• izlemeye niyetlenmeden once su karikaturu gormeniz lazim :
    http://xkcd.com/657/large/
  • filmi izledikten sonra saatime baktım 77 dakika geri gitmişti ya da aslında çalışmayı durdurmuştu ve sanki hiçbir şey olmamış gibi, kendimi filmi izlemek için video dosyasına çift tıkladığım anda buldum. tuhaf bir hisse kapıldım. filmde neler olacağını biliyordum ama hiçbir anlam veremiyordum. ayrıca anlamadığım için gelip bu entry'yi yazacağımı ve entry'de filmden hiçbir şey anlamadığımı filmi anlamış gibi bir üslupla yazacağımı bile biliyordum ve aslında anlamış gibi bir dille yazmak için anlamak gerektiğini de biliyordum. yine de anladığımı sandığım şey anlamış olmam gereken şey olmayabilir ve aslında her şeyi anlamış olduğumu farkettiğim an gelip bunları yazmak yerine, anlamadıklarımı birilerine anlatmak için odamı terk etmem hepimiz için daha iyi olabilirdi. beybi?
  • anlayamayanlar şuraya göz atabilir:
    http://upload.wikimedia.org/…me_travel_method-2.svg
  • bir yere kadar izlediğinizin ne olduğunu kestirememenize neden olan, bir yerden sonra bilimkurgu öğeleri ile ilginç bir yöne kayan, oyunculuklarını başarılı bulduğum, ancak sahneler arasındaki geçişlerin ani olması, diyalogların yetersiz kalması sebebiyle zor anlaşılabilen film. ya da benim zor anladığım , hatta hala daha anlamak konusunda emin olamadığım film.. yoksa cidden, güzel bir konu yakalanmış anlayabildiğim kadarıyla, evirilmiş, çevirilmiş, kurgu da iyi, oyunculuklar gerçekten iyi, uğraşılmış yani...

    yetkililere sesleniyorum! para verin bu adama, tekrar çeksin, uzatsın sahneleri, olayı kavratacak daha fazla diyalog olsun, benim gibiler de anlasın, yazıktır..

    (bkz: o neydi be)
  • zaman da geri döndüğünüzde yanınıza cep telefonunuzu alırsanız ve biri ararsa ne olur gibi konuları tartışan, bu yüzden bile orjinal sayılabilecek bir film.

    --- spoiler ---

    bir kere bu sefer zaman makinasını bulan bir çılgın bilim adamı değil, birer mühendistir. herhalde bu yüzden zamanda geri gidip hisse senetleri ile oynamanın etik olup olmayacağını tartışacaklarına bir cep telefonu ile zamanda geri gidilirse ve o numarayı birisi ararsa ne olacağı tartışılıyor.

    --- spoiler ---

    ayrıca hakikaten tek seferde anlaşılmayacak filmler sıralamasında ilk sıralardadır.
  • izlemeyi şimdi bitirdiğim tövbe estağfurullah bir film. hakkında mantıklı bir şeyler yazabilmeyi isterdim ama sanırım beynim bitti.
  • şurada açıklamalarından birine ulaşılabilecek film.

    filmin beyin amcıklamasına neden olduğu doğru, ama bunun tek nedeni de filmi yazanın/yönetenin bunu istemesi. bence bu insanlar düz bi kurguda ilerleyen bi senaryo yazıp içinden bazı bölümleri rastgele çekip çıkarıyorlar ve böylece çok über süper anlamlı, aşmış kudurmuş bi film yaptık algısı yaratmaya çalışıyorlar. film bize her şeyi göstermez, bazı parçaları zihnimizde tamamlamamız gerekir. ama zaten karışık bi film olmayı amaçlamış iseniz, konunun gidişatı açısından çok önemli olan sahneleri seyirciye göstermemek büyük saçmalık bence. amaç dediğim gibi, aşmış olmak bence.

    bu film zaman yolculuğu konusuna farklı bi bakış açısı getirmeye çalışmış. başarmış mı? evet belki. ama açıklamayı okumadan veya on defa izlemeden bu filmi anlayamadıktan sonra bunların hiç bi anlamı yok. bi kere film dediğin ikinci kez kendini izletmeli ama sırf anlaşılmak için değil, beğenilmek için. back to the future örneğin. defalarca izlenir ama zevkle. bu filmi zevk alarak tekrar izlemek bence mümkün değil.

