• hayatının her döneminde "ağır olup, molla denilme" ihtiyacı içerisinde kıvrım kıvrım kıvranan türk erkeğinin üzerindeki tüm baskının boşaldığı, toplum içerisindeki en önemli tabularından biri olan "kadınsılaşma" konusunda önündeki tüm engellerin kalktığı bir tuhaf zaman dilimidir "oynamak".

    ben şahsen, bu zaman dilimini otuz yılı tüketmiş ömr-ü hayatımda anlayamadım. zira, tüm dünya kültürlerinde var olan dans etme mevhumu ile son derece farklı bir şekilde, erkekler için "erkeksiliğin abartılması" yerine "kadınsılığın abartılması" üzerine kurulu bir kavramdan bahsediyoruz.

    bıngıl bıngıl yağlarını son derece kadınsı hareketlerle -ki bu hareketlerin zaman içerisinde türk kültüründe "erkeksilik" olarak algılanması da ayrıca ilginç bir mevzudur- sallamaları, gerdan kıvırmaları ve bunun gibi diğer hareketler sergilemeleri şahsen bana son derece itici gelmekte, fakat asla "ulan biz bu erkeksilik rolümüzden sıyrılıyor kendimizi kaptırıp koyveriyoruz, sen ne demeye kenarda oturup olan bitenle ilgilenmiyorsun" gizli düşüncesini arkasında barındıran "aa biz biliyoruz da mı oynuyoruz, oturmaya mı geldik (evet? ben oturmaya geldim), vallahi darılırım (ötede darıl)" yaklaşımının doğurduğu mide bulantısının zerresi olamamaktadır.
  • memeli hayvanlara özgü bir davranıştır. aslanından kedisine, fokundan insanına biz bütün memeliler bayılırız oynamaya. müzik duyar oynarız, top görür oynarız, yosun, yaprak, salyangoz kabuğu, kardeş, arkadaş görür oyuna başlarız. öldürmeden önce kurbanımızla, sevişmeden önce eşimizle, yemeden önce tabağımızdakiyle, her vesileyle, her fırsatta. karnımızı doyurmak kadar, üremek kadar temel ihtiyacımızdır*.
  • bir halk ezgisi esliginde dans etmek, raks etmek, kivrak bedensel hareketler sergilemek.

    ornek kullanim:
    - vay behcet, naber adamim?
    - oynamaya geldik necati
    - kastin kapi gicirtisina oynamaksa ben huylaniyorum haberin olsun
    - yok be, su senin roketatarla harmandali oynamak iyi olurdu be, hadi bi zahmet kuruver.
    - oynama sikerim
  • dans etmek tabirine karşılık gelenini her nedense bir türlü kabullenemediğimdir. cıbıl cıbıl rusların dans ettiği lüks bir gece klübünde birisi çıkar ve ne güzel oynuyorlar lan! derse bütün ortam başıma yıkılıyor. sanki ordaki bütün o güzel hatunlar kardeşler düğün salonunda kuzenlerinin düğününe gelmişler gibi oluyor. böyle yüzleri simden geçilmeyen, adnan hoca kızı makyajınsa sahip, saçları topuz yapılmış ve yırtmaçlı uzun etek giyiyorlarmışcasına...
  • ne zaman ki ankara il sınırları içine giriyoruz bizde bir oynama sevdası peydah oluyor.

    içimizdeki ankaralı daha o meşhur ankara kapısından geçmeden ortaya çıkıyor. bu bayram oynayarak geçtiğimiz kapıdan yine oynayarak ayrıldık.

    kuzenlerimle içtik bir gece, sabah bir baktim instagramda sakidik sakidik oynadığımız video var. baya böyle kuzen kaşıkla filan oynuyor. tamam oynarsın da o kafayla belgelemek neyin nesi, kendi kendine oyna işte, eskiden cekilen videolarin da bir degeri vardi. simdi ota boka cekiyoruz, hos degil.

    bir ankarali olarak oynak genle dogdugumuzu düşünüyorum ya da bizim sulaleye özel bir gen bilemiyorum. yalnız işte gen var beceri yok, baya yıldız tılbe havasindayim, asiyim, isyankarim, hoşa gitmiyorum, havalardayim, allah ıslah etsin.
  • oynanan şey bir başkasına ait gurur ya da duygular değilse (bkz: legal)
  • vucudun cesitli uzuvlarini kullanarak, cesitli aparatlar veya cesitli mahlukatlarla hosca vakit gecirme amacli aktiviteler icerisinde olmak.

    ornek kullanim:
    - hadin saliha, cik disariya oynayalim
    - olmaz hulusi, kizlar bizde cirilciplak uzunesek oynamakla mesguluz, kusura kalma
    - essek kari, bu dupeduz kedinin bokuyla oynadigi gibi oynamak, baska bi sey diil.
    - ay hulusi deli misin ayol, sen git sicta bokunla oyna
    - bokuyla oynayan cocuk zeki olur saliha, on yil sonra gorursun gununu sen.
  • bir rolun gerektirdigi davranislari yerine getirmek, role hayat vermek.

    ornek kullanim:
    - evet sevda hanim, basvurunuz hangi alandaydi?
    - ragip bey, ben curetkar sevisme sahnelerinde seve seve oynarim
    - hmm, zaten sizde hep ayni rolleri oynamak zorunda olanlar tipi vardi...
    - yok yok, ben aslinda erisilmezi oynamak istiyorum bu tip filmlerde, "erisilmez bakire"
    - bi sn sevda hanim, lan hasan bizim su patates reklaminda kim oynayacak?, hanfendiyi o kisma kanalize edelim.
  • hareket etmek
    örn: ölmemiş, kolu oynuyor
  • öyle pek de yapmadığım bir bedense aktivitedir, müzikle bir olma durumudur. bakın, müzikle bir olmak diyorum, sonra oynarken neden efendim çıkıçıkı olsun, tısstıss olsun, böyle şeyler diyorum diye.. aman.. lüten.
hesabın var mı? giriş yap