powerpoint

• can dündar'ın köşe yazılarından paragrafları "esquire"'dan erkek fotoğraflarının ya da "national geographic"'ten sonbahar manzaralarının önüne koyup eşi dostu e-mail kanalı ile rahatsız etmenin yolunu kestirmeleştiren bir programdır.
• sunum sırasında b harfine bastığınızda ekranı karartabilirsiniz. böylece salondakilerin dikkati yazılar yerine sizde olur.
• türkiye'nin en büyük sorunu. bilimin, gelişimin önündeki en büyük engel. bilgi yığını oluşturmanın renkli hali. sırf yaşlı hocaların zamanında ohp(tepegöz) teknolojisi bile yok diye büyütüldükçe büyütülen, abartıldıkça abartılan saçmalık. özel sektör için excel mühendisliği neyse üniversite için de powerpoint akademisyenliği odur.
  
  bir insan buna ne kadar bağımlıysa ve bunu ne kadar büyümsüyorsa, o kadar verimsiz, yaratıcılıktan uzak, bürokratik, statükocu, sıkıcı bir insandır.
• verilen emek - görülen iş grafiğinde oldukça tutarsız değerde duran program.
  
  şöyle ki üzerinde ince ince 3 gün uğraşıp, tamamen süper, mükemmel, acaip tasarım harikası, tüm slidelardaki görseller eş boyutlu, oranlı, ortalı, ıvırlı zıvırlı yaptığınız bir sunumu 30 dakika içinde anlatır geçer ve bir daha da dönüp kimsenin bakmayacağını bilirsiniz ya... işte öyle bir şey.
• angut bilgisayar kullanıcılarının uçan kaçan şekil şemal yapma konusunda yeteneklerini konuşturabildikleri yegane program olup, ürettiği ppt ve pps dosyalarıyla mailboxunuzu ve beyninizi siken çok güzide bir oluşumdur. hele o harfleri teker teker yazdırma fasilitesini icat edeni odunla dövecem.
• ertesi gün bir sunum yapması gereken ve hayatında hiç power point kullanmamış birisinin bile, genel ms office mantığına hakim olması halinde, sadece bir iki saat içerisinde son derece güçlü ve estetik sunumlar hazırlamasını sağlayan, temel kullanımı çok kolay program. kişinin bütün enerjisini, programı anlamak, kullanmak yerine hazırlamak zorunda olduğu sunuma vermesini sağlayacak şekilde tasarlanmış yazılım. çok ciddi bir şekilde zaman ve emek tasarrufu sağlıyor.
  
  programın amacı en kısa, en iyi ve en kolay şekilde sonuç üretmek ise bu program tam da onu yapıyor. tüm microsoft nefretime rağmen, 10 üzerinden 10 verdiğim bir ürün oldu bu benim.
• tam da powerpoint sunumu hazırla(ya)madan gireceğim bir dersten hemen önce, demin twitter'da gördüm, çok hoşuma gitti:
  
  "ne konuştuğunu bilen insanların powerpoint’e ihtiyacı yoktur." (steve jobs)
• üniversitedeki hocalardan birinin "bu ödevinizi güçnoktası kullanarak yapabilirsiniz" demesiyle, türkçeye çevriminin hakikaten de "güçnoktası" olduğu kafama dank eden program. peki neden diğer office programlarının hiç birinin adının türkçesi kullanılmazken, powerpoint'in türkçesi kullanılıyor? neden kimse "ödevinizi "kelime"de yazın gelin çocuklar" demiyor? (bkz: microsoft word) sözcükteki harf sayısı, sözcüğü daha mı bir ingilizceleştiriyor? "word"ü bizden biri yapıp, "powerpoint"i bize gavur kılan ne? (bkz: enteresan)
• guy kawasakinin ittiregeldigi^* 10-20-30 kurali basarili kullanilmasinda elzemdir:
  
  - en fazla 10 slide: cunku normal bir insan bir konuda 10 farkli kavramdan fazlasini algilayamiyor.
  - en fazla 20 dakika: cunku normal bir insanin yaklasik dikkat suresi bu kadar.
  - en az 30pt yazi tipi boyutu: bu sayede her slide yazi coplugu ile dolmamis oluyor, zaruri olanlara odaklanmis oluyorsunuz.
• akademik çevrelerde yasaklandığı takdirde türkiye'de bilimin (!) ilerlemesi sekteye uğrayacaktır.
  
  --- spoiler ---
  
  "nice bilim insanları gördüm powerpoint kullanan,
  nice powerpoint'ler gördüm içinde bilim olmayan."
  
  derkampf
  
  --- spoiler ---