• oyunu alfa'dan beri takip eden ve oyun steam'de çıktığı ilk gün alıp 100 saati devirmiş biri olarak nacizane görüşlerimi aktarmak için bir rehber hazırlamaya karar verdim.

    baştan belirteyim pro değilim ama eski bir mount&blade oyuncusu olarak oyuna hızla adapte oldum ve frontline'da ortalama 25-30 kill alarak ilk 3'ten aşağı düşmüyorum. fronline rekorum 57 kill, ölmeden üst üste adam öldürme sayım ise 47. (buraya akşama screenshotlar gelecek. )

    neyse oyuna gelelim. oyunu hiç bilmeyenler için şöyle özetlemek gerekirse mount&blade oyununu biliyorsanız ve oradaki combatı seviyorsanız bu oyuna bayılacaksınız. onun multiplayer versiyonu olarak düşünebilirsiniz. tabii ki daha gelişmiş hali kısaca. aslında oyun chivalry 2 olarak da görülebilir. rehber temel olarak oyuna yeni başlamış ama az buçuk neyin ne olduğunu bilen kişilere hitap etmekte. yani kısacası bazı şeyleri bildiğiniz düşünülerek anlatılacak. sıfırdan öğrenmek isteyenler yeşili yakabilir burada rehberi uzatmak yerine oradan cevap vermeyi yeğlerim.

    rehber:

    1- loadout ve silahlar: öncelikle hepimizin bildiği gibi oyunda loadout limiti var. yani her bir silahın, zırhın ya da perkin kısacası her itemin bir puanı var ve toplam puan 16 olabiliyor en fazla. loadout yaparken bu 16 puanı en efektif dağıtmaya çalışacağız.

    zırh : burada dikkat edilmesi gereken şey karakteri nerede yani hangi oyun modunda kullanmak istediğinizdir. duel zırhı ile frontline zırhı aynı olmaz. mesela ben frontline'da leg zırhı giymem çünkü orada en az darbe gelen yer bacaklarınızdır. herkes kafaya ve gövdeye sallar durur. duel'de ise rakip bacaklarınızı boş görürse sizi hacamat eder o yüzden duel zırhı daha dengeli olmalı. ikinci olarak da hangi silahı kullanmak istediğimiz önemli. silahtan artan puanı zırha yatırmak her zaman mantıklıdır.

    örnek zırh setupları: 3-3-0 frontline, 2-3-2 duel gibi. ben şu an 0-3-0 kullanıyorum ama yeni oyunculara level 3 helmet tavsiye ederim footwork yani ayak oyununuz gelişene kadar kafanız omuzlarınızda durmaz yoksa.

    zırh konusunda bilmeniz gereken son şey ne kadar zırh giyerseniz o kadar yavaş hareket edersiniz. 3-3-3 giyen biri 0-0-0 giyen çıplak dayıdan yaklaşık %50 yavaş koşar. silah hızını ise etkilemez.

    silah : silahlara girmeden önce thrust ve swing ayrımını bilmeniz gereklidir. bazı silahlar yapıları gereği saplamaya (thrust/poke) bazılar ise kesip biçmeye yani sallamaya (swing) daha uygundur. bazı silahlar ise ikisini de dengeli yaparlar. silah seçerken silahınız artılarını ve eksilerini değerlendirirken bunu da göz önünde bulundurun.
    yine göz önünde bulundurmanız gereken birşey ise silahlarda 3 parametre üzerinden değerlendirilme yapılır; hız, mesafe(range) ve damage (hasar). bazı silahlar bu 3ünü dengeli dağıtır bazıları ise sadece birine ya da ikisine önem verirler.

    bundan sonra ise silahları 3 kısma ayırmak istiyorum.

