• sanılanın tam aksine bu katliam eğer bugün yaşansaydı size kanalların geçeceği haberleri, sözlüklerde atılacak başlıkları, sosyal medyada olacakları söyleyeyim;

    "provakatörler maraş'ı karıştırdı"

    "maraş'ta teröristler var radikal aleviler pkk'ya destek veriyor"

    "19 aralık 2015 maraş terör operasyonu"

    "allah vatanseverlerin, polislerin kılıcını keskin eylesin(300 fav)"

    "alevi mahallelerine barikatlar kurmuşlar"

    "alevi mahallelerine kurulan barikatlar yüzünden polisler mahallelere giremiyor"

    "maraş'ta kirli ittifak(chp ve hdp itham edilir)"

    "terör örgütü yandaşlarına maraşlılar haddini bildiriyor"

    vs vs vs.

    mayıs 2015'ten beridir memlekette kof bir milliyetçilik almış başını gidiyor!
  • alevi vatandaşlar katledilmiştir, öyle bir katliamdır ki hamile kadınlar bile karnındaki bebeklerle katledilmiştir!.. link hastane fotoğrafı linkte mevcut... (bkz: esma suna)
    bir gözü kör olan 90'lık cennet çimen'in diğer gözü tornavida ile oyulmuştur. sonra vurularak öldürülmüş ve ayaklarına araba tekerleği geçirilerek başının üzerine tuvalet çukuruna dikilmiştir.
    kurşunlanarak öldürülen 11 yaşındaki ali traş'ın kol ve bacakları kesilerek cesedi bu uzuvlarla kazana konulup yakılmıştır.
    ibrahim bilmez'in iki gözü âmâ oğlu ve akıl hastası ali bilmez kurşunlanarak öldürülmüştür. (bunlar sadece birkaç örnek)
    şunları okuduğunuzda içiniz yanmıyorsa siz zaten insan değilsiniz!..
    ayrıntılı bilgi almak isteyenler şu kitabı okuyabilir: maraş katliamı, orhan tüleylioğlu.

    esma suna'yı da ameliyat eden dr. alaittin gültekin:
    tam üç gün üç gece ameliyathanede bütün gücümle çalıştım. hastanenin bodrum katı ölüm tarlasına dönmüştü. kurtarabildiğim yaralılar da oldu, kurtaramadıklarım da. bir hastamı kanımı vererek kurtardım. bu olayların acısı yıllarca bir zift gibi beynimden çıkmadı, çıkmıyor. bazıları kurşun yarasıyla gelmişti, bazıları ise keserle, baltayla yaralanmış halde. gördüğüm vahşet bugün de içimi acıtıyor... esma suna hastaneye geldiğinde yaralıydı. hamileydi... ailesini tanıyordum. elbistan'dan gelip maraş'a yerleşmiş alevi bir çiftçi ailesindendi. vücudunda üç kurşun vardı. gelişigüzel ateş etmişlerdi. bir kurşun arkadan girip karnından çıkmıştı. bir kurşun yandan girip çıkmıştı. ilk tetkikte bebeğin ölmüş olduğunu anladım. biz anneyi kurtarmaya çalıştık. çocuğu aldık. bir kurşun bebeğin omuriliğinden vurup çıkmıştı. çok uğraştım ama anneyi kurtaramadım. çocuğu alınca gazeteciye gösterdim. gözyaşlarımı içime akıtarak bu vahşeti bütün dünyaya, bütün insanlara göstermek istedim. bu insafsızlığı göstermek, insanları etkilemek için yaptım.

    uğur mumcu “en acımasız savaşlarda bile silahsız insanlara kurşun sıkılmaz. kahramanmaraş’a önceki gün bir düşman alayı saldırsaydı, kent baştan başa düşman askerleriyle işgal edilseydi, bu kadar hunharca, bu kadar namussuzca ve alçakça cinayetler işlenmezdi!” 25 aralık 1978
  • katliamın olduğu 22 aralık 1978 günü, cenaze töreninde tabutları taşıyan gençlerden biri der ki ‘’eğer bir cehennem varsa o gün orda yaşananlardan ilham almıştır. korteji yukardan görebilen yükseklikteki evlerden küçük tüpler atıldı üstümüze. insanlar düşmanını görmüş gibi bir dehşetle saldırdı bize. oysa tek istediğimiz iki arkadaşımızı huzur içinde yolcu etmekti. daha o dakikalarda anlamıştık bir katliamın geleceğini. buna hazırlanmışlardı. bir gün önceden cenazenin geçeceği yol üzerine istifledikleri taşlar birer birer yağıyordu üstümüze. gökten taş yağdığını gördüm ben o gün, arkadaşlarıma veda ederken başka arkadaşlarımı yitirdim. cehennem ne ki, acı ne ki’’

