• gün itibariyle "çift kişilik yorganlar 125 tl yerine 39 tl ve tek kişilik yorganlar 100 tl yerine 35 tl" diye mesaj atarak hanımları yine kışkırtmayı başarmış hatunların dostu erkeklerin düşmanı zencir.

    ufukta bırak evliliği, sevgilim dahi olmasa da mudo concept, esse, english home ve madame coco sayesinde koca bir çeyiz düzdüm.

    gardrobumun üstünde 2 tane 12 kişilik yemek takımı, kadeh takımları, tencereler, çatal kaşıklar, 20ye yakın nevresim takımı, havlular hatta ısıtıcılı servis kapları bile var. yani beni alacak bir adet enayi bulsam yatak, koltuk ve beyaz eşyaları tamamlayıp gelin olup gidebilecek durumdayım neredeyse...

    şimdi yorgan mesajı atıp beni kışkım kışkım kışkırtıyorlar... lan ben o yorganı alsam nerelerime saklayacağım!

    yorgan satacağına koca sat lan allahsız coco! sığamıyorum bu eve.
  • çin'den dandik ürünleri getirip, ingiliz-fransız esintileriyle dükkanları dekore edip, yılın 365 günü %50+%30 indirim aldatmacasıyla son bir kaç yıldır para basan türk ev tekstil ve aksesuar satıcısı.
  • içine girip de bir çöp dahi almışlığım olmayan, fakat annemin her gidişinde bir şeyler alıp eve doldurduğu ev tekstili mağazası. sayesinde eve yanlışlıkla pirenses falan düşse yoksunluk çekmez, o kadar da barok desenli ürünleri var. dikkatli incelesek sanat tarihi konusunda bir şeyler öğrenebiliriz bence.

    başlığın kanalı da sanatmış ya, olm ben şaka yapıyordumajsjdkakfl
  • benim bu markanin adini duyunca hep aklima matild manukyan geliyor, benim gibi dusunen daha insan da varmis ustelik.
  • "kokoreçci neden spam yapar ki" dedim. "kim o?" dedi ve "madam koko" dememle birlikte başlayan süreç üzerine girdiğim iddiayı kaybettim.

    kokoreçci değilmiş. nevresim filan satıyomuş. hayret yani.
  • kaz tuyu yorgan ve yastiklar satarak, bir de bunlari indirime sokarak, yetmemis gibi utanmadan bunu mesaj atip duyurarak gozumdeki tum imajini yerle bir etmis dukkan.

    o koca gotlerimiz isinmayiversin canli canli yolunan hayvanlarin tuyleriyle. basimizi yastiga koydugumuzda o hayvanlarin cigliklarini duymadan uyuyalim mumkunse...

    dayanamadım ve bu arkadaşlara siteleri üzerinden aşağıdaki mesaj attım. geri döneceklerini ya da beni sallayacaklarını sanmam ama, elimden başka ne gelir bilemiyorum.

    "merhaba

    ben yıllardır sizden irili ufaklı alışveriş yapan ve ürünlerinizi, fiyatlarınızı, dükkanlarınızın o toz içindeki, kolilerle dolu özensiz hallerini dahi seven bir müşterinizim.

    aynı şekilde ailem de sizden sürekli ürünler alır, kullanır ve hatta çevremize tavsiye eder, kendi çapımızda reklamınızı dahi yaparız.

    ta ki bugun cep telefonuma gelen "kaz tüyü yastık yorgan" mesajınıza kadar...

    facebook gibi tüm sosyal paylaşım siteleri biliyorsunuz ki biz tüketicileri son derece bilinçlendirdi ve artık üreticilerin yaptığı vicdansızlıklar hepimiz tarafından "ne yazık ki" biliniyor.

    kaz tüyü üretiminin o kazların tüylerinin canlı canlı yolunması sonucu elde edildiğini biliyoruz. (bana yok onlar ölüyken üretiliyor derseniz hem inanmam, hem de dükkanlarınızdaki kaz tüyü malzeme stokonu gördükten sonra daha çok canım acır dünya kadar hayvanın canına kıymayı daha masumane gördüğünüz için)

    bir hayvanın, bir canlının canını öldüresiye yakarak, ona tüm hayatı boyunca işkence ederek ürettiğiniz ürünlerden kazandığınız para nasıl oluyor da içinize siniyor?

