• terim olarak kullanildiginda, ayni zamanda live
  • (bkz: out of line)
  • (bkz: brainstorm)' un cok guzide, pek bir begenimi kazanan eseri.
  • bankaların gerçek zamanlı şube otomasyonlarına verdikleri ad
  • turkceye alakasiz sekilde cevrimici diye "cevrilmis" sozcuk.
  • (bkz: on air)
  • (bkz: ultima online)
  • (bkz: kargo online)
  • "online" ingilizcede internet bağlantılı hizmetlere (online başvuru), durumlara, programlara hatta agent'lara eylecilere (online yazarlar) deniyor, bir sıfat olarak kullanılıyor: (bkz: çevrimiçi).

    bunun dışında eş zamanlı ve gerçek zamanlı faaliyetlere de online deniyor. bu kullanım sanırım internetin çıkmasından eski. mesela, bilişsel bilimlerde, "iki kişinin eşli dansı online koordinasyon gerektirir" denir ingilizce bir metinde. yine misal, dalışa geçmiş bir şahin uçuşu ile ilgili hesaplamaları önceden yapıp ona göre dalış yapmaz (bkz: pike), dalarken beyni sürekli dışardan veri alır, ölçüm ve hesap yapar. bu gerçek zamanlı ve "online", o an gelişen duruma bağlı olmak zorundadır.

    ancak kelimenin kullanımının internetten eski olmakla beraber bilgisayar ve elektronikle beraber çıkmış olması mümkün. dictionary.com'daki örnekte bir aletin çalışırken tamir edilmesine, bakım yapılmasına "on-line maintanence" denmiş. yani hatta iken, muhtemelen prizde iken, yani çalışırken "hatta bağlı iken" kelimesi ile karşılanmış. buradan da diğer kullanımlar türemiş olmalı.
  • "hatta ve bekliyor".
hesabın var mı? giriş yap