    kahraman olan maraş’ta gerçekleşen bu katliamın, tesadüfen hayatta kalan tanığı, sicili o gün kirlenmiş genç, sonradan benim canım babam olacaktır.
  • olayların baş aktörü olan ökkeş kenger daha sonra adını ökkeş şendiller olarak değiştirmiş olup, anap tarafından bbp ile ittifak yapıp milletvekilliği ile ödüllendirilmiş ve meclise sokulmuştur.
  • bir gece aniden, babamın titrek ve telaşlı bir ses tonuyla, babaannemlerde maaile sohbet ettiğimiz buyuk odaya dalarak "cicek sinemasına bomba attılar, bir suru adam ölmüş" diye bagırmasıyla basladıgını sonradan anladıgım esef verici olaylar zinciridir.
    çiçek ile bomba arasındaki farkı bile dogru dürüst anlayamayacak cocuk zihnimde, yangınlar, silah sesleri, haşin ve cıgırtkan kalabalıklarla özdeşleşmiş bir takvim dilimidir. belki o yüzden belki bu yuzden bilemem ama bildiğim birsey varsa, komsumuz olan alevi ailenin reisinin elinde parlayan, tabancadan buyuk ve sanırım otomatik bir silahla, korkudan cıktıgı kendi damında, kapısına dayanmış eli sopalı insan yıgınına kursun yagdırdıgı esnada asagıdakilerden bir gencin kanlanmış ceketinden cıkan buharın ne maraşla, ne aleviyle nede sunniyle alakası olmadıgının farkına varmam için 20 yıl geçmiştir. son on yıldır da farkına varmışlıgın ne anlama geldigini sorguluyorum.
  • kahramanmaraş' ı kan gölüne, tarihteki yerini kara bir lekeye dönüştüren katliam.

    kanla beslenenler hala kendilerine "milliyetçi", "vatansever" diyor.
  • 12 eylülü hazırlayan hatta tam hazırlayabilmesi için o kadar geç müdahale edildiği iddia edilen,her şeyin aylarca önceden hazırlandığı ,saldırılacak evlerin kapılarının 1 hafta önceden kırmızı boyalarla işaretlendiği , basit bir alevi-sünni çatışması değil ,belli çevrelerin çıkarları için dünyanın her yerinde,her döneminde yapılan insan katliamlarından biri;cahil insanların ne kadar kolay ikna edilip ne kadar kolay en yakınlarındakilere bile zarar verebileceklerinin göstergesi,umut kırıcı olaylar bütünü.
  • orhan gazi ertekin

    maraş katliamı direnişçisi derviş koç’u kaybettik

    maraş katliamı direnişçisi derviş koç’u bu sabah hamburg’ta kaybettik. katliamda on binlerce insanı ölümün kıyısından çok sınırlı imkânlarla kurtaran bir avuç direnişçiden birisiydi derviş abi.

    1954 yılında doğdu. inşaat işçiliğinden seyyar satıcılığa ve öğretmenliğe kadar çok çeşitli işlerde çalıştı. maraş katliamı'nda 26 yakınını kaybetti. kendisi tek bir ruhsata tâbi silahıyla dört gün boyunca mahalleyi en önde korudu. katliama karşı direnişi nedeniyle çiçeği burnunda bir öğretmenken gözaltına alındı. 6 ay boyunca geceli gündüzlü işkence altında kaldı. işkence yapılmadığı anlarda küçük bir grup arkadaşı ile ellerinden ve ayaklarından zincirle bağlı tutuldu. bu “özel” muamele nedeniyle onunla beraber 13-14 kişi “zincirliler” diye çağrılıyorlardı maraş işkencehanelerinde.

