new hampshire

• dogayla ilgili ne ogrendiysem burada ogrendim. bu kadar guzel golleri, ormanlari, nehirleri, ic korfez ve lagunleri olan belki bir de maine var. alti sene once amerika'ya ilk geldigimde burayi bu kadar seveceksin deseler, cok afedersiniz gotumle gulerdim. kisin bezdiren karini mi, toplu tasima yoka yakin olan sonsuz ovalarini mi derdim saniyorum. zaten tam da bu yuzden, uzunca bir sure arabasinin ustunde kanosuyla, arkasinda bisikletiyle gezen tiplerin manyak oldugunu dusunuyorsun.
  
  aslinda bir baska deyisle, beton yiginlarinin arasinda dogmus, denize yakin olmayi doga guzelligi sanarak yasadiktan sonra yirmi kusur yil, on yillik agaclari kesmemek icin etrafina orulerek insa edilmis binalari, dogaya zarar vermemek icin bahcesine- aslinda evinin icinde oldugu arsaya- asgari alan disinda dokunmayan insanlari, evin cop kisminda sinekler ucusmasi pahasina geri donusum icin iki uc ayri konteynira plastigi, metali, kagidi ayiranlari gorerek, ve bir anda da degil, zaman icinde ve parcasi olup maymunlar misali taklit ve modelleme yoluyla sosyallesme sonucu sevgi ve saygi duymayi ogreniyorsun dogaya. gavurun sadece rerorero yonlerini almisiz diyorum hemsireler.
  
  new hampshire, bokunu cikartan karina ragmen essiz dogasinin -kolu kanadi kirilmadan, orselenmeden buyutulmus cocuklar misali-butunluguyle, amerika'da en sevdigim yer, belki de amerika'da dogdugum yer oldugu icin. evim. basta o kadar kurtulmak isterken, disina cikinca ne kadar ozleniyor, sanki dunyanin en yeni bilgisiymis gibi buna sasirmak da apayri.
  
  yasamaya geldiyseniz biraz zaman verin. hayrani ve asigi olmazsaniz en kotu ve cinasli uyak yoluyla ekime kadar, sonbahar gelince kirmizi yapraklara ve sincaplara sarilinca gececek.
  
  http://visitnh.gov/
• sadece burada yasiyor olmanin insani rahat rahat sikintidan oldurebilecegi amerika eyaleti. gonul rahatligiyla, hayatimda daha ilginc olmayan hicbir yer gormedim diyebilirim. sonbaharda yaprak dokumu ve boston'a yakinligi disinda hicbir numarasi olmadigi gibi, kar firtinasindan yilda iki kere sel basmasina, renksiz yasamindan soguk insanlarina, burada yasamak gercek bir omur torpusudur.
  
  fakata illaha gelicem, deliriyorum nh diye diyorsaniz, o zaman akil sagligini korumak adina yapilicaklar sunlar olabilir:
  
  snowboard ya da kayak yapmayi seviyorsaniz, kesinlikle dogru yerdesiniz. aralik basindan itibaren kara doymamak isten degil. sehrin icinde ufak liftler oldugu gibi (gerci bunlar official degil ama, mesela doverda garrison hill park ya da portsmouth - durham yolu ustundeki tepeler snowboard icin kulaniliyor) daha buyuk liftler de var, ve universitedeyseniz ogrenciler icin ola gunluk 60-70$a gelen tripleri, her haftasonu mevcut.
  
  biraz yasam belirtisi olan tek yer, kesinlikle portsmouth. -15 derece havayi takmadiginiz surece harika manzaralar yakalayabilirsiniz deniz kenarinda. cokca avrupayi andiriyor, gercekten guzel barlari ve restoranlari var. bunlardan bazilari the press room, coat of arms, red door, portsmouth brewery. cafe olaraksa, breaking new grounds, flat bread, ve friendly toast, ozellikle yemekleri acisindan inanilmazlar.
  
  tabii iki kafe, uc bar, ve snowboardingle kendini ne kadar oyalayabilir insan, apayri bi tartisma konusu. isin en ilginc yani da tum locallarin new hamphire'a hasta olmalari.
• orada bir süre bulunan arkadaşımın söylediğine göre ismi 'nühemşır' diye okunan eyaletmiş. 'nü hempşağyır' diye kasmaya gerek yok yani.
• "niyu hemşır" diye telaffuz edilir.
• sanirim ki dunyadaki en guzel sonbahar ve yaprak dokumune sahip. dunyadaki cok da iddiali olmasa gerek, zira dunyanin dort bir yanindan insanlar geliyor sadece yaprak dokumunu izlemek icin. deli kadinlar gibi yollarda adim basi yere egilip yaprak topluyorum ve sonra mektupla sevdigim arkadaslarima gonderiyorum, o ayri. boyle de emoyum ozumde. i-hi-hi.
• özgürlükçü eyalet. örneğin bir kızcağız arkansas'da baba ben bu gece mervelerde kalacağım demesi sıkarken burada sıradan bir olay.
• en yasanabilir eyalet, en guvenilir eyalet gibi istatistiklerin hemen hepsinde son 10 yildir en ust sirada.
  
  (bkz: http://www.dailyfinance.com/…n-2010-crime-rankings/)
  
  benim icin en eglenceli eyalet veya yasam yeri siralamasinda da birinci. 2004 yilinda bu eyalette yaptigim work and travel halen hayatimin en guzel gunleri. zaten onun hatiri ve buyusune kapilip 7.5 yil sonra tekrar abd'ye cok baska bir eyalete yerlestim ve o zamanlari mumla ariyorum. abd de her eyaletin birbirinden cok farkli oldugunu, hepsini kendi icinde ayri degerlendirmemiz gerektigini gosterir bu durum bana.
• otostop çekmenin illegal olduğu eyalet. fakat neredeyse hiç kimse umursamaz bu yasayı.
  
  şahsen ben ne zaman otostop ceksem iki dakika içinde biri yanaşır ve benimle aynı yere gitmeseler bile yollarını değiştirip gittiğim yere götürürler. ınerkende bunun aslinda yasak olduğunu söylemeyi ihmal etmezler.
• live free or die mottolu araç plakaları hapishanelerde hükümlülerce basılır. ayrıca ev arkadaşım buralıdır, der hep bizim oralara kurtlar iner, bizim evlerin bahçesi yok şu kadardır, bu kadardır diye. gençliklerindeki en büyük eğlenceleri de komşuların bahçesini arabayla girmek suretiyle bozmakmış. çok heyecanlı bir eyalet gibi.
• ingilizlerin isim bulma konusundaki özürünün bir diğer göstergesi.