• hakkında bir gözleminizin olduğu kişi söz konusu gözleminizin farkındaysa kullanılması uygun olan bir terimdir. tek taraflı görme, şahit olma yeterli değildir.

    örnek kullanım;

    - görüşmemiz esnasında yoğun bir çalışma haftası geçirmemizden dolayı mehmet'in yorgun düştüğü müşahede edilmiştir.
    (mehmet de gözlemimizin farkında)

    - mehmet'i sevgilisiyle taksim'de gördüm, mutlu olduğu gözlemleniyordu.
    (mehmet gözlemimizin farkında değil, o aralar havalarda uçuyor)
  • insanların bakım, onarım ve kalite kontrolünün yapıldığı alan.
    (bkz: acil müşahede)
  • ehli olanın bildiği şey.
  • bir şeyin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, gözlemlenmesidir.
    pratik olarak öğrenilebilir bir yetenektir. örneğin; her gün gelip geçtiğin yol üzerinde fırın var mı, varsa kaç tane var ya da yakın mesafeli bir yeri tarif ederken yol üzerinde kaç ışık, kaç kavşak var vs bunlara hakim olmaktır.

    türlü eşyayı şekil, vaziyet, renk, maksat ve tesir itibariyle hafızada tutmaya çalışmak, etrafımızda olup biten şeylere karşı alakalı olmak; müşahede kabiliyetimizi arttırmaya yarar.

    müşahede kabiliyeti olan kişiler pratik hayatta her zaman bir adım öndedir.
  • e tipi cezaevlerinde 4 katlı ve her katta 10 hücre bulunan 2 bloğa verilen ad. toplamda 80 hücre yani. bu bölümdeki hücreler amerikan hapishane filmlerindekilere benzer. burada yatanlar ceza değil kendi istekleriyle yatmaktadır. dolayısıyla kapalı hücre gibi değildirler. önü kapalı değil parmaklıklıdır. nezarethane gibi. içinde yarım ranza-yatak ve tuvalet bulunur. ampülün, sigaran ve çayın varsa, başka bir derdin olmaz.
  • karantina mânâsına da gelen kelime.
  • fethullah gülen hocaefendi'nin bir şiiri.

    şimşekler çakıyor, apaçık rahmete semâ,
    çiçeklerin gözlerinde sihirli jâleler.
    bir hülyâ maviliğinde dağ-taş, ova-oba,
    renk, ışık arası gelip giden pervâneler.

    her yanda bir büyüyle süzülüp uçan kuşlar..
    coştum, köpüren heyecanlarla o’nu andım;
    üstte gök kuşağı, altında sevdâlı başlar,
    gözlerim kamaştı kendimi cennette sandım.

    bir şevk u târâb içindeydim, baktım hilkate,
    yâ rab çoklar hâlâ bu muammâdan habersiz.!
    dost’la baş başayken salmış kendini firkate..
    tut beni sımsıkı dost; tut ki, edemem sensiz..!
  • müşahade diye bilenler var.

    özellikle bağcılar belediyesi, şaka gibi..
  • (bkz: custody)(bkz: guard)(bkz: watch)
hesabın var mı? giriş yap