    12 eylül'ün maraş katliamı'nın sorumluluğunu mağdurlara yükleme tezgahını boşa çıkardı. örgütlü bir devrimci olduğu için 6 yıl cezaevinde kaldı. çıktıktan sonra baskılar nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. fakat mücadelesini hiç bırakmadı. köyü kaşanlı'ya maraş katliamı'nda yitirdiği akrabaları için anıt dikmek için mücadelesini sürdürüyordu...

    daha bir kaç yıl öncesine kadar derviş koç ismini pek az kişi biliyordu. metanet ve sabırla yaşadı hep. sakin bir ruha sahipti. gürültüyü sevmezdi. caka satmaktan nefret ederdi. sessizliği ve sükuneti yakıştırırdınız onun yüzüne baktığınızda. ama konuştuğunda hep kararlıydı.

    bir kaç yıl önce maraş katliamı kitabımızın hazırlanmasında yer alınca o sakinliğinin olağanüstü bir kahramanlığı sakladığını anlamıştım. on binlerce insanı ölümden kurtarmıştı. ama o sadece yapamadıklarına üzülüyordu…

    hamburg ve maraş'taki tüm dostları derviş abinin cenazesini sahiplenmeye ve hak ettiği gibi uğurlamaya çağırıyorum…

    ruhun şad olsun derviş abi…

    senden razıydık… umarım sen de bizden razı olmuşsundur…
  • 5 gün sürmüştür. 5 gün boyunca ne asker ne polis engel olmuştur.

    böylesi bir katliamdır.
  • maraş katliamı korkak komşuları yüzünden ölüme terk edilen insanlar demek.

    maraş'a geliyorum. yanımda bir teyze. dilimden çok anlamıyor. efendim ne dedin, deyiverdiğinde kullandığım kelimeyi değiştiriyorum. maraşlı. soruyorum maraş'ın dondurmasından başka neyi ünlü? o da anlatıyor bir bir. kızı kaynarca'da gelin. kızı ve torunu orda bırakmaktan üzgün. maraş olayları? diyorum. az çok maraş katliamı tanığı teyzem dindar bir kadıncağız. ne tepki verecek bilmiyorum ki... ah kızım, diyor. komşularımız öldürüldü. çok da iyi insanlardı. teyze çoluk çombalak hamama gitmişmiş o gün. teyze için maraş katliamı hamam demek bir parça. o gün bu gün hamama gitmişliği yok, korkudan. hamama gelmiş haber, savaş çıktı diye. sekiz on iri yarı kadın, hamam kapısına yüklenmiş arkadan ki içeri girmesinler diye. yüklensen ne olacak, erkeksiz olur mu diyor. giyinmişler apar topar, çocukları ağlarmış, anne bizi öldürecekler, diye. kocası gelmişmiş çoktan hamam kapısına. eve gitmişler. alevi komşusu sunni başka bir komşusundan aldığı zere sarılmış halde dayanmış kapıya. komşum beni sakla ne olur. ahırında, bodrumunda bir yerde sakla, öldürecekler, demiş. teyzenin onca yalvarmasına, kocası izin vermemiş. başımıza iş almayalım, demiş. sonucu yazmaya bile gerek yok. kadın öldürülmüş. hâlâ içim yanar, dedi teyze. yanmalı dedim ben de acımasızlıkla. yansın kocanızın da yansın. nasıl hesap verecek ahirette, dedim. konuyu değiştirdi, sanırım kocası hakkında benden farklı düşünmüyordu ve lakin bir yabancıya kocasını geçmekde zoruna gitmişti. dere vardı dedi, geçtiğimiz kavaklığı gösterip, böyle bir kavaklığın içindeydi dere. pat pat öldürdüklerini dereye attılar. derenin halini gözümün önüne getirmek istemedim, boy boy, yaş yaş insan cesediyle dolu bir dere..sonra evlerinden bir sürü ekmek, çuval çuval şeker çıktı bu alevilerin dedi. demek onlar biz türkleri öldüreceklermiş. biz türkler kelimesine takıldım ama ses etmedim. ya o dönemde herkes bir şeyler yığıyordu evlerine dedim. ah kızım o sabîlerden ne istediler. çok kötü şeyler oldu çok, dedi.bu vahşet, dedim, canilik. anladı mı anlamadı mı bilmiyorum. gurbetteki kızını düşünüyordu yahut da öldürülmesine mani olmadığı olamadığı, bence kanı kocasının ellerinde olan, çok sevdiği alevi komşusunu.

    insan öldürmek bu kadar kolay işte. demek biz türkleri öldüreceklerdi. öldürme eylemi, katl, katilin kendini tanrı zannetmesi. bundan bir kez daha emin oldum. dünyada bir tek hitler yok. bir tek firavun yok. maraş'a yolumuz düşmese varlığından habersiz olacağımız katliam. her ne kadar fatih akın kulağımıza çaldırmış olsa da. umarım başka katliamlar yoktur, demek istiyorum çocukluk ederek. keşke öyle olsa...
hesabın var mı? giriş yap