• bugüne kadar gözlemlediğim kadarıyla, sevdiklerine ve kendisinden yana olanlara "yeğen", karşı tarafta olanlara ise "kardeş" şeklinde hitap etmektedir.
  • doğduğunda safi taşşak* olarak doğduğu ve sonrasında diğer uzuvlarının çıktığına inanılan halk kahramanıdır.
  • facebook hayran sayfasında tahminimce 14-15 yaşında delikanlı bir kardeşimiz ramiz dayı'dan fena gaza gelmiştir.
    sayfada yaptığı yorumu aynen aktarıyorum...

    "gun gelcek banada dayı decekler ,o gunun gelme zamanıda az kaldı az kaldı. ben kurtsem dedıgımıde yaparım lakabımda kürt oglu"

    (bkz: tutmayın küçük enişteyi)
  • dün gece rüyama girdi elime bi avuç para sıkıştırıp hiçbir şey söylemeden gitti. deste halinde falan da değil, gelişigüzel tutuşturdu elime. düzeltip saydım 1900tl artı 100$ vermiş. uyandım sonra. sabah anneme anlattım dedim böyle böyle, "bozuk para görmemen ii olmuş kağıt para iidir bi yerden para gelcek." dedi sdlfkjsfdlk. baba adam işte rüyada bile gerçek bi dayı. dünya kadar sülalen olcağına fındık kadar ramiz dayın olsun demişler.
  • -beni beni,ramizini...
  • dayının kolundaki arapça yazılı dövmenin anlamı;

    "kimsin sen? şüphesiz sen, sen değilsin"
  • keşke gerçekte benim dayım olsa. ama ben gene kendimim, öyle ezel falan değil, düz adam. arada yanına gitsem, dürümünü yesem çayını içsem. bana, "aferin yeğen, sen okudun bak, ben okuyan adamı severim" dese. ortalık karışacak gibi olursa falan, "kerpeten ali geliyor" diye haber gelse mesela, hemen gönderir tabi beni, sana göre değil bu işler diyerek. bozulurum haliyle, "bizim de lisede bir-iki mevzumuz oldu, biliriz bu işleri" der gibi bakarım. hemen babacan bir tavırla "mesele o değil yeğen, mesele başka bir şey" deyip vurucu bir laf söyler dayım.
    bir telefonuma baksa böyle her işimi halletmesi. zaten bu devirde her yerde bir adamın olacak. valla çok havasını atmam, artistliğini yapmam. en çok, olsun olsun iki dubleden sonra "olm ben istesem dayıma herkesi sktiririm ha" derim, hepsi o kadar.
  • şimdi tuncel kurtiz başlığına yazsam, o kim bilmeyen çok olacağından detayı bu başlıkta verelim. ramiz dayınız ile yapılan röportajdan:

    "... - kırkbeş gündür bekleyen tekel işçilerine, biz biraz daha düşünelim bir hafta sonra gelin konuşalım demek nasıl bir tavırdır?

    abi sen satıyorsun. neyi satıyorsun? tekel'i satıyorsun, telekom'u satıyorsun. yakında demiryollarını da satacaklar. itfaiye'yi satıyorlar. kamuya ait olan her şeyi satıyorlar. sonra kemal unakıtan diyor ki 'amma komünistmişiz yahu, sattık sattık bitiremedik'diyor. bu halkın malını satıyorlar yahu. milletin malı bu. başbakan diyor ki, 'yetimin hakkını yedirmem' yediriyorlar işte. kaça sattılar tekel'i acaba ve o sattıkları kişi amerikalılara kaça sattı acaba? çok acı bir şey ama. tekel'in sadece arazisi ve elindeki stok ne biçim bir değerdir? şu an insanlar bağlarını söküyor biliyor musun? tekirdağ'da, mürefte'de bağlarını söküyor insanlar. büyük şirketler karşısında, küçüklerin şarap yapmak hakkı bile yok. bir köylünün şarap yapma hakkı kalmıyor elinde. büyük holdingler çalışacak, büyük alışveriş merkezleri oluşacak. bir kasabanın hayatı küçük esnaftır. küçük esnaf olmazsa orası şehir değildir. roma'ya gittiğin vakit orada küçük esnaf heryerdedir. peynircisi, şarapçısı, balıkçısı..bir tane alışveriş merkezi bulmak için şehrin kilometrelerce dışına çıkman gerekir.

    - bunlar nasıl sözler abi? yoksa siz hâlâ komünist misiniz?

    başka bir yol var mı yani? başka bir düşünce, başka bir hissiyat, başka bir felsefe var mı? dünyayı bir bahçe haline getirebilecek, insanoğlunun insanca yaşamasını, köleliğin kalkmasını, ırkçılığın kalmamasını öneren bir yol var mı? bir hayal dünyasında yaşıyorum belki ama ona inanıyorum. bir gün gerçekleşecek...."

    http://w9.gazetevatan.com/…wsid=286257&categoryid=8
  • dört öz dayımdan daha çok sevdiğim.
hesabın var mı? giriş yap