• bir zamanlar kabul edilen, hicbir iki parcanin ayni quantum halinde ayni yerde ve ayni zamanda olamiycagi prensibi..sonra goruldu ki buna uymayan parcaciklar da var..bu kurala uyanlara fermion, uymayanlara ise boson deniliyor..
  • iki fermion hicbir zaman ayni quantum state'te bulunamaz, yani ayni kuantum sayilarina sahip olamaz yonundeki prensip. dalga fonksiyonlari anti-simetrik oldugundan dolayi ayni state'te bulunma olasiligi sifirdir. ayni enerjiye sahip olabilirler, bu durum degeneracy olarak adlandirilir.
  • iki fermiyon pek de guzel bir sekilde birbirine "dokunabilir", cunku bu arkadaslarin spini vardir, mesela elektron spini 1/2 veya -1/2 olabilir. spini 1/2 olan bir elektronla -1/2 olan baska bir elektron uzayda ayni yerde ayni anda bulunabilir, yani birbirine "dokunabilir". eger spinler ayniysa (1/2,1/2) veya (-1/2,-1/2) o zaman "dokunamazlar".
    genellemek gerekirse bir fermiyonun durumu bir dizi quantum numaralariyla tanimlanir. spin bunlardan biridir. ikinci fermiyonu bu sisteme ayni quantum numaralariyla koyamazsiniz, pauli dislar sizi...
  • bir orbitali tanımlamak için n, l, m kuantum sayılarının üçünün bilinmesine gerek vardır. her orbital ters spinli iki elektronla dolar. bu yüzden, bir orbitaldeki elektronun spinini belirleyici bir dördüncü kuantum sayısına ihtiyaç vardır. böylece, bir atomdaki elektronun enerjisi, dört kuantum sayısıyla belirlenmiş olur. bu prensip, bir atomda dört kuantum sayısının da aynı olduğu iki elektronun bulunmayacağını ifade eder.
  • fermiyonik iki kuantum nesnesinin (temel parçacık da olabilir, kompozit parçacık da) aynı kuantum durumunda ("state") bulunamayacağını söyleyen ilkedir.

    gözleme mözleme dayanmaz. alan kuramı kullanılarak böyle olması gerektiği gösterilebilir. tabii ki deneysel gözlemle de doğrulanmıştır.

    kuantum renk dinamiği ortada yokken, "hadronların içerisinde aynı kuantum durumunda birden çok kuark bulunduğu" yanılgısı "acaba geçerliği olmadığı sistemler var olabilir mi?" sorusunu gündeme getirmişse de yeni bir kuantum sayısının (renk yükü) keşfedilmesiyle geçerliliğini korumuştur.

    ayrıca:

    (bkz: en çok bana soracaksınız)
    (bkz: ben saksı değilim)
    (bkz: ben erol büyükburç'um)
  • işte bu prensip sebebiyle beyaz cücelerin nötron yıldızına dönüşmesi için daha çok sıkıştırılması gerekir (güneş'imiz de takriben 6 milyar yıl sonra bir beyaz cüceye dönüşecek, yani içine yaklaşık 1,3 milyon dünya'nın sığdığı bir büyüklükten, dünya boyutlarına kadar küçülüp ondan 200 bin kat daha yoğun parlak bir karbon oksijen miksi haline gelecek). bu da aslında yıldız çökerken "chandrasekhar limiti'nin aşılmasıyla mümkündür. bu limitin üstünde yani güneş'in kütlesinin 1,4 katından fazla bir çekirdekte pauli dışlama prensibi bir anlam ifade etmez ve bu ilkenin neden olduğu elektron dejenerasyon basıncı alt edilerek elektronlar atom çekirdeği ile birleşip nötrona dönüşürler. bu da nur topu gibi bir nötron yıldızının (bir şehir boyutlarında, dünyanın 10^14 katı kütleye sahip, bir çay kaşığının everest dağı ağırlığında geldiği kozmik bir şaheser) doğumudur. tabii ki görkemli bir supernova patlamasıyla (çöken çekirdekten seken enerji, 10 saniyede 10 üzeri 46 joule'lük bir enerjidir. en son 1604'te görüldü). evren gerçekten çok abartılı ve görkemli bir yer.

    tabii ki pauli'nin ilkesi nötron yıldızları için de geçerlidir. nötronlar da fermiyon oldukları için elektronlar gibi bir araya gelmek istemeyen parçacıklardır. peki bunlar yeterince sıkıştırılırsa ne olur? bu sefer de dışlama prensibinin diğer bir sonucu olan nötron dejenerasyonu alt edilir ve kesinlikle nur topuyla yakından uzaktan ilişkisi olmayan bir kara delik ortaya çıkar. bu limite de "tolman-oppenheimer-volkoff limit"i denir. yani kalan nötron çekirdeği, güneş'in kütlesinin 1,5-3 katı olduğunda nötronlar bile gravity'e itiraz edemez ve çekirdek, teorik olarak sonsuz küçüklükte ama inanılmaz kütlede bir şeye dönüşerek (sonsuzu 0'a bölmek gibi. evet, genel göreceliliğin açıklayamadığı bir mevzu) entelektüel kapasitemizin ve primat işlemcilerimizin sınırlarını zorlar. teşekkürler wolfgang pauli. kendisinde jüpiter uranüs kavuşumu varmış, hem de yay burcunda. yine şaşırmadık.
  • (bkz: fizik)
    (bkz: fizik bölümü)
  • bu prensibi yuzunden zamaninda arkadaslari pauliyi cok dislamislardir. ortamlarina almamislar, her dedigiyle tasak gecmislerdir. bu yuzden prensibin en bastaki ismi degistirilmis, pauli dislama ilkesi olmustur.
    gercek hayatta da son derece gecerli olan bir kuraldir. ornegin berkecan o gun reinaya giderken en sevdigi diesel kotunu ve ayakkabilarini cekmistir. fakat reinaya girince gorurler ki yakin arkadasi oralcan da ayni kombinasyona sahip. bu durumda prensip geregi ikisinden birinin ortamdan cekip gitmesi gerekir. bunlarin hepsinin temelinde pauli prensibi yatmaktadir.
  • olmasaydı olmazdık.
  • elementlerin belli bir düzen içinde sıralanmasında,periyodik tablonun şekillenmesinde önemli bir yere sahiptir.kuantum fiziğinde deneysel gözlemlere dayandırılan bir ilkedir.pauli ilkesi kullanılarak çok elektronlu atomların elektronik yapısı belirlenebilir.
    ...
hesabın var mı? giriş yap