losing my religion
-
ing. imanım gevredi
-
türkçesini yazalım da, eee... iş olsun işte.
oh life is bigger/ off hayat zor
it's bigger than you/ adamı bitirir
and you are not me/ ve sen beni anlayamazsın
the lengths that i will go to/ ne yollar teptiğimi nerden bilecen
the distance in your eyes/ gözlerin çok uzak, bakışların pek ablak
oh no i've said too much/ of yine çok konuştum
i set it up/ ve götümden uydurdum
that's me in the corner/ bak ben kuytu köşelere de düştüm
that's me in the spot-light/ tüm dikkatleri üzerime de çektim
losing my religion/ imanım gevredi
trying to keep up with you/ sana yaranacam diye
and i don't know if i can do it/ artık ne bok yiyeceğimi de bilmiyorum
oh no i've said too much/ of yine çok konuştum
i haven't said enough/ ama dur daha bitmedi
i thought that i heard you laughing/ şimdi sen gülüyosundur
i thought that i heard you sing/ şarkı da söylüyorsundur
i think i thought i saw you try/ ki bence bok gibi söylüyorsun
every whisper of/ fısıldadım
every waking moment i'm/ bağırdım
choosing my confessions/ herşeyimi sana itiraf ettim
trying to keep an eye on you/ çünkü sana göz koydum
like a hurt lost and blinded fool/ allahı şaşmış bir kör, bir aptal gibi
oh no i've said too much/ lan yine çenem düştü
i set it up/ neyse toparlıyorum
consider this/ bak düşün bu dediklerimi
consider this/ mutlaka düşün
the hint of the century/ yoksa asrın hatasını yaparsın
consider this/ düşün tamam mı?
the slip/ sanki yanlıştayım
that brought me to my knees failed/ fazla diz çöktüm sana
what if all these fantasies/ hayallere daldım işte salak kafam
come flailing around/ bir topuz yemeli ki aklım başıma gelsin
oh no i've said too much/ amma konuştum ha!
i thought that i heard you laughing/ gülüyorsundur sen şimdi
i thought that i heard you sing/ şarkılar söylüyorsundur umarsızca
i think i thought i saw you try/ ama bence kasma söyleyemiyorsun işte
but that was just a dream/ neyse hepsi bir rüyaymış
that was just a dream/ sadece bir rüya
that's me in the corner/ kuytu köşelere de düştüm
that's me in the spot-light/ ilgi odağı da oldum
losing my religion/ lakin aşk imanım gevretti
trying to keep up with you/ seninle olacam diye
and i don't know if i can do it/ ne yapacağını bilmez halde
oh no i've said too much/ konuşup duruyorum işte
i haven't said enough/ ama daha diyeceklerim var
i thought that i heard you laughing/ sen daha gül gül
i thought that i heard you sing/ şarkı söyle
i think i thought i saw you try/ onu bile beceremiyorsun ya
but that was just a dream/ anladım herşey yalanmış
try try try try/ düşün düşün boktur işin
that was just a dream/ hayalmiş işte
just a dream/ yalanmış
just a dream/ rüyaymış
dream/ rüya... -
istek üzerine bu şarkıyı da türkçeye çevirdim. hayrını görün.
şimdi hayat mı büyük,
yoksa sen mi?
hayat tabi, hayat büyük
zaten sen de ben değilsin,
sen ne diye benim gibi
gözlerindeki mesafeyi tek başına gidesin?
...dedim,
ve yine her şeyi bok ettim
kuytudaki de benim
meydandaki de
dinden imandan çıktım
sana yetişeyim diye
sahi yetişebilir miydim?
...dedim
ve sanırsam yine bok ettim
ama hâlâ diyeceğimi
bir tamam diyemedim:
içten gülüyorsun,
sanıyordum,
şarkı söylüyorsun,
sanıyordum,
biraz deniyorsun,
sanıyordum
her sabah uyanırken bile
böyle fısır fısır, kendi kendime,
itiraflar beğeniyorum.
bayağı bildiğin kayıp, ezik, bir kör gibi
seni uzaktan
izliyorum
...diyorum,
ve dediğimden utanıyorum.
tamam, o zaman şunu düşün,
-bak sana asrın imasını ediyorum-
sadece bir düşün:
ya hiçbir işe yaramadıysa bu,
kayıp da diz üstü düşüşüm?
ya bu hayaller öööylece dingilderse
böyle başıma üşüşüp?
