• ismek, halk eğitim merkezi gibi yerlerden dikiş öğrenmeye karar vermemi sağlayan allahın belası kumaş cinsi.

    koton'a, mango'a vesaireye git. elbiselerda, bluzlarda içerik- astar, dış kumaş yüzde yüz polyester ama fiyat 50- 60 liradan başlıyor. oha! bi de o elbiseyi giysen yaz günü pişik olursun beş dakikada terden. yahu kumaşın sentetik ötesi, elbisede bir cacık yok, düz siyah elbise. neyi 50- 60 lira ediyor allah aşkına?

    kumaşa iki gıdım pamuk girince fiyatlarda 100'den başlıyor tabii ama kesimler o kadar basit ki azıcık dikişten anlayan kişi önce sana sonra elbisene bakar da enayi der.

    vallahi bir şey alamamaktan, sentetik kumaş görmekten çıldırma noktasına geldim. geldim de kendi dikişimi dikmeye karar verdim sözlük. o 50 liraya pamuklu iyi bir kumaş alır, bir günde düz elbise dikerim ben!
  • giyilebilir petrol.
  • "polyester is the worst fabric you can buy. ıt is made from synthetic polymers that are made from esters of dihydric alcohol and terpthalic acid."

    "polyester satın alabileceğiniz en tehlikeli kumaştır. polyester naylon ve plastikten elde edilir. derinin hava almasını önler. polyester ve naylon kumaşlar gribal enfeksiyonlara davetiye çıkarmakla birlikte, çeşitli cilt hastalıklarına ve kadın hastalıklarına sebep olabilir. hayvanlar üzerinde yapılan bir araştırma, polyester iç çamaşırlarının sperm sayısı ve hareketliliğinde düşüşlere sebep olduğunu göstermiştir. benzer çalışmalar insanlar ve fareler üzerinde de yapılmıştır. polyester sentetik yapısı itibariyle, çok güçlü bir elektrostatik potansiyel üretir. yapılan bir diğer araştırmada hamileliği normal devam eden 5 ile 7 arasında köpeğe %100 polyester kıyafetler giydirilmiştir. ve araştırmanın ilk ayı içerisinde bu köpeklerden ikisinin elektrostatik enerjilerinin aşırı artması sonucu progesteron oranlarında aşırı düşüş nedeniyle ani düşük yaptıkları görülmüştür."
  • şöyle bir piyasaya baktım da bence alışın artık polyester giyiyoruz. şu an %99 polyester bluzu 100 liraya satıyorlar, alternatifi yok, pamuk falan ararsanız en az 300 lirayı gözden çıkaracaksınız anlaşılan. geçmiş olsun madem artık petrol giyecez direkt latekse geçeyim diyorum ben en azından seksi bari bi havası var.
  • ondan kaçtıkça sizi daha da yakalayan iğrenç ötesi kumaş türü. bir nevi kabus. giydiğiniz an terletir, kötü kokar, kanserojendir... bütün bunların yanında maliyeti düşüktür. sırf son nedenden ötürü önümüz arkamız sağımız solumuz polyester oldu. siteye giriyorsun, sadece pamuklu diye seçip filtreliyorsun, kıyafete bir bakıyorsun %60 pamuk %40 polyester. lc waikiki'de "çevre dostu" bir kıyafet gördüm, ne ola ki diye baktım. pet şişeleri geri dönüştürüp kumaş yapmışlar, etiketini de saman kağıdından basıp çevre dostu diye kitlemişler. kaç yıllık doğa sevicisiyim, böylesini hiçbir yerde görmemiştim. tebrikler gerçekten.

    sevgili tüketiciler, almayın şu lanet kumaşı. biz talep etmeyelim onlar da arz etmesin. böyle böyle vitrinlerden silinip yok olsun.
  • etek, ceket, pantalonlarda genelde %67 oranında kullanılır..oran azaldıkca kumaşın ütü tutma sorunu artacaktır.
  • (bkz: paul auster)
  • bu mereti kalıba dökmeye hazırlarken içine karıştırdığımız ve sertleşmesini sağlayan katalizör biraz fazla kaçtığı takdirde daha ikinci dakikasında, kalıba bile adam gibi dökemeden sertleşip mundar olabilmekte. ayrıca sertleşme olayı egzotermik olduğundan dökülen parça 10-15 dakika içerisinde parmak yakabilecek kadar ısınıyor. fakat kalıba zamanında dökülebilirse kırkbeş dakika içerisinde kalıbın en ufak detaylarını bile almış halde kalıptan çıkartmak mümkün.