    şuan bu yazdıklarım birileri tarafından okunur mu ya da okunurken alay konusu olur mu bilmiyorum. zira anlattıklarımı zerre anlamayacak ya da zerre önemsemeyecek bir personel tarafından okunma olasılığı da aklıma geliyor. o yüzden "belki" vicdanınıza biraz daha hitap eder diye ben aşağı yukarı o hayvanların çektiği ızdırabı yansıttığını düşündüğüm bi videoyu da koyuyorum. "...düşündüğüm" diyorum çünkü açıp izlemeye benim yüreğim el vermiyor. o yüzden benim anlatmak istediğimi anlatan bir video olduğundan emin olmadan koyuyorum videoyu.

    http://webtv.hurriyet.com.tr/…acak-goruntuler_74463

    bırakın uyurken popolarımız birazcık üşüsün. hem normal elyaf yorganlarınız yetmezse üzerine 51 liraya sattığınız harika battaniyeleriniz de var, onlardan satın alıp sereriz.

    ama sırf kar için binlerce hayvana işkence çektirilmesine izin vermeyin!

    sahibiniz türk mü bilmem. umarım yabancıdır. çünkü onlar bu tarz yanlışlardan dönmekte daha başarılılar. ama ister yerli ister yabancı bir sahibi olsun, gerek türkiye'ye, gerek dünyanın başka şehirlerinde satış yapıyorsa o ülkelere, gerekse de hayvanlara karşı bir sorumluluğu var.

    böylesine kirli, kanlı, ve tam anlamıyla aşağılık bir şekilde para kazanılmaz.

    sizden bir tüketici olarak tek istediğim, bırakın başkaları satmayı kendine yakıştırıyorsa satsın. ama siz bu pazara bulaşmayın. elinizdeki o aşağılık ürünleri hangi vicdansızlara satacaksanız satın ve bitsin bu işkence.

    müşterilerinizin hassasiyetlerine duyarlı olmanız umuduyla..."
  • nedir ne değildir bilmem de, verdikleri bir ilandaki ilk koşul şu;

    "sadece itü, odtü, bilkent üniversitelerinin endüstri mühendisliği bölümünden mezun"

    hani tercihen de değil sadece!
  • bir gün iş arasında uğradığım da müşteri profili ve çalışan yetersizliğiyle bana zor zamanlar geçirtmiştir.

    şöyle ki: içeri girdiğimde kadınlar matinesi gibiydi, her kadın bir parça bulmuş, yastık yorgan ne varsa, bir kenarda sıvazlıyorduasdlkjasdljkas.

    şaka bir yana, evet içerisi kadınlar matinesi gibiydi ve fazla çalışan olmadığından her karşılaştığım hatun kişisinden; "şu var mı?", "şunlar nerede", "şu kaça" gibi sorular duymaya başladım. işin ilginci insanlar çalışan görmeye o kadar aç ki; birinin soru sorduğunu gören hemen damlıyor, ben daha diğer kadına orada çalışmadığımı söyleyene kadar diğeri başka bir şey soruyor. yahu tezgahtar gibi de değildim takım elbise filan giymiştim ama bilemedim...

    son olarak: asosyal ve kadınlarla iletişim güçlüğü çeken hemcinslerime tavsiye ediyorum. gidin biraz muhabbet edin açılın lan. üstelik ilk adımı karşı taraf atıyor layn!*
  • ev dekorasyonunun lc waikikisi. annelerle gidilmesi tehlikeli.
  • ürünleri hakkında hiç bir bilgim yoktur.
    kalitesi hakkında hiç bir bilgim yoktur.
    satış stratesiji hakkında hiç bir bilgim yoktur.
    şirket sahipleri hakkında hiç bir bilgim yoktur.
    sonuç olarak bu firma hakkında hiç bir bilgim yoktur.
    bu kadar bilgim olmamasına rağmen bu adamlar nereden telefon numaramı bulduysa çetmen mobilya ile birlikte bir ara aralıksız bana mesaj gönderdiler. yasa ile birlikte durdular. yıllarca bu firma tarafından taciz edildim. ben de buna istinaden madem siz beni taciz ediyorsunuz ben de sizin işinize ket vurayım dedim.

    yakınlarıma madam coco ile ilgili söylediğim yalanlar:
    muhafazakar yakınlarıma: bunlar israilli sakın bunlardan almayın dedim.
    solcu yakınlarıma: bunlar şeriatçı, sizi kullanıp şeriartçılara para aktarıyorlar dedim.
    milli duyguları kabarık yakınlarıma: bunlar teröristmiş. para teröre akıyormuş dedim.
    ucuz diye gidenlere: bunlar bütün malzemeleri çinden alıyormuş, kanserojen maddelerle yaptıkları için bu kadar ucuzmuş, yakında ölürsünüz dedim.
    akp li tanıdıklara da: bunların hepsi kızıl koministmiş. adından da belli. paraların hepsi sol örgütlere gidiyormuş dedim.

    yani tanıdığım herkese sırf o gönderdiğiniz sapıkça mesejlarınızdan dolayı bi kulp taktım. sizi tanımam görmem. sapık gibi bana yıllarca mesaj attınız. sizi herkes muhafazakar kominist israilli terörist olarak biliyor.
    artık nasıl bilendimse size... bi de çetmen mobilya var sizin gibi bilinen. *
hesabın var mı? giriş yap