• tam bir alaman futbolcusudur. götünü yırtsan süper lige alaman, o derece*.
  • eğer futbol anlayışınız sadece çalım atmaktan ibaretse evet bu adam overratedın önde gidenidir. ayrıca bu adam overrated ise; frank lampard, steven gerrard ve gareth barry gibi adamlar da ingiltere'nin uğur inceman'larıdır. hadi buyurun.
  • kariyerinde 29 kez final oynayıp, hepsini de kaybetmiş cenabet eski topçu. istikrar diye buna derim, adam hiç bozmamış kendini.
  • tarihin belki de en şanssız futbolcularından biridir.

    müzmin ikinci olma sorunsalından mütevellit almanlar kendisi hakkında ilginç şakalar da üretmektedirler: "eurovision'a ballack'la katılalım, en azından ikincilik garanti olur", gibi.

    not: almanya 2000 yılından beri eurovision şarkı yarışması'nda ilk beşe giremediği gibi çoğu zaman en sonlarda yer bulabilmektedir.
  • bu kadar ikincilikten sonra sabah aksam orhan gencebay dinleyip dertler benim olsun modunda takilmasi gereken futbolcu.

    bu adamin ikincilikleri alelade degildir, esi benzeri olmayan rekor niteliginde yenilgilerdir. zira 2002'de bayer leverkusen ile birkac hafta icinde hem bundesliga'yi hem alman kupasi*'ni hem de sampiyonlar ligi'ni ikinci bitirmis, ustune bir de almanya ile 2002 dunya kupasi'ni finalde kaybederek dortte dort yapmistir. bununla yetinmemis, bu okumasi bile ic karartan combonun bir benzerine 2008'de chelsea ile premier lig, lig kupasi* ve sampiyonlar ligi, almanya ile euro 2008 ikincilikleri yasayarak imza atmistir.
  • ölen oğlunun sevgilisiyle değil yakın arkadaşıyla berabermiş. twit atan hesap click bait yapmış. haber içeriğinde doğru bilgi mevcut. yorum yapacaksanız ona göre yapın hani.
  • 18 yaşındaki oğlu emilio motorsiklet kazasında hayatını kaybetmiş. allah kimseyi evlat acısı yaşatmasın, çok acı bir durum. chelsea'de konuyu sosyal medya hesabından paylaşmış
  • lider oyuncu. her zaman en azindan bir final garantisi verir oynadigi kluplere, milli takimlara,onlara bunlara. bu leverkusen olur,bayern munih olur chelsea olur, milli takim olur farketmez. kac final oynadi hesap edemedim birden, o finale giden yolda en önemli adimidir takimin. portekiz macinda 12 km kosmus, bütün oyunculara o gücü vermis lider oyuncudur. yetenek degil tek basina bakilan nokta. boyle oyunculariniz varsa en azindan final garantidir. bu oyuncu ballack ise finali kaybedeceginiz de bir baska acidan garantidir.
  • muhteşem bi oyuncu olmasına ve kariyerindeki onca başarıya onca kupaya rağmen

    2000 yılında bayer leverkusen'de bundesliga şampiyonluğu*
    2001 yılında bayer leverkusen'de şampiyonlar ligi finali
    2002 yılında almanya ile dünya kupası finali*
    2008 yılında chelsea'de lig kupası finali
    2008 yılında chelsea'de şampiyonlar ligi finali
    2008 yılında almanya ile arvupa şampiyonası finali

    gibi 6 finali kaybetmiş * ve bu konudaki cenabetlik rekorunu benim gözümde hector cuper'den devralmış alman yıldız..
  • kendisinin yaninda toni kroos ancak bir al gulum ver gulumcu olarak sayilabilir.

    zamaninda kendisinin buyuk bir hayrani olarak biraz anlatmak gerekirse, ballack'in oynadigi doneminde futbol agirlikli olarak cift forvet oynanirdi. cole-yorke, owen-heskey, henry-bergkamp, trezeguet-del piero, elber-pizarro bu donemin unlu ikililerindendir. 4-3-3 genelde hollanda ekolunden gelen takimlarin kullandigi bir taktikti tek forvet olayina ise biraz burun kivrilirdi.

    neyse efendim, gelelim cift forvetin arkasina burada ya iyi bir 10 numara ya da iki tane cift yonlu orta saha olurdu. bu 10 numaralar genelde yumusak bilekli, sekil ve (geri) kosmayan adamlardi. hani simdi diyorlar ya "artik futbolda eski 10 numara yok" diye o eski 10 numara bu iste. ronaldinho, aimar, d'alessandro, van der vaart, rui costa, kaka, riquelme hatta sonradan daha farkli pozisyonlara evrilen totti ve rosicky'de bu oyunculardandi.

    boyle bir ortamda michael ballack 10 numaraya farkli bir bakis acisi getirmisti. diger mevkidaslarinin aksine uzun boylu ve kalipli olan ballack'in ciddi bir hava hakimiyeti vardi, ustune ayala, mihajlovic, stam tadinda stoperlerin karsisinda da sinmiyordu. hucum eden takimda ceza sahasina girmekten cekinmeyen, hava hakimiyeti ve sut tehdidi olan, oyun zekasi ve pas yetenegiyle takimini yonlendiren bir liderdi, ustelik geriye de kosuyordu kendisi.

    kendisinin en buyuk zayifligi ise onemli maclarda ortaya karakter koyamamasiydi, dogru duzgun bir kupasinin olmamasinin ana sebebi budur diyebiliriz bir de dribbling kisminda biraz zayifti. bir deisler, schweinsteiger kadar yetenekli degildi.
hesabın var mı? giriş yap