...diyorum
ve yeniden bok ediyorum
ama hala yetiremiyorum
içten gülüyorsun,
sanıyordum,
şarkı söylüyorsun,
sanıyordum,
biraz deniyorsun,
sanıyordum
köşedeki de benim
berideki de
marx'tan girip kant'tan çıktım
senle atışabileyim diye
sahi, atışabilir miydim?
...dedim ve yine bok ettim
ama bir tamam diyemedim:
içten gülüyorsun,
sanıyordum,
şarkı söylüyorsun,
sanıyordum,
biraz deniyorsundur,
sanıyordum,
meğer hepsi bir düş imiş
sadece bir düş
sadece bir düş
(çene çene,
dene! niye?)
sadece bir düş
sadece düş
düş -
amerikan güneyine özgü bir deyimdir. "kendini kaybetmek, nezaketini yitirmek" ekseninde bir anlam ifade eder.
"dinimi kaybetmek" anlamına gelmez.
bu konuda bkz.: http://en.wikipedia.org/…ion#composition_and_lyrics
tema:
(bkz: ingilizce/@derinsular) -
oh life is bigger
it's bigger than you
and you are not me
the lengths that i will go to
the distance in your eyes
oh no i've said too much
i set it up
that's me in the corner
that's me in the spot-light
losing my religion
trying to keep up with you
and i don't know if i can do it
oh no i've said too much
i haven't said enough
i thought that i heard you laughing
i thought that i heard you sing
i think i thought i saw you try
every whisper of
every waking moment i'm
choosing my confessions
trying to keep
an eye on you
like a hurt lost and blinded fool
oh no i've said too much
i set it up
consider this
consider this
the hint of the century
consider this
the slip
that brought me to my knees failed
what if all these fantasies
come flailing around
now i've said too much
i thought that i heard you laughing
i thought that i heard you sing
i think i thought i saw you try
but that was just a dream
that was just a dream
that's me in the corner
that's me in the spot-light
losing my religion
trying to keep up with you
but i don't know if i can do it
oh no i've said too much
i haven't said enough
i thought that i heard you laughing
i thought that i heard you sing
i think i thought i saw you try
but that was just a dream
try try try try
that was just a dream
just a dream
just a dream
dream -
her dinleyişimde aklıma kampta takım otobüsüne binerken el sallayan veya kaldırımda iki eli cepte yürüyen futbolcular geliyor.tabii ki bunun sebebini ligtv'nin mp3 arşivinin kısıtlı olmasına bağlayabiliriz
-
artık özgüvenin kalmayışını anlatır
kaybedilmiş ve vazgeçilmiştir artık
sadece ulaşılmaz veya kaybedilmiş sevgiyi görebilmek için ortak mekanlara gidip köşelerde gölgelere saklanış ve gülümsemesi ve eğlenmesini izlemektir
acıdır
benimle gülmeli beni de karıştırmalıydı gülümsemesine ama artık çok geç
ve ben burada sadece seni an be an daha çok sevdiğimi göstermeye korkarak duruyorum
kaybedecek birşey yok artık ama bu canımın yanması gerektiği anlamına da gelmiyor
korkuyorum gidişinden bu yüzden belki de bu yüzden dönmemelisin der
taptığım sensin ve ben hiçbirşey yapamayarak dinimle beraber yokoluşumu seyretmek zorundayım
ne desem boş
dinle alakası yoktur şarkının
neticede aşkla tapınmak arasındaki tek fark tanrının size tapma* olasılığının olmayışıdır
öte yandan tanrının dogmadaki görünümü* doğruysa bir çok kişi haşırt diye kendini manastıra kapatmaya hazırdır
hatta belki bir zaman kayması sonucunda alanis morissette için yazmışlardır bu şarkıyı
ama şimdi quantum falan kafa karıştırmaya gerek yok -
hayatimi degistiren sarki soruldugunda verdigim cevap.
neden bu sarkiyi sadece ingilizceyi bulbul gibi sakiyan insanlarin soyleyebilmesi gerekiyo onu da anlayabilmis degilim. birakiniz efendim, isterse tamamini uydurarak, bagira cagira soylesin bu sarkiyi 14 yasindaki gencimiz, ne cikar? melodisini sevmis iste, begenmis. neden bir sarkiyi elit bir gruba maletmek, herkesin gozunden saklamak ister insanlar anlamam. aksine, yayginlassin bu sarki, herkesin dilinde olsun, populer olan sarkilardan en kalitelisi cunku. millet her gun hit me baby one more timei soyleyecegine, losing my religion soylesin.
(bkz: populerse bizden degildir felsefesi) -
rock barların ezanıdır.
-
kendini rock bar sanan heryerde