    diğer yandan katalizör eksik konduğunda arkadaş iki saat boyunca donmayıp sulu jöle kıvamında takılmaya devam ediyor. "madem olmadı, e dökelim de kalıpları temizleyelim madem" denip kalıplar suyla temas ettirildiğinde ise o jöle halindeki polyester beyaz, vıcık vıcık birşeye dönüşerek her yeri kaplıyor. bu durumda ortalığı bir miktar tiner ile temizlemek mümkün oluyor.

    demek ki neymiş, "verdiğim polyestere verdiğim katalizörü aynen karıştırırsan olur" diyen her satıcıya güvenmemeli, bir bilene danışmalıymışız. tabi katalizörün doğru ölçüde kullanılması durumunda bahsetmiş olduğum sürelerin ve ısınma olayının da değişeceğini unutmamalı.

    ayriyetten zaten ambalaj açıldığı ilk andan itibaren alınabilecek kokudan da anlaşılacağı üzere polyester dökerken üzerine fazla eğilmemekte, hatta mümkünse bu işi açık alanda yapmakta sağlık açısından büyük fayda var.

    son olarak bütün bunları tecrübe etmemi sağlayan myriamonde'a teşekkürü borç bilirim.
  • leş gibi kumaş şeklidir uzak durulması gerekir

    normalde kıyafetlerimi bakarak alırım ve uzak dururum polyesterden geçen dikkat etmeden aldığım bir t-shirt’i spor yaparken giydim koşu bandında 5dk sonra noluyor yarabbi demeye başladım duş alıp da geldiğim spor salonunda leş gibi kokuyordum spor bitince kendimden tiksinmeme sebep oldu ve t-shirte baktım

    evet bildiniz! %100 polyester

    almayın aldırmayın
  • dikkat! özellikle son birkaç aydır etiketlerde varlığı gizlenmeye çalışılıyor.

    uzun süredir bu işin peşini sürüyorum. polyester yerine pes, pet, psf, poy, ester, vegan deri, sentetik iplik, sentetik pamuk, polimer, filament, csd, dty, fdy ve benzeri adlandırmalar gördüm.

    şimdi kimyager arkadaşlar "bunların bazıları polyesterin alt sınıfı" diyebilir. evet doğru ama toplum bunu bilmiyor. polyester kelimesi yerine böyle bilinmedik kelimelerin kullanılmasındaki tek amaç da toplumu kandırmak. gerçekten doğru bilgi verilmek isteniyorsa "polyester (dty)" şeklinde yazabilirler. yani bu durumun savunacak bir tarafı yok.

    buna ek olarak mağaza çalışanlarına bu gizemli(!) kumaşlar hakkında soru sorduğunuzda bilmediklerini söylüyorlar ya da zararsız olduğunu iddia ediyorlar. hatta bazı çalışanlar doğal olduğunu ve polyesterle alakasız olduğunu iddia ediyor. çalışanlara da kanmayın.

    her neyse. kıyafet alırken mutlaka kumaşını kontrol edin. mümkün olduğunca pamuk, keten vb. doğal kumaşların yoğun olduğu kıyafetleri tercih edin. sık giyeceğiniz ve cildinizle doğrudan temas edecek bir üründe sentetik kumaş mümkünse hiç olmasın, olursa da miktarı %10'u aşmasın. ceket vb. cildinizle doğrudan temas etmeyecek ürünlerde %50'ye kadar tolerans gösterebilirsiniz zira polyester içermeyen ceket bulmak kolay olmuyor.

    iç çamaşırlarında ise polyester %1 bile olmasın, buna çok dikkat edin. polyester genital bölgede hem kötü kokuya hem de çok ciddi problemlere yol açar. yani iç çamaşırlarda tercihiniz %100 pamuk olsun. esneklik vermesi açısından yaklaşık %5 oranında likra/elastan/spandeks içermesi sorun teşkil etmez, tek istisna budur.

    bu arada polyesterin en yaygın ve yoğun miktarda kullanıldığı kıyafetler gözlemlerime göre ceketler, gömlekler ve taytlar. %100 polyester olanlar bile var...

    bonus olarak bir diğer zehir olan poliamid kumaş yani namı diğer naylon da son zamanlarda sık kullanılır hale gelmiş. dikkat edelim.
hesabın var mı? giriş yap