• quasimodo yıllar önce çingeneler tarafından bir kız bebekle yeri değiştirilmiş çok çirkin biridir. hemşire gudule kız çocuk doğurmuş, çingeneler bu çocuğu almış ve yerine quasimodo’yu bırakmıştır. hemşire onu alır kilisenin kapısına bırakır. quasimodo kilisede büyür. görevi çanları çalmaktır. kilisedeki çan yüzünden kulağı sağır olur. quasimodo’nun sırtında bir kamburu vardır. gözünün biri de büyüktür. bir festival düzenlenir. bu festivalde en çirkin erkek yarışması düzenlenir. quasimodo en çirkin erkek seçilir. sokaklarda dolaşmaya başlarken bir kız görür. bu kız esmeralda’dır. kızı görür görmez aşık olur. esmeralda yıllar önce quasimodo ile yer değiştirilen kızdır. esmeralda boğazında bir bebek patiği taşır. amacı annesini bulabilmektedir. quasimodo esmeralda’ya kör kütük aşık olmuştur ve onu kaçırmayı ister. rahip ona yardım edeceğini söyler ama asıl niyeti kızı bir odaya kapatmak ve istediğinde gidip beraber olmaktır. rahipte kıza aşıktır. karanlık bir sokakta kızı kaçırmaya çalışırlar ama o sırada bir asker tarafından kız kurtarılır. quasimodo ve rahip kaçar ama asker quasimodo’yu tanır. quasimodo çarmıha gerilir. işkenceler görür. her yeri kan içindedir. susuzluktan dudakları da çatlamıştır. herkes onunla alay eder kimse su vermez. esmeralda gelir ona su verir. bu durum karşısında quasimodo çok duygulanır ve ağlar. rahip esmeralda’dan vazgeçmez. esmeralda’yı kurtaran asker ile tanışır onu kullanır. bir buluşma esnasında askeri vurur ve suç esmeralda’ya kalır. esmralda idam edilecekken quasimodo onu kurtarır ve kilisede bir odada saklar. rahip çingenelerle iş birliği yapar. çingeneler kiliseye gelir esmeralda’yı kaçırmaya çalışır ama quasimodo karşı gelir. kargaşadan yararlanan rahip kızı kaçırır hücreye atar. burada hemşire ile kavga eder. hemşire sonradan onun kızı olduğu anlar ama iş işten geçer. esmeralda idam edilir. bir mahzene atılır. yıllar sonra bu mahsen açılır ve cesede sarılmış halde quasimodo’yu görürler. quasimodo esmeralda’ya sarılmış ve ölümümü beklemiştir.
  • bazen öyle efkârlanır ki:

    bir defasında, esmeralda tam djali'yi okşamakta olduğu sırada çıkageldi. kızla keçinin oluşturduğu bu zarif tablo karşısında bir süre düşünceli düşünceli durdu. sonra ağır ve biçimsiz başını sallayarak şöyle dedi:
    "benim talihsizliğim, insana fazla benziyor olmam. şu keçi gibi tamamen hayvan olmak isterdim."
  • sevmeyi hak etmeyenlerin simgesi.

    sen kimsin ki güzeller güzelini seveceksin? senin görevin sadece insanlara ve 10'a hizmet etmek. çanını çal, sadece sev, karşılıksız sev, acı çek, her seferinde git, sonra geri dön, daha çok sev, daha çok acı çek, herkesin çingenesi senin esmeraldan olsun, verdiği bir avuç suyu kutsa, yutma ve unutma;

    herkesin çingenesi, senin esmeraldan...
  • notre dame de paris'in kanımca en delikanlı karakteridir
    o nasıl bir sevgidir ki esmaraldanın asla onun olmayacağını bildiği halde,
    herşeyini karşılık beklemeden ona adamıştır.
    o nasıl bir sevgidir ki düşündüğü tek şey esmeraldanın mutluluğudur
    o nasıl bir sevgidir ki ölümünden sonra bile onun yanından ayrılmamıştır
    ne phoebus gibi şerefsiz ne frollo gibi bencildir
    belki çirkindir ama fedakardır ,sadıktır, dosttur.
    en asil duygunun insanıdır
    (bkz: dieu que le monde est injuste)
  • notre dame ın kamburu. nerden gelir bu isim derseniz söyle derim:
    efendim, birçok zat-ı muhterem tarafından, kendisinin dusuk zekasindan dolayi 'sözde' anlamindaki 'quasi' ile insan anlamindaki modus tan geldigi dusunulup sözde-insan denmistir bu kelimeye. bir de hic utanmadan yortudan sonraki ilk pazar derler ki bütün bunlar safsatadan ibarettir.
    evet, 'quasi' kelimesi sözde anlamindadir, fakat modus un insan la uzaktan yakindan bi ilgisi yoktur. victor hugo, yortu sonrasi ilk pazar günü yapilan kilise ayininde söylenen ilahiden esinlenerek koymustur bu adi: 'quasi modo geniti infantes...' . cevirisi: ' yeni dogan bebeklerle ayni tarzda..."
    yani 'quasimodo nun 'modo' su , hepimizin 'su moda girdim, bu moddayim' tarzindaki söylemlerimizde kullandigimiz moddur. anlami da 'tarz', 'biçim', 'yol' dur.
    sonucta hugo, yarattigi kahramanin düsük zekali olmasini bu ismi bulmadan önce tasarlamis olmali, lakin romantik bi abi oldugundandir ki kahramaninin ismine direk olarak 'sözde-insan' anlamina gelecek 'quasihumain' dememis bu ilahiyle baglantili ve ilginç ismi tercih ederek 'quasimodo' demistir.
  • edebiyat tarihinin en büyük aşığıdır.

    (bkz: notre dame de paris)
  • 1-quasi (hemen hemen/neredeyse) ve modo (sanırım alık ya da salak anlamlarına gelir) nun birlesmesiyle olusmus isim.
    2-paskalyadan sonraki ilk pazar.
  • notre dame'ın kamburunun ana karakteri sayılabilir.

    (bkz: bana su verdi)
    (bkz: esmeralda)
  • quasimodo; yarım kalmış, tamamlanamamış bir şekilde demek benim bildiğim kadarıyla. bu ismi peder bebekken onu bulduğunda koyuyor.
    "lui que dieu avait fait si laid pour l'aider a porter sa croix " der garou quasimodo olarak notre dame de paris albümünde.
  • hoşlandığınız kişinin boyu aslında sizin boyunuzdan kısaysa, ama siz onun etrafında hep onu kendinizden uzun görüyorsanız, dışarıdan böyle görünüyor olmanız muhtemeldir.
hesabın var mı? giriş yap