    1-3 puan arası mini silahlar : hepsine tek tek yazmak yerine buraya yazayım. oyundaki en hızlı silahlar bunlardır ama range dediğimiz vuruş mesafeleri kısadır. tek elle kullanılırlar. çoğu zaman 2. silah olarak ya da özel buildlerde 1. silah olarak kullanılırlar. vuruş güçleri düşüktür. ama dediğim gibi hızları sayesinde bu açığı kapatmaya çalışırlar. yeni oyunculara tavsiye edilmezler. alternatif modları çoğu zaman elinizdeki silahı fırlatmaktan ibarettir.

    cleaver: swing damage'ı iyi poke damage'i kötüdür. mini bir silaha göre yavaş sayılabilir.

    dagger: oyundaki en hızlı silah. adı üstünde pıçak. poke damage ağırlıklı olsa da swingi de fena değildir. okçuysanız ikinci silah olarak bunu düşünebilirsiniz. rakip yanınıza geldiğinde pıçağı çekip adamın üstüne atlayabilirsiniz. 100 saati devirmiş biri olarak söylüyorum genelde yavaş silahlara karşı savaşmaya alışmış bir melee oyuncu karşısında dagger görünce alışana kadar 2-3 darbe temiz alıyor. yalnız range çok düşük o yüzden rakibin ağzının içinde olmalısınız.

    short sword: kısa kılıç. dagger'dan daha sert vurur ve menzili daha uzundur ama daha yavaştır. yine 2. silah olarak düşünülebilir.

    wooden mallet: savaşmak için değil inşaat için kullanılsa da son çare olarak savaşta da kullanılabilinir. engineer oynamayacaksanız tavsiye edilmez. illa vuracaksanız poke değil swing vurun.

    quarter staff: bildiğin uzun sopa. hem de çok uzun. hem de çok hızlı. damage'ı düşüktür. alternatif modu (r) ise daha da hızlıdır ama range biraz düşer.

    training sword: adı üstünde idman kılıcı. hasar sıfır denecek kadar düşüktür. zaten amacın rakibi öldürmek değil antreman yapmak ise olması gereken de odur. her bir vuruşu yaklaşık 2-3 damage vurmaktadır full zırhlı bir adamı öldürmek için yaklaşık 30-40 defa vurmanız gerekebilir. meme buildlerde ya da antremanlarda kullanılır. biri sizi training swordla dövüyorsa bilin ki akşama redditte meme olacaksınız.

    arming sword: kısa kılıcın gelişmiş versiyonu. ondan biraz daha uzundur, damage biraz daha yüksektir ama daha yavaştır. poke damage ağırlıklı.

    axe: poke damage'i yok denecek kadar azdır ama swing damage'i harikadır. mesafesi düşüktür.

    blacksmith hammer: yine inşaat temelli bir silah. savaşa malletten daha uygun olsa da yine de son çare olarak düşünülmeli.

    warhammer: giriş seviyesi blunt weapon. her blunt weapon gibi bu da poke değil swing temellidir. vurduğu yerden ses getirir. alternatif modu normal modundan daha iyidir.

    falchion: mini silahlar listemizdeki en güçlü silah. hatta bu listede ana silah yapılabilecek tek silah bu olabilir. swing damage'ı çok iyidir.

    4-6 puan arası orta silahlar : genelde en dengeli silahların olduğu aralık burasıdır. puanları nispeten düşük olduğu için zırh giymenize izin verirler. oyuna ilk başladığınızda seçmeniz gereken silahlar bunlardır.

    mace: yavaş, kısa mesafeli ama kodu mu oturtan zırh mırh dinlemeyen sağlam bir silahtır. tek elle kullanıldığı için kalkanla birlikte kullanmanıza izin verir. swing temelli bir silahtır.

    rapier: oyunda en nefret edilen 2 silahtan biridir. özellikle kalkanla kullanıldığında karşısındaki adamı cin ifrit eden nalet bir silahtır. tecrübesiz oyuncuların en nefret ettiği silah budur çünkü ona karşı savaşmayı bilmezler. inanılmaz hızlı, nispeten kısa/orta mesafeli ve poke damage ile rakibi bezdiren bir silahtır. acemilere tavsiye edilir. swing damage'i rezalettir o yüzden poke damage yani stab ile oynanması gerekir.