    yönetmenlerin sağdan soldan sahne kırparak, kronolojik sıraya uymayan görüntüler göstererek bu yoldan ekmek yemesi çok itici geliyor bana. bunun en büyük örneği david lynch abimizdir. kendisi lost highway ve mulholland drive adında iki güzel film çekmiştir. iki filmi de izleyenler bilir. bu filmlerde sondan başa doğru anlatmıyor olayları. filmin başından ortasına kadar olan kısım olayların sonrasını, ortadan sona kadar olan kısmı da olayların başını anlatıyor. tamam bu bi teknik haline gelmiş olabilir, gizemli film arayışında olanları tatmin edebilir, sen çok çok iyi bi yönetmen olabilirsin... ama aynı tekniği lost highway'de kullandıktan sonra mulholland drive'ı çekmek niye? konu olarak aynı, mesaj olarak aynı. işte biz buna ekmek yemek diyoruz.

    yine de etrafta zaman yolculuğuna dair çok fazla film olmadığı için izlenmeli. ama çok fazla teori üretip kafa patlatmaya gerek yok.
  • mühendis shane carruth 40 yaşına geldiğinde hala bir mühendis olmaya dayanamayacağı için 31 yaşında -yol yakınken- bu filmi çekmiştir.

    - do you know what they do with engineers when they turn 40?
    - they take them out and shoot them.
  • öncesinde los cronocrimenes seyredilirse belki çok kafa karıştırmaz diye düşünüyorum. alakasız bir zamanda karşıma çıktı, ne zamandır duruyordu, alakasız bir zamanda seyredeyim dedim. ne konusunu, ne de ismini cismini bilmeden daldım filme. parodoks ve paralel evrenler konusuna kafa yoranlar için biçilmiş kaftan. filmin başında zaten belli ediyor saçmalıklar döngüsüne gireceğimiz. diyalogların birbirinden anlamsız derecede kopuk oluşu, ama ahenkle uyuşması, herhangi bir görsel öğe sunmaması, en basiti herkesin kanıt olarak düşeneceği saatin bile gösterilmemesi seyirciyi sürekli kaosa sürüklüyor. ilgili görsel ararken aşağıdaki yazıyı buldum nette. biraz uyuyor konu ile.

    http://www.benoyum.com/…p-content//sonsuzdongu2.jpg

    "nietzsche, böyle buyurdu zerdüşt adlı başyapıtında, zamanın çembersel bir görüngü olup, bulunduğumuz anın sonsuz ihtimal arasında, en azından bir kere yaşanmış veya yaşanacak olması gerektiğinden bahseder.
    eğer bir şeytan gece gündüz seni izlese, en gizli düşüncelerine girip şöyle derse ne olurdu: “yaşamakta olduğun ve yaşamış olduğun bu yaşamı bir kez daha ve sayısız kez yaşamak zorundasın. yeni bir şeyle karşılaşmayacaksın, tersine her şey aynı olacak!”
    eğer zamanın sonsuzluğuna inanıyorsak, belki de sonsuz döngüye de inanabiliriz. bizden binlerce yıl önce yaşamış insanların, bizlerle aynı şeyleri yaşamış olma ihtimaline yok diyebilir miyiz?
    belki de herşey daha önce defalarca kez yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor.
    belki de insanlık sonsuza dek kendini tekrarlayacak, aynı şeyleri sar baştan yaşayacaktır.
    benim, 25 yıl önce yaşadığım bir şey, bir diğeri için ‘şimdi-burada’ olan bir şey olarak varlığını ve etkinliğini sürdürüyor olamaz mı?
    nietzsche ile aynı dönemde yaşamış olan halil cibran’ın da dediği gibi: içinizde zamana bağlı olmadan var olan öz, yaşamın zamandan bağımsızlığının zaten farkındadır. ve bilir ki, dün bugünün anısı yarın ise bugünün rüyasıdır.
    deja vu diyoruz, tarih tekerrürden ibarettir diyoruz. belki de kendini tekrar eden şey zamanın kendisidir."
hesabın var mı? giriş yap