• türkiye'nin en önemli fabrikalarından biri olarak görülürken önce hurda fiyatına makinelerinin satıldığı, sonra da yedi deposunun bir anda yakıldığı ve bu şekilde özelleştiği halı fabrikası. bu fabrikanın bir özelliği de atatürk'ün ölüm yılında yaptığı az sayıda açılıştan biri ile hayatına başlamasıydı. milliyet'teki bir yazıda okuduğuma göre merinos fabrikası'nın yerle bir edilmesi ile bursa'da atatürk'ün izini taşıyan sadece bir adet otel kalmış. onun da ihalesi yoldaymış. tebrikler diyorum. çok lazımdı fabrika arazisine yapacağınız çay bahçeleri, alışveriş merkezleri, otoparklar ve lümpen zihniyetin uydurduğu ihtiyaçlar. ülkesini sevmeyen yöneticilerin elinde nereye kadar aslında şaşırmamak lazım... detaylı bilgi için: http://www.milliyet.com.tr/…6/08/04/yazar/uras.html
  • itici reklamlara sahip hali markasi. hayir illa ki ibrahim tatlises oynayacaksa oynasin ama soyle daha guzel daha cekilesi bir script yazilabilir bence. bir de en son reklam o kadar cok yayinlaniyor ki, cikinca televizyonun sesini kismaya, kapatmaya basladim. insan metin kalitesinden calip frekansa yatirmis olduklari sonucuna variyor. dersini aldim ben bu reklamciligin yaaaa ne diyosun:
    (bkz: advertising management)
    bunlar bende yok ama taze bitti:
    (bkz: stress management)
    (bkz: anger management)
    (bkz: hunger management)
  • tüyü için yetiştirilen ibrahim tatlisesin turkiyenin yarısının boyle oldugunu iddia ettiği koyun cinsi
  • atatürk, fabrikanın temellerini atarken, şehir dışı diye seçmiş o bölgeyi. şimdi şehrin tam göbeğinde.

    not: eleştirdiğim filan yok ayırca, sadece aklıma geldi...
  • pal utcai fuik 'de uğruna savaşılan arsa nasıl çocuk gözüne uçsuz bucaksız gözüküyorsa, benim için merinos lojmanları da öyleydi. her sabah deli yeşiline bakarak uyanırdım bir kere. ağaçlardan şeftali nar arakladığımız, bekçiye yakalanmadan kaçmaya çalıştığımız, içindeki yalandan sahada maç yaptığımız, bir ucunda ilkokula, öbür ucunda liseye gittiğim, ilk sevgili, ilk öpüşme, ilk memeyle tanıştığım eğer bugün karakterimle ilgili tek bir olumlu şey söyleyebiliyorsam onda bile katkısı olan bölge. şahsi tarihimde benim için önce dünya sonra bursa sonra da pencerimden baktığım anılarım olmuştur burası
  • reklamlarından nefret ettiğim marka. kafamın içinde zaman zaman çalıyor bu cingıl. korku filmi gibi oldu abi yeter artık. sanırım bir süre sonra dayanamayıp ağlıycam. ben müzikle uğraşan, en sevdiği grup tool olan bir adamım ya. artık ne kadar büyük bir günah işlediysem dünyada cehennem azabı çekiyorum.

    merinos'tur haaalısı
    merinos
    ince narin yaaapısı
    allah allah

    of.
  • bu dev atatürk'ün sanayileşme hamlesinin en değerli miraslarından, bursa'daki merinos fabrikası'ydı.
    28 kasım 1935'te dönemin başbakanı ismet inönü'nün temelini attığı merinos...
    nuri demirağ'ın müteahhitliğini üstlendiği merinos... (nuri bey o dönemde ayrıca türkiye'nin en çok demiryolu döşeyen müteahhitiydi, atatürk ona "demirağ" soyadını vermişti. daha sonra türkiye'nin ilk ve tek özel uçak fabrikasını kuracaktı.)
    ve 2 şubat 1938'de atatürk'ün açtığı merinos... (bu, atatürk'ün bursa'ya 13'üncü ve son gezisiydi. veda ziyaretiydi. onu ölüme götürecek hastalığa 22 ocak'ta yalova'daki termal otel'de teşhis konulmuştu: siroz başlangıcı.)
    en az 50 yıl boyunca türkiye'nin gururu oldu. kolay mı; ortadoğu ve balkanlar'ın en büyük, avrupa'nın da 5'inci büyük dokuma fabrikasıydı.
    kaç kuşak türkiye'nin başlıca sanayi tesislerinin en başında onu sayarak yetişti. 404 bin metrekare alana yayılmış tesislerde 6 bin işçi çalışıyordu. onun tezgâhlarında dokunan yün kumaş, kalitenin simgesiydi.