    short spear: oyunda en nefret silahların ikincisi. rapier kadar hızlı olmasa da mesafesi daha uzundur ve kalkanla birlikte kullanılır. uzaktan rakibi dürtüp yanınıza yaklaştırmadan öldürme taktiği güder. swing damage'i çok zayıftır poke damage ile rakibi kanser ederek öldürürsünüz.

    bastard sword: hem tek el hem çift el kullanılabilen dengeli bir kılıç. herşeyi yapar kullanması nispeten kolaydır.

    messer: swing konusunda özelleşmiş bir kılıç. mesafe, hız ve denge konusunda dengeli sayılır. sadece poke damage yerine swing damage'i çok daha ön plandadır.

    billhook: oyunun en ilginç silahlarından biri. oldukça uzun mesafeli, nispeten güçlü vuran ama yavaş bir silahtır. ilginç olmasının sebebi vurduğu zaman rakibi itmek yerine kendine çeken bir yapısı vardır. bu ne işimize yarayacak diye sormayın. sizden kaçmak isteyen rakibi yakalamak ve atlıları attan aşağı çekmek için mükemmel bir silahtır. poke ve swing damage'i dengelidir. ben severim.

    longsword: geldik kılıçların kraliçesine. oyundaki açık ara en dengeli silah budur. orta menzil, orta hız, orta hasar, orta swing, orta poke damage özelliklerine sahiptir. en geniş kullanımlı silah budur. alternatif modu ise zırhlı rakiplere karşı etkilidir. oyuna yeni başlayanlara ya da hangi silahla oynayacağını bilmeyenlere ya da düello atmak isteyenlere önereceğim ilk silah budur. bunu çözdükten sonra gerisi gelir.

    war axe: swing damage temelli bildiğin balta. frontline'da bir sağa bir sola sallaya sallaya deli gibi gezen adamlar genelde bunu kullanan adamlar. zırhı düşük kafa gördüğü zaman tek atar. mesafesi kısadır ama omuz üstünde baş koymaz. oynaması çok zevklidir ama yeni başlayanlara tavsiye edilmez.

    battle axe: war axe'in mesafesi daha uzun ama hasarı bir tık düşük olan versiyonu. alternatif versiyonu ise war axe ile hemen hemen aynıdır. daha dengeli bir balta isteyenler bunu tercih eder.

    estoc: messer'in tam aksine poke damage konusunda sivrilmiş bir kılıç. mesafesi uzun, damage'i orta, hızı ise yavaştır. zırhlı rakiplere karşı normal modu çöptür. alternatif modu ise zırha karşı etkilidir ama mesafesi kısalır. kısacası yeni başlayanlara tavsiye edilmeyen duruma göre iş yapabilen bir kılıç bu.

    7-11 puan arası ağır silahlar : oyunun genelde en çok sevilen, hasarı en yüksek, koydu mu oturtan silahları bunlardır. genelde yavaş olurlar. puanları yüksek olduğu için zırhtan kısmanız gerekir. çok tecrübeli değilseniz bu silahlar ilk başta pek tavsiye edilmez.

