• robert rodriguez' in üçlemesinden bir film. bu cümlenin devamı şöyle geliyor ister istemez ''erken uyanan ihtilal yapardı''. epeydir ihtilal duymadık meksika' da. siestaya daldılar, (bkz: siesta) uyanamıyorlar mı ne?
  • robert rodriguez* 'in once upon a time filmlerine bir göndermesi; el mariachi ve desperado'nun ardından bu filmle bir "el mariachi" üçlemesi yapmayı hedeflediği söyleniyor, film sergio leone'ye de bir saygı duruşu niteliğinde olacakmış.

    fetiş oyuncuları, antonio banderas, salma hayek'in yanında; johnny depp, willem dafoe, mickey rourke, enrique iglesias gibi isimlere de yer verecekmiş kadroda.
  • saygı duruşu bilmem ne... neden berbat devam filmleri çekilmekte ısrar edilir bilemem.. hem uzun hem de iç şişiren bir filmdir bu...

    merakla beklediğim carlos gallardo bu filmde sadece prodüktör olarak yer almıştır. "are you a mexican or mexican't?" filmin tek espirisidir. desperado'da olduğu gibi olaylara maydonoz bir adet erkek çocuk ortalarda dolanmaktadır. salma hayek kendi halinde kara para aklama paravanı olarak çalışan bir kitapçıyken ne vakit 2. filmde yanlışlıkla öldürülen bıçakçının halefi olmuştur bilinmez. her iki anlamda da kalbinden vurulan general hangi aralıkta salma'ya yazıp zavallı antonio'yu bir kez daha intikamlara garketmiştir anlaşılamaz.

    3. filmde artık elektrogitar takılan yeni patriot el mariachineden illa iki yancıyla takılmak durumundadır? üstelik paraya önem vermek ve ayyaşlık gibi kriterler söz konusu olunca bu yancıların kalitesi de giderek düşmektedir.

    ölmemekte ısrar eden johhny depp neden 3 kolludur? piyano hocasının parmakları ne olmuştur? face off olayının anlamı nedir? allahım bu ne kötü filmdir....
  • bir robert rodriguez calismasi oldugu bilinerek gidilmesi gereken bir filmdir. banderas’in tuhaf mimiklerinden gecilen flasbackler, mumkunati olmayan kacis sahneleri, klasiklesmis “gitardan silah” atraksiyonu, dogustan bronz latin hatunlari, kaniksanan kan filan tam rodriguez’lik ayrintilardi. oraya buraya verilmis referanslar arasinda kara murat’taki gozlerine mil cekilmis cuneyt arkin’i da gorunce, icim bi tuhaf oldu.

    unutmadan, guney amerika mimarlik tarihi uzerine calisan arkadaslar da bu filmde arka plan dekoru olarak kullanilan bircok guzel tas yapiyi incelemeye alabilirler.
  • banderas hayranlarını anca memnun edebilen vasat film, yine de depp biraz çıtayı yükseltmiş...
    (bkz: la ley del deseo)
  • kendinden bekleneni tam olarak veren, sergio leoneden çok b filmlere, gerek imkansızlıklardan gerekse maddi yetersizliklerden dolayı kötü sonuç vermiş her türlü çöplük esere, kendini ciddiye alıp ayağına dolandıran tüm aziz felaketlere saygı duruşunda bulunan eğlenceliden çok eğlencelik film.

    bahsettiğim kötü film mevzuu o raddededir ki, jeneriklerde film yerine flick, kurgu yerine chop gibi amiyane tabirler kullanılıyor; ingilizce altyazılarsa cırtlak bir sarıyla ucuz bir çizgiromandan fırlamış gibi duruyor. çekim için kullanılan kamera bile* bunun göstergesi. rodriguez belki de kendi geldiği yerleri de unutmayarak ufaklığında çektiği birbirinden berbat kısa filmlere de göz kırpıyor.

    bütün bu ucuzluğun yanında filmin asıl komik yanı, bir yandan da kendini ciddiye alır gibi gözükmeye çalışması. tıpkı aklına iyi bir espri gelmiş ama gülmeden anlatamayan bir insan gibi film de, onca saçmalığın içinde çalan görkemli müzikler, yavaş çekimler ve yaratılmaya çalışılan azametli meksika miti ile kendini ele veriyor, kahkahasını tutamıyor.

    mickey rourkeu ve willem dafoeyu beklenmedik şekillerde görmek, johnny deppin kör oldum tripleri ve üç kolu, mariachi üçlüsünün dom dom kurşunlu tabancaları, havada uçuşan adamlar ve ne idüğü belirsiz küçük çocuk - işte bu sergio leone filmlerine gönderme olabilir. o çocuk olayları anlatacak belki de yeni mariachi olacak! - bu gösterinin büyük erdemleri. ben de geçirdiğim 100 dakikaya hiç ah etmeden tüm kötü filmler adına once upon a time in mexicoya şapka çıkartmak istiyorum. yaşasın ed wood, troma inc ve roger corman. çok yaşa trash.
  • johnny depp'i içeren hollywood yapımı. gerçi aktörün oynadığı elemanın fonksiyonunu tam kavrayamadım ben. sanırım senarist bu karakteri bizim sokağın köşesindeki su birikintisi kadar derin yarattığından oldu bu, yoksa aptal değilim ben, makine mühendisiyim.*

    -selam birader, vazquez'i öldürmeye ne dersin? senin kayınçona işkence yapmamış mıydı o?

    depp:hmm. yemek de süper be, at bi çatal sen de.

    -----
    -selam birader, ramon'u öldürmeye ne dersin? senin arkandan şöle böle dedi, ortağını öldürdü.

    depp:güzel olmuş lan yemek; o kadar güzel ki yapan aşçıyı bi öldüreyim kendime geleyim. <düup>

    ------
    depp: beni öldürmeni istiyorum hoze! şaka lan şaka alehandro'yu öldürücen, yok lan yok nüfusu dengeliycen.

    ne bu kardeşim ya? sarhoş mu bu filmi kesen biçen eğeleyen suya karıştırıp içen rodriguez bey?

    not: willem dafoe görücem ümidiyle gitmeyin, filmi montajlarken hep onun sahnelerini kesmişler; adam gözükmüyor.
  • dün akşam tesadüfen izlediğim ve gözlerime bir ziyafet çekmeme neden olan filmdir.antonio,enriqe tabi ki jonnhy için izlenebilecek film.aksiyon sahneleri öylesine abartılıki adamlar birbirini tarıyor,kesiyor oyuyor ama insanın gülesi geliyor.müzikleri de süper ama en önemlisi bir insan gözleri yokken bile de yakışıklı olurmuymuş sorusunun cevabı bu filmde gizli evet olurmuş!
  • johnny depp her zamanki gibi çok iyi bir iş çıkarmış ama bir film bu kadar da dandik olmaz ki...
  • johnny depp'in yanılmıyorsam gerçek hayatta da içtiği sarma sigaralarını içmeye devam ettiği film.
hesabın var mı? giriş yap