    bursa'nın kalbiydi
    aynı zamanda bursa'ya çağ atlatan tesisti. çekim merkezi işlevini görüp bursa'nın tekstil kentine dönüşmesini o sağladı. bursalılar baloyla onun geniş salonlarında tanıştı. aile doktoru kavramını tüm personeline ve çoluk-çocuklarına verdiği bedava sağlık hizmetiyle o öğretti. lojman, tüketim kooperatifi gibi sosyal hizmetleri o başlattı. kent halkına futbolu o sevdirdi.
    adını taşıyan takım bugün bile 2. lig b kategorisinin a grubunda aslanlar gibi mücadele ediyor. hele bir stadı var ki, "türkiye'nin wembley'i..."
    bursa merinos'un kaderi 1970'lerin ortasında, koalisyonlar dönemiyle değişti. devlet imkânlarıyla yeni tanışan iktidar ortaklarından birinin ilk icraatı, merinos'u başarıdan başarıya koşturan yönetimi görevden almak oldu. yandaşlarına teslim etti fabrikayı. ardından da seçmenlerini doldurdu.
    1982'de bu çılgınlığa "dur" denildi, personel alımı yasaklandı ama iş işten geçmişti...
    uzatmayalım; 1991'de özelleştirme kapsamına sokuldu ancak bugüne kadar bir türlü satılamadı. başta silahlı kuvvetler olmak üzere kamu kurum ve kuruluşları da siparişleri kesmişlerdi. emekliye ayrılan işçinin kadrosu hemen lağvediliyordu. kapasitesinin sadece yüzde 40- 45'iyle çalışıyordu. komaya girmeden önce. o dillere destan kumaşların yerini de basma, pazen, patiska almıştı.

    siyasiler "oh" dedi
    3 yıl kadar önce zararı azaltmak için tezgâhlar durduruldu. personele düzenli olarak maaş ödenmesine devam ediliyordu. yılda iki ikramiyeleri de vardı.
    sonunda fişi çekildi. önceki gün. son 349 işçi ihbar ve kıdem tazminatları ödenerek uğurlandı. 17 sözleşmeli memur da başka kurumlara dağıtıldı.
    bursalı bir dostumuz "hazin bir son ama siyasiler rahatladı" dedi, ekledi: "son 10 yılda iktidar partilerinin bursa milletvekillerinin hayatları, merinos işçilerinin ikramiyesi için başbakanlığın kapısını aşındırmakla geçti..."
    10 güvenlik görevlisine emanet edilen bomboş binalarda şimdi atatürk'ün 2 şubat 1938'deki konuşması yankılanıyor:
    "sümerbank merinos fabrikası, çok kıymetli bir eser olarak milli sevinci artıracaktır. bu eser yurdun, özellikle bursa bölgesinin gelişimine yardım edecektir."
    ata'nın -diğerleri gibi- bu öngörüsü de doğru çıktı. ama ne çare artık merinos yok"

    kaynak: http://www.tekstilteknik.com/…aberno=82&offsett
  • https://eksiseyler.com/…ndan-biri-merinos-fabrikasi kaynak göstermemiş amma biz yılmaz dikbaşı kaynak gösterelim.

    hakikaten atatürk’ün savaş yıllarında bile ülkenin ekonomisini ve geleceği düşünerek taaa avustralya’dan merino koyunları getirterek en ince liflere sahip bu koyunları bizimkilerle melezleyip türk merino’sunu yani kısaca merinos türünü yaratarak kaliteli yün/elyaf/ip/kumaş/elbiseler yaratması takdire şayan bir iş.
  • bugun amcamin kizi nikahi buraya yakin oldugu icin merinos muzesini dikkatlice dolastim,buyuk atatürk 'ün,kurarak bursa ve ulkemize armafan ettigi bu guzel eser'in sag ve teslimiyetci yapilar tarafindan once tasfiye edilmesi ve sonra muze'ye donusturulmesini uzulerek gordum,burada beni en cok etkileyen soz ise,bu gunler de en cok ihtiyacimiz olan bir soz,asagida:

    görsel

    görsel
hesabın var mı? giriş yap