    executioner's sword : cellat kılıcı. benim favori kılıcım. öncelikle şöyle söyleyeyim bu kılıç tarihsel olarak insanları tek vuruşta idam etmek için tasarlanmış bir kılıç. tek amacı kesmek (swing) olduğu için küt uçludur yani poke damage'i rezalettir. buradan şunu anlıyoruz ki aslında combat için yapılmamış bu. bunu yapan adamların tek amacı tek swingte kelleyi omuzdan temiz bir şekilde almakmış. oyunda da kılıç tam olarak sadece ama sadece bu amaca hizmet ediyor. vurduğunuz adamı ikiye bölmek. fakat combat için tasarlanmamış dediğimiz bu silah dolayısıyla teke tekte rezalet kötü. combo yapamayan, alternatif modu olmayan, mesafesi nispeten kısa, oldukça hantal ve yavaş bir kılıç bu. bu kılıçla sen nasıl oynuyorsun diye soracaklara baştan söyleyeyim. battal gazi gibi oynarsanız kılıcı elinize verirler. akıllı oynarsanız ve rakibi gafil avlarsanız tek bir vuruşta bir saat güreşmeden rakibin kellesini omuzlarından kurtarırsınız. peşin not: acemilere kesinlikle tavsiye edilmez.

    greatsword: longsword'un babası. mesafesi ve hasarı daha iyidir ama hızı daha yavaştır.

    maul: oyunun en sevilen silahı bu olabilir. rezalet ötesi düşük menzilli, rezalet ötesi yavaş bir silah bu. eee o zaman nesi seviliyor diyebilirsiniz. tek vuruşta zırh mırh dinlemeden kafayı patlatması seviliyor. ee sen az önce cellat kılıcı için de aynı şeyi demiştin ne farkı var diye soracak olursanız, cellat kılıcı level 3 zırhlara karşı tek atamıyor 80 vuruyor. maul ise level 3 falan dinlemeden vurduğuna tek atıyor. yine aynı cellat kılıcı gibi combo falan bunda da yok. cellat kılıcına göre eksisi ise sadece kafayı hedef alması olarak gösterilebilir. cellat kılıcı hem gövde hem bacaklara da etkiliyken maul sadece ve sadece kafa patlatma aracı olarak kullanılıyor.

    pole axe: greatsword'un balta versiyonu gibi düşünebilirsiniz. uzun mesafe, yüksek hasar, yavaş vuruş özelliklerine sahip. thrust ve swing damage ise dengeli. alternatif modu zırha karşı daha etkili.

    bardiche: pole axe'ın swing damage üzerine yoğunlaşmış hali. alternatif modu menzili arttırır ama combo yapamazsınız.

    eveningstar: maul'un combo yapabilen, nispeten daha hızlı ama daha az hasar vuran kısacası daha dengeli versiyonu. ben maul yerine bunu kullanıyorum. blunt bir silah olmasına rağmen poke damage'ı da fena değildir.

    spear: oyundaki açık ara en yüksek menzile sahip sadece poke damage vuran bir silah. mızrak işte anlatacak birşey yok. 2 metre geriden rakibi dürtmeni sağlıyor. swing mwing hak getire. yavaş bir silah. alternatif modu ise mızrağı hızlandırıyor ama menzili düşüyor, dar alanda daha etkili yani.

    zweihander: oyunda en sevilen kılıçlardan biri. almanca iki elli demek olan zweihander inanılmaz uzun mesafeli, inanılmaz yüksek damageli ama oldukça yavaş bir kılıç. greatsword'un daha da gelişmişi olarak söyleyebiliriz. oyundaki kılıçların şahı bu.

    halberd: zweihander oyundaki kılıçların sahı ise halberd da baltaların şahıdır. yüksek mesafeli, hayvani damageli, inanılmaz yavaş bir balta. alternatif modu ise daha da yüksek mesafelidir. hem poke damage hem swing damage yapabilen bir silahtır halberd. kullanması zevkli ama zordur.

    evet, silah kısmı bu kadar. menzilli silahlara (ok vs) ve peasant silahlarına değinmiyorum belki sonra eklerim ama ana silahları eklemek şimdilik yeterli. daha sonraki bölümde combat guide gelecek.

    peşin not: hızlı yazdığım için imla hatası, anlam düşüklüğü/bozukluğu vs olabilir uyarırsanız düzeltirim. şimdiden affola.

