• karşı çıkılmasında bir eşik vardır ki, bu da asırlık bir gerçeğin unutulduğu eşiktir: "si vis pacem, para bellum"

    barış istiyorsan, savaşa hazır ol.

    bir de unutulmaması gereken bir şey:

    savaşları askerler başlatmaz.

    dolayısıyla, anti-militarizm ile işlevini gerçekleştiren, hakim sivil otoriteye ve daha önemlisi sivil topluma karşı sorumluluklarında ihlale yönelmeyen bir orduya karşı düşmanca tavır takınmak arasında ciddi bir fark vardır. birincisi haklıdır: zira militer toplum, zulümdür. ikincisi en iyi ihtimalle naiflik, en kötü ihtimalle hamasettir.

    "askerler olmasın. savaş olmasın. mutlu mesut yaşayalım" diyenler unutmamalıdırlar ki, savaşlar kendi başlarına var olan şeyler değillerdir. savaşların varolma nedenleri vardır, ve askerler bu nedenlerin arasında çok seyrek olarak bulunmaktadırlar.
  • akyuvarların varlığını sorgulamak ne denli anlamsızsa militarizmin varlığını sorgulamak da o derecede anlamsızdır .
  • * adalet sizin için ne ifade ediyor?
    - zaman kaybı.
    * peki ya din?
    - zayıflık.
    * ahlak?
    - tanımıyorum.
    * ya politika?
    - iğrenirim.
    * peki neye inanırsınız?
    - benim için bu dünyada iki şey önemlidir. birisi yurt sevgisi, diğeri de cesaret. gerisi boş(...)

    [cezayir'de fransız işgaline karşı 1945 -1962 arasında verilen 1.5 milyon cezayirlinin katledildiği hürriyet mücadelesi sırasında fransız ordusunda görev yapan ve birçok katliama, işkence hadisesine karışan general paul aussoresses ileyapılmış le monde'da yayınlanan kasım 2001 tarihli röportajdan bir bölüm.]
  • cynthia enloe militarizm ve erkeklik kurgusunun birbirine ne kadar bağlantılı olduğunu anlatırken nasıl da haklıydı. bir bedelli askerlik çıkıverende "askerlik-erkeklik" meselesi nasıl da yeniden ayyuka çıkıyor! ve normalde feministlerden "iğrenen" erkekler, işine gelince bir anda nasıl da "askerlik yapıp yapmamak bir erkeklik ölçütü değildir toğom mooo" diye bağrınmaya başlıyor. (yerleşik erkeklik kalıplarından kendini daima ayrı tutmuş erkekleri tenzih ederim.)

    biz de onu diyorduk kardeş! (bkz: #47392677)
  • panzehiri hokkabaz, hınzır bir çiçek olan renk düşmanı halet: http://www.facebook.com/…ideo.php?v=142941255752899
  • iq'su düşükler sadece militarist ve milliyetçi olur diyenleri (bkz: aziz sancar) (bkz: celal şengör) başlıklarına alalım. (yakında kendi başlığımın da bkz'ını vermek dileğiyle) (2. aziz sancar olarak tabi) isviçrenin dağlarında doğsak militarist olmazdık, ama türk doğmak bunu gerektirdi.
  • en acı örneklerinden biri de rusya'dır: https://www.youtube.com/watch?v=ayoab7wxl3c

    belgeseli izleyince geçtiğimiz yüzyılda on milyonlarca insanını iki dünya savaşı ve bir yıkıcı iç savaşa kaybetmiş bir toplumun travmalarının nasıl da radikal militarizmi yüceltmeye vesile olduğunu görüyorsunuz. ikinci dünya savaşı hala birçok rus'un aklında çok sıcak bir hatıra ve sovyet rejimi yıkıldığı tarihe kadar "komünizmi inşa etmeyi" bir militarizm projesine çevirerek ayakta kalmış. türkiye'de çoğumuzun anlayabileceği bir devlettaparlık, otoriteye ve üniformaya aşırı anlam yükleme ve sorgusuz itaat kültürü var. ancak rusya'da bu durumun çok daha aşırı olduğu belli. özellikle rus kırsalının hala daha 3.dünya ülkesi koşullarına sahip olması ve izolasyonda milyonlarca insanın yaşıyor olması buna temel oluşturuyor. rusya federasyonu da bu temaları almış ve işlemeye devam ediyor, hala daha ordu, asker, savaş, vatan savunması, şehit ritüelleri, devletim için her şeyi yaparım temalarıyla nesiller yetiştiriyor.

    belgeseli izleyince hayatlarında ordudan başka anlamı olmayan insanları görüyorsunuz.
    işte rusya bu yüzden ukrayna'daki savaşına da çok fazla insan kaynağı bulabiliyor. milyonlarca insanı bir araya getiren tek şey ölen dedelerini yad ettikleri savaş temalı sosyal aktiviteler. hatta geçenlerde dinlediğim bir röportajda ukrayna savaşı'nın nasıl da kırsaldaki milyonlarca insan için sosyalleşme fırsatına döndüğünü, alkolizm içinde boğulan bir sürü insan için yeniden bir "community" olma ruhunun gelmesine vesile olduğundan bahsediliyordu.
  • bedenden evvel, beynin üniformalanması, son ki üç dört ritmiyle tanklar ve yığınların gölgesinde yaşamaktır. bir daha dönsün: http://www.videoface.gen.tr/…nklar-ve-yiginlar.html
  • bir ibrahim efe şiiri, sanırım militarizmin nereden geldiğine dair en iyi tespitlerden biri.

    "...
    milli tarih

    milli tarihim
    milli tarihimiz

    milli tarihimizin
    milli tarihizm

    militarizm..."
  • bütün yurt sorunlarinin ancak ordu gücüyle çözülebilecegini öne süren siyasal ögreti..
hesabın var mı? giriş yap