• arkadaş bir şarkıdır, insana arkadaşlık eder.

    insanın amacını kaybetmesinin ardından peydah olan ve her şeyin manasız olduğunu fark etmek ile bitiveren bir süreç vardır ki, dışı seni yakar içi beni. işte o sürecin sonunu görüp, etkisinden de kurtulabilirsek bu kez her şey bir parça komik de görünmeye başlar. öyle anlarda bu şarkı o hınzır hissiyatı ile öyle bir tebessüm yerleştirir ki insanın suratına, insan ancak gülebilir .

    bir yerlerde birileri hayaller kurar, bir yerlerde birileri bir şeyler kazanır, bir yerlerde birileri bir şeyler savunur ama sen tüm bunları görmeyi reddetmişsindir. o zaman bu şarkı dinlenir.
  • hey tanburi efendi bir şarkı çal bana
    siyah beyaz olsun eski şarkılar gibi
    hani new orleans yollarında yük treni
    hani bir vagonun tepesinde iki gezgin
    rüzgarda inleyen bir ağız mızıkası
    dylan.

    hakan albayrak da böyle bir nazîre yazmıştı bu şarkıya.
  • hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    i'm not sleepy and there is no place i'm going to.
    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    in the jingle jangle morning i'll come followin' you.

    though i know that evenin's empire has returned into sand,
    vanished from my hand,
    left me blindly here to stand but still not sleeping.
    my weariness amazes me, i'm branded on my feet,
    i have no one to meet
    and the ancient empty street's too dead for dreaming.

    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    i'm not sleepy and there is no place i'm going to.
    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    in the jingle jangle morning i'll come followin' you.

    take me on a trip upon your magic swirlin' ship,
    my senses have been stripped, my hands can't feel to grip,
    my toes too numb to step, wait only for my boot heels
    to be wanderin'.
    i'm ready to go anywhere, i'm ready for to fade
    into my own parade, cast your dancing spell my way,
    i promise to go under it.

    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    i'm not sleepy and there is no place i'm going to.
    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    in the jingle jangle morning i'll come followin' you.

    though you might hear laughin', spinnin', swingin' madly across the sun,
    it's not aimed at anyone, it's just escapin' on the run
    and but for the sky there are no fences facin'.
    and if you hear vague traces of skippin' reels of rhyme
    to your tambourine in time, it's just a ragged clown behind,
    i wouldn't pay it any mind, it's just a shadow you're
    seein' that he's chasing.

    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    i'm not sleepy and there is no place i'm going to.
    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    in the jingle jangle morning i'll come followin' you.

    then take me disappearin' through the smoke rings of my mind,
    down the foggy ruins of time, far past the frozen leaves,
    the haunted, frightened trees, out to the windy beach,
    far from the twisted reach of crazy sorrow.
    yes, to dance beneath the diamond sky with one hand waving free,
    silhouetted by the sea, circled by the circus sands,
    with all memory and fate driven deep beneath the waves,
    let me forget about today until tomorrow.

    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    i'm not sleepy and there is no place i'm going to.
    hey! mr. tambourine man, play a song for me,
    in the jingle jangle morning i'll come followin' you.
  • baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    ne gidecek yerim ne de uykum var
    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    çal da, elma şekeri sabahlarda peşinden gelebileyim.

    biliyorum, akşamın imparatorluğu kuma dönüştü,
    beni ayakta kör kör bekletirken ve uykusuzken
    ellerimden kayıp gidiverdi.
    ayaktayım ama hala, bu ne biçim bitkinlik?
    üstelik gidecek bir kimsem yok,
    ve hayal kuramayacak kadar ölü bu tarihi sokak.

    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    ne gidecek yerim ne de uykum var
    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    çal da, elma şekeri sabahlarda peşinden gelebileyim.

    beni sihirle sallanan gemine alsana sayın tefçi
    elim ayağım boşanmış, hiçbir şey hissetmiyorum
    ayaklarımın ucu uyuşmuş, basamıyor ki
    ama botumun topukları bildiğin serseri kurşun gibi
    hazırım nereye dersen gitmeye
    hazırım kendi gösterime dönüşmeye, dans büyünü yoluma ser
    söz, geçeceğim üstünden.

    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    ne gidecek yerim ne de uykum var
    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    çal da, elma şekeri sabahlarda peşinden gelebileyim.

    güneşin ortasından, manyakçasına, gülüşler, dönüşler, sallanmalar duyabilirsin şaşırma
    kimseyi hedef almaz, merak etme, firari onlar kaçıyorlar
    çünkü gökyüzünde yüzleşeceğin parmaklıklar yoktur
    ve eğer zamanla tefine doğru, kafiye makaralarının
    belirsiz sıçrama izlerini duyarsan, endişelenme, o sadece arkadaki kılıksız palyoçodur
    ve ben olsam önemsemezdim
    gördüğün gölge sadece onun takip ettiği gölgedir.

    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    ne gidecek yerim ne de uykum var
    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    çal da, elma şekeri sabahlarda peşinden gelebileyim.

    sonra beni aklımın duman halkalarında kaybet sayın bay tefçi.
    zamanın sisli kalıntılarının aşağısına, donmuş yaprakların çok ötesine,
    rüzgarlı kumsalların korkmuş, perili ağaçlarına doğru kaybet.
    evet, denizin gölgesinde, sirk kumlarıyla çervelenmişken,
    tüm anılarım ve kaderim dalgaların derinliklerinin gömülüyken,
    ve bir elim özgürce selam gönderir halde elmas gökyüzünün altında dansederken
    izin ver, unutayım yarına kadar bugünü.

    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    ne gidecek yerim, ne de uykum var
    baksana sayın bay tefçi, bana bir şarkı çalsana
    çal da, elma şekeri sabahlarda peşinden gelebileyim.

    ******
    ******

    diye çevirdim.
  • bob dylan'ın bir çok parçasını çok severim ama hiç bob dylan dinlememiş (!) birisine tek bir şarkı dinletme hakkım olsa bu şarkıyı seçerdim.."en bob dylan" bob dylan parçası.
  • 1965 tarihli bring it all albümünde yer alan bir bob dylan klasiği...insanı bambaşka diyarlara götürür,bir anda hayatın çok basit olduğunu anlamanızı sağlar, derdi tasayı unutturur, soğuk algınlığına birebirdir...
  • mr. tambourine man'in bir drug dealer olduğu söylenir...
  • kesinlikle en büyülü bob dylan şarkısı bu. ilk saniyesinden itibaren sizi büyüsü altına alır, yumuşakça, sirk kumundan oluşmuş bir sahile bırakır. oturup gülümsersiniz.
hesabın var mı? giriş yap