    edit 1: silahı savururken savurduğunuz tarafa mouse'u çevirirseniz vurduğunuz hasar artmaz sadece vuruş hızınız artar ki bu ileri bi tekniktir ve kısaca accel olarak belirtilir. tüm bunlara rehberin 2. bölümünde yer vereceğim. şimdilik hurafelere kanmayın.
  • ölmeden 50 küsür adam kesme maç başında 30 kill ortalama ile oynama gibi istatistiklere sahip biri olarak 3 ay önce falan bırakmıştım. haftasonu tekrar bir bakayım dedim 2 saatte tarumar edip gönderdiler. ben ki chamber üstüne feint üstüne drag + morhp atan biri olmama rağmen yerlerde süründüm.

    uzun lafın kısası oyunun hiç acıması yok. aşırı nankör olduğunu söyleyebiliriz. ufacık bir ara vermen halinde bile hemen geri kaldığını hissediyorsun. bu oyunda başarılı olmanın şartı düzenli antreman. her gün 2 saat duel bg falan atıp kendini keskin tutman lazım.

    bu arada bir noktanın da altını çizeyim duello ile battlegrounds modu tamamen farklı modlar ve farklı skillset'e hitap ediyorlar. iyi bir duelist ile iyi bir warrior arasında ciddi bir fark ortaya çıkmış durumda. duello serverlerında millete kan kusturan bir duelist normal savaşta da iş yapsa da o curcuna içerisinde veteran warriorlar tarafından eziliyorlar. çünkü birinde tek bir rakibe konstanstre olup onunla mücadele ederken battlegroundsta 40 kişinin içinde heryerden gelecek bir darbeye karşı uyanık olman gerekmekte. teketekte istediğin kadar iyi ol sırtından bıçaklanman ya da rastgele bir yerden gelen kör bir ok ile gebermen olası. keza tam tersi de geçerli. veteran bir warrior battlegrounds'ta terör estirip tek savurmada 3 kelleyi alabilse de duello serverlarında ortalama bir oyuncu seviyesine düşebilmekte.

    yani bu oyunla ciddi düşünüyorsanız,

    1- hergün düzenli olarak oynamalı,
    2- gözünüz kapalı chamber ve parry yapabilmeli
    3- duelist mi warrior mu olacağınıza karar verip o konuya eğilmelisiniz.
    3a- eğer duelist olacaksanız duello serverlarında ustaların tedrisatından geçip öle öle teke tek yeteneğinizi arttırmalı, feintleri ve dragları okuyabilmeli. rakibe aldanmadan rakibi aldatmayı öğrenmelisiniz.
    3b- yok ben warrior olacağım diyorsanız büyük savaş haritalarında saatlerce oynamalı. çevre kontrolü sağlamayı öğrenmeli, 3e1 ya da 1e3 nasıl savaşılır, nasıl flanking yapılır, nasıl atlılar indirilir okçular nereye pusar gözünüz kapalı halledebilmelisiniz.

    her halükarda ölmeye hazır olmanız ve alışmanız gerekiyor. öle öle öldürmeyi öğreneceksiniz. kolay gelsin.
  • oyunda kılıç taşırken r tuşuna bastığınızda karakteriniz kılıcı keskin ucundan iki eliyle tutarak rakibine kılıcın sap kısmı ile saldırıyor. bu tekniğe mordhau deniyor ve oyunun adı buradan geliyor.
    türkçe'ye "ölüm vuruşu" olarak çevrilebilir.
  • paranla rezil olma deyiminin hakkını veren oyun. neredeyse tüm mekanikleri anlık olarak rakibin hareketlerini counter'lamak üzerine ama daha 100 pingin altında oynayan bir türk göremedim. türkiye'yi geçtim adamlar almanya'nın doğusuna tek bir server açmamış avrupa'da. 20 ping'li avrupalı bebelere meze olmak istiyorsanız alıp oynayabilirsiniz.
  • oyunu hiç oynamadım ama şöyle yaran bir video var her izleyişimde gülüyorum.
  • yetenek tavanı (skill ceiling) yüksek bir oyun. yani çok vakit veren ve ustalaşan bir oyuncunun diğer oyunculara üstünlük sağlayacağı çok geniş bir alan var.çıktığından beri düzenli oyunu oynayan bir kişi, üç tane ortalama oyuncuyu hiç hasar almadan bertaraf edebiliyor.bu tür bir sistem kulağa adil ve ödüllendirici gibi gelse de aslında oyundan sadece %10 civarındaki elit kesimin zevk alabilmesi sonucunu doğuruyor.

