morpheus

• yunan mitolojisinde, uyku tanrısı hypnos ve gece tanrısı nyks'in, rüyaların tanrısı olarak kabul edilen oğlu.
  
  morpheus kelimesi, yunanca "biçim/form" anlamına gelen "morf" kelimesinden gelir ve morpheus, uyuyan kişiye sessizce yaklaşır, rüyada görülen kişi veya şeylerin şeklini alır.
  
  resim sanatında kanatlarla tasvir edilir ve yanında her zaman gelincikgiller familyasından bir demet papaver somniferum taşır. bu bitkinin gücü sayesinde uyuyan kişiye gerçekçi yanılsamalar verir.
  
  ~ pierre-narcisse guerin, morpheus ve ıris, 1811
  ~ charles le brun, morpheus, 1677
  ~ jean-bernard restout, morpheus, 1771
  ~ rene-antoine houasse, morpheus uyanıyor, 1689
  ~ luca giordano, gecenin uykusu ve morpheus, 1686
  
  morpheus miti, yazılı olarak ilk kez ovidius'un metamorfozlar'ında anlatılır.
  
  tatlı rüyalar…
• sorulan sorulara adamakıllı cevap vermemek bir yana, karşı tarafı fitil edecek cevaplar seçmek, bu adamın tabiatında mevcuttur. bakınız bir örnekle pekiştiriyorum hemen. (ingilizcem pek iyi olmadığından, dublajdan aparılmış cümleler kullanacağım, hatalar olabilir, affola.)
  
  (matrix 1'de neo'nun nebuchadnezzar'da uyandığı sahne)
  
  neo: nerdeyim ben?
  mor: önemli olan nerede olduğumuz değil, ne zamanda olduğumuz!^*
  neo: hangi yıldayız?
  mor: sen 20. yy'nin sonunda bir yılda olduğumuzu sanıyorsun vs vs... aslına bakarsan zamanı tam olarak biz de bilemiyoruz.
  
  (bkz: siker misin sabaha mı bırakırsın)
• ruya tanrisi...
• yahya peygamber rolünü üstlenen morpheus, neo'yu harikalar diyarına ulaştıran beyaz tavşandı.
  
  (bkz: alice harikalar diyarında)
  
  morpheus ovid'in metamophosis'indeki düşler tanrısıydı. morflamak bir şeyi dönüştürmek anlamına geliyordu ki morpheus'da bunu fazlasıyla yapıyordu. olası seçilmiş kişilere gerçeği göstermek, matrix'i manipüle etme yetilerinin farkına varmalarını sağlamak gibi...
• fransızların morphé olarak bildikleri rüya tanrısı. hatta bir de tomber dans les bras de morphé diye pek edebi bi kullanımı vardır ki morphe'nin kollarına düşmek olarak çevirebiliriz, fransızlar bile pek bilmez. ^*
• afilli konuşmalarını hep matrix'in içinde yapar. toplar adamların bi masanın etrafına, yüzünde mağrur bir eda, takar burundan klipsli gözlüğünü, siyah pardesüsünü kenara savurup kırmızı renkli koltuğuna oturup anlatır. bu konuşmaları zion'da yaptığını düşünün bir de, harabe bir odada, üzerinde kolları sarkmış yırtık bi kazak; rengi atmış, lastiği gevşemiş bi eşofman altı, ayaklar çıplak, konuşuyo "isn't that worth dying for?" die.
• ön dişlerinin arasından tren geçebilen karakter
• neo'nun yaşam koçu.
  
  kaynak: ali ihsan varol
• bahsi geçen uyku tanrisi için(bkz: hypnos).morpheus yunan mitolojisinde uyku tanrisi hypnosun oğlu olarak bilinir, insanlarin gorduğu ruyalarin oluşumundan ve ruyalardaki imgelerden sorumludur, morfin kelimesinin de morpheus'dan türediği bilinmektedir.
• ilk filmdeki karizmasina yazik edilen karakter.
  ilk filmde harbi bir karizmasi vardir bu adamin, kafa atti mi duvar yikar. ayrica agir adamdir, neo gibi zipcikti degildir. neo'yu almaya ajanlar geldiginde neo telefonla kendisine "shit!" der, "yeeeees!" cevabini alip oturur asagi. (bkz: karizmatik cevaplar). uzerinde durmaya gerek bile yok, adamin nefes alisi bile karizmatiktir orjinal filmde, dondu mu simsekler cakar.
  sonra ne olur, inandigi seyler yalan cikar. hadi kabul ettik, beklenilmeyeni yapacaktiniz, neyse. gene de 2. filmde bir soz sahipligi vardir. zion'a gelince saygi ile karsilanir, niobe ise bariz bir sekilde sayar kendisini. hatta ikizleri oldurur, silah/kilic kombinasyonu ile doner, gene gunu kurtarir.
  e duraklama donemini anladik da gerileme donemine, yerin dibine sokmaya ne gerek var bu aslanlar gibi adami? 3. filmde tam bir fiyaskodur kendisi. niobe resmen "ulan salak, sittin sene gemi kullandin, yardimci pilotluga oturttum seni kolaydir diye hala yetisemiyorsun" muamelesi yapar kendisine. ortamda bidik bidik dolasmaktan baska bir sey de yapmaz zaten upuzun filmde. savas kazanilinca niobe'ye bakar, sarilir, noibe'den soyle guzel, duygusal bir cift soz bekleriz ki niobe ettigi "neo, neredeysen tesekkurler" sozu ile morpheus'un kendisinin umrunda olmadigini tekrar ustune basa basa belirtir.
  ne oldu? imparatorluk gibi adam yikildi gitti.
  (bkz: yazik gunah)