı yaşayanla bağ kurmaktır tatmin edici olan.
  • seksle bagdaslatirilsada aslinda daha cok kisinin kendi dunyasiyla alakalidir .
    kisi mazosist se kendine karsi sadist olmasida mumkundur bu iki tanim genelde beraber zikredilir. ne kadar sadistsin kendine karsi mazosist misin nesin gibi cumleler arka arkaya kurulur.
    bunun icine de ceza girer..cezalandirma yontemleri sadizm in eglence cemberi icindedir
    (bkz: mazosist/@asfaltina)
    (bkz: ruh mazosisti)
hesabın var mı? giriş yap