    iş güç ve başka oyunlardan dolayı yeterli zamanı harcayamayan kişiler bu bahsettiğim %10 luk kesimin mezesi, başka bir deyişle cüneyt arkın filmlerindeki bizans askerleri görevi görüyor. hal böyle olunca da ilk çıktığı döneme göre oyuncu sayısında ciddi düşüş var.

    yani şimdi öte yandan da daha çok emek veren oyuncuların emeğinin karşılığını alması da önemli o yüzden bu yazdıklarım bir eleştiri olarak alınmasın. sadece oyunun güncel hal ve vaziyetiyle ilgili bir durum değerlendirmesi diyelim.
  • bannerlordu beklerken(ilk cıkıcak dendigi zaman evlendim,4 yasinda kizim var!) dün satın aldığım ve oynadığım oyun.bilgisayar sistemim eski oldugu için çok keyif süremesem de oyun baya iyi olmuş alınır ve oynanılır.

    feminist sayılmam ama kadın karakteri olsaydı sanki biraz daha iyi olurdu*
  • bana göre oyun sektörünün önemli bir boşluğunu doldurmayı başarabilmiş nadir oyunlardan birisidir mordhau. kendisinden önce medieval-multiplayer bazında türevleri üretilse de* yine şahsım nazarınca, önceki türevlerinin eksiklerinin üzerine çok önemli şeyler katarak oyuncuların karşısına çıkabilmiş bir oyundur bu.

    öncelikle kontroller şahane. şimdi açık konuşayım yine de mount and blade kadar özgür hissettirmiyor ama* vuruş hissi şuana kadarkilerin açık ara en iyisi diyebilirim.

    fakat hani böyle yeni gelin yemeği gibi mi desem. hani çok güzeldir de ama bir şeyler eksik gibidir yine. o bir şeyler de üzerine eklense çok güzel olacak gibidir. mordhau tam olarak böyle işte. çok iyi'nin bir tık altı o yüzden nezdimde. sanki çok küçük bir kaç ekleme daha yapılsa oyun mükemmel bir hale gelebilecekmiş gibi hissettiriyor. umarım yapımcılar özellikle bu yoğun ilgiyi sırtlayabilirler ve karşılığını tatmin edici updateler ile verebilirler. heyecanla takipteyim.
  • acayip güzel oyun insan bıkmıyor şu frontlineda 15 kişiye saldırıp sağdakini bloklayıp soldakine ripost atmaktan, tek attıktan sonra ölünün arkasından gülmek falan her şey aşırı eğlenceli amma

    şu anasını sattığımın duel serverlarındaki bi havaya bi yere bakıp zıplayıp havada çömüp 640 derece dönüp spastik hareketler yaparak içinizden geçen ve gerçekçiliğin sınırlarını zorlayan embesiller yüzünden dueldan soğudum amk. illa diyolar ki sen de nöbet geçirir gibi dangalak hareketlerle oynamayı öğren.
  • enteresan oyun.

    yurt dışında 25 euro/30 dolar gibi fiyatlara satılmakta fakat steam türkiye'de fiyatı şu an 50 tl. ayrıca yıllardır mount and blade ii bannerlord'un çıkmasını bekleyen bünyeme ilaç gibi gelmiştir.
hesabın var mı? giriş yap