• (bkz: keser döner sap döner gün gelir hesap döner)

    kck, ergenekon, balyoz, şike,gezi, odtü, roboski, görevinden alınan savcılar ve hakimler...

    özel (!) yetkili mahkemeler...
  • tutukluluğu sırasında ölen teoman koman'ın arkasından yaptıklarının hesabını vermeden gitti diyen bakan hüseyin çelik'e öğretilmesi gereken terim. suçluluğu ispatlanmamış bir merhumun arkasından sallarken de bu terimi hatırlamanız gerekiyordu.

    yoksa bu tip hukuksal ilkeler sadece akp lehine kullanılabilir diye anayasamızda bir madde var da ben mi bilmiyorum lan...

    2 gün geçmeden soruşturmanın yetkili savcılarında düzenleme yaptığınız için "sizinkiler sağken hesap verirler umarım" diyemiyoruz malesef. hesap vereceklerine olan inancım siz düzenleme yaptıkça değişiyor.
  • itibar dergisi, şubat 2013 sayısında yer almış bir furkan çalışkan şiiri. şöyle ki;

    ilk ve son kez gördüğümüz insanlar;
    aksi ispat edilmedikçe benimdir,
    ilk ve son kez işlediğimiz günahlar kadar

    her gün geçtiğimiz,
    ama hiç gitmediğimiz
    o yerlerdeki kovulmuşluk hissi
    bunu en kötü kim anlar
    ben mesela
    bütün fidyelerin rehinesi

    gözümün gördüğü her yer çok dar
    tek şansım konuyu bilmemenin masumiyeti
    sonra bir oğul daha babasını andırır
    kanepeler çekilir, bir yüzük daha bulunur

    sorarım; neden bütün keskin nişancılar kekeler?
    ben neden sinirli birisi olurum, ki benim sinirim
    renklilerin arasına karışmış beyaz bir gömlektir
    ölümün rengi çıkar, yine de giyerim

    bilmediği her şeyi bana öğreten ömrüm
    kriz zamanı ilk kısılan arkadaşlar gibi
    evde yapılmış bir sona hazırlanıyor
    gardımı da koşarken düşürmüşüm bir yerlerde
    tanrım, kendini elden çıkarmak ne zor...
  • ülkemizde uzun zamandır uykuda olan evrensel hukuk kuralı. biz de bırakın tutuklanan kişiyi, sokakta polisin durdurup kimlik sorduğu adama bile suçlu gözüyle bakıyoruz.
  • yalnızca kadına veya çocuğa değil, kendini savunamayacak durumda olan herhangi birine uygulanan şiddet konusunda, ne olursa olsun, her defasında, içselleşmiş bir ezber olarak bunu öne sürenlere söyleyeceğim çok söz var.

    hele bunların kadın olanları hakkında ise içim çok dolu.

    sevgili bacım, senin ana dertlerinden biri yargıdaki erillik değil mi?
    yargıdaki erillikle mücadele için aynı eril yargının kararını zorunlu görmek yaman bir çelişki değil mi?
    aradığın mahkeme kararının çıkmamasının bir milyon sebebi olabilir. salt bu kararın bulunmaması, sayısız anıyı ve tanıklığı yok mu eder?

    soru yalnızca 3 tane değil. çok. bak şurada birçoğu sorulmuş:
    https://www.birikimdergisi.com/…-masumiyet-karinesi
  • iktidar ve iktidar yakınlarının boğazına kadar rüşvet ve yolsuzluk batağına battığı iddialarının ülke gündemine bomba gibi düşmesi ile tekrar gündeme gelen terim.

    kesin mağdur olurlar yine. kesin.
  • ülkemizde önemi hiçbir zaman anlaşılmamış ve anlaşılmayacağını düşündüğüm evrensel hukuk ilkesi.

    siz sokakta yürürken tanımadığınız birisi bir anda bağırıp çağırmaya başlasa ve sizi gösterip "bu kişi bana hakaret etti, şiddet uyguladı, paramı çaldı, taciz etti..." derse ve hiç bir şey yapmadığınız halde insanlar etrafınızda toplanmaya başlasa, size bağırsalar, küfür etseler, mahallenin yağız bir delikanlısı çıkıp ağzınıza vursa masum olduğunuzu nasıl ispat edersiniz? edemezsiniz.

    asılsız bir ihbar yüzünden bir sabah polis evinizi aramaya veya sizi gözaltına almaya geldiğinde ne yapabilirsiniz? attığınız eleştirel bir twit veya girdiğiniz bir entry yüzünden size öfkelenen birisi size iftira atıp bir terör örgütüne üye olduğunuzu söylese ne yapabilirsiniz? hiçbir şey.

    sosyal hayatta/ trafikte/ okulda/ işte anlaşmazlık yaşadığınız kişi şans eseri 30 bin takipçili küçük bir fenomen çıkarsa fotoğraflarınızı çekerek, yaşadığınız tartışmayı çarpıtarak, zorbalık yapmadığınız halde zorbalık yapmışsınız gibi prim kastığında ve 50-100 bin kiralık beyin twiti favorilediğinde 200-300 takipçili twitter hesabınızla masum olduğunuzu iftiraya uğradığınızı kaç kişiye anlatabileceksiniz?

    iş başvurusu yapmış olduğunuz yere hakkınızda kaynağı bilinmeyen delilsiz bir iftira gitse ve güvenlik soruşturmasında bu kayda geçirilse masum olduğunuzu nasıl ispat edebilirsiniz?(zaten bundan haberiniz bile olmaz.)

    masum olduğunuz ortaya çıkana kadar binlerce insan fotoğraflarınızı ve hakkınızda yapılmış/atılmış uydurma haberleri/twitleri görmüş olacak, tanımadığınız binlerce insan yedi ceddinize sövecek. mahkeme kararı sonucunda size atfedilen fiillerin gerçek olmadığı ortaya çıkana veya takipsizlik kararı verilene kadar size iftira atıp görevi kapan adam çoktan üç dört kademe atlamış olacak.

    suçsuz olduğunuz halde size yapılan ithamlar öyle bir üzerinize yapışacak ki bundan asla kurtulamayacaksınız. mahkeme kararı ile masumluğunuz ispat edildiği halde belki kendi anneniz babanız bile size inanamayacak çünkü herkes öyle bir algı çalışmasına maruz kalmış olacak ki masum olduğunuzu bildikleri halde bunu kabullenemeyecekler. çoğu kişi bu olayları istisna sanıyor, çok nadiren olan bir şey zannediyor. keşke öyle olsaydı. aym'ye yapılan bireysel başvuruların ve beraat oranlarının sayısına baktığınızda bile bu yönde kanaatiniz oluşacaktır.

    buraya kadar anlattıklarımı aklı başında çoğu kişi zaten anlayıp kabul eder fakat yarın twitterda bir linç gördükleri zaman hemen yine buna katılır, bir güzel de linç twitlerini beğenir. hiçbir şey bilmediği, delilleri görmediği, tanık ifadelerini okumadığı olaylarda sanki oradaymışçasına bir twitter fenomeninin iddiasını sorgulamadan doğru kabul edip birilerini suçlu ilan edip linç eder. çünkü bu bir hastalık, sürü psikoljisi, popülizm illeti bu. bilmiyorlar ki ayarını bozdukları kantar gün gelip kendilerini tartabilir. o zaman da kimse onları dinlemeden anlamadan linç eder. ne yaparsak yapalım toplum bu ilkeyi anlamadığı ve anlamak istemediği için bundan sonrası hukukçulara yazılmıştır.

    işte bu anlatılanlar yaşanmasın diye masumiyet karinesi diye bir hukuk ilkesi var. bu ilkeye göre herkes suçluluğu adil bir yargılanma sonucunda verilecek mahkeme kararı ile ispat edilene kadar masumdur. kimseye mahkeme kararı olmadan suçlu muamelesi yapılamaz, hakaret edilemez veya insan onuruna aykırı bir şekilde linç edilemez.

    1948 tarihli birleşmiş milletler insan hakları evrensel beyannamesinin 11.maddesinin birinci fıkrasında "kendisine bir suç yüklenen herkes, savunması için gerekli olan tüm güvencelerin tanındığı açık bir yargılama sonunda, yasaya göre suçlu olduğu saptanmadıkça, suçsuz sayılır." denilmektedir. aynı maddenin ikinci fıkrası "hiç kimse işlendiği sırada ulusal yada uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi bir eylem veya ihmalden dolayı suçlu sayılamaz." diye devam etmektedir.

    bu normlar anayasanın 38.maddesinin 4.fıkrasında "suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz." şeklinde ifade edilmiştir.

    unutulmamalıdır ki, hukuk çoğu zaman topluma rağmen uygulanır. çünkü toplumlar her zaman suçlayacak bir kurban isterler, kan isterler, doğruyu bilmek değil kendi istedikleri şeyin doğru olmasını isterler. eski çağlarda insanlar aslanlarla dövüştürülürken alkış tutup tezahürat yapan insanların, bugün sürekli birilerini linç etmesini çok da absürt karşılamamak lazım. o yüzden hukukçu olmak çoğu zaman topluma ve insanlara rağmen doğru olanı yapmayı gerektirir. delillere, kurallara, kanunlara ve hukuk ilkelerine göre değil insanların düşüncelerine göre, fısıltılara göre, takipçi sayısına göre, sosyal medyaya göre karar verecek olan popülist akılsızlar ve toplum baskısına dayanamayacak bireyler hakim/savcı/avukat/hukukçu olmasınlar. gidip yasal danışmanlık yapsınlar veya arabulucu falan olsunlar. çünkü verilen her karar bir tarafı rahatsız edecek. memnun olmayan taraf hukuka sövüp içini soğutacak. iki tane ergenin twitine göre karar veren birisi yarın vatandaşın hakkını idareye veya vatandaşa karşı savunabilir mi?
  • ülkemizde afedersiniz ama kimsenin sikinde değildir.

    haberlere zanlı sıfatıyla çıktıysanız tebrikler! mahkemeniz dahi olmadan suçlusunuzdur artık mahkemeniz olup bittikten sonra suçsuzluğunuz ispatlansa dahi. zira haberlerde büyük büyük puntolarla size isnat edilen suçun bahsi edilirken mahkemeden beraatinizi ancak yakınlarınız bilecektir, amk medyası işte...
  • hukuk tarihinde roma hukuku'na dayanan 1400 yıllık mazisi olup da türkiye'de bir kesim tarafından yeni farkedilen hukuk prensibi!
  • kim sakladıysa söylesin, nereye koyduysanız çıkartın olum bugün lazım oldu.
hesabın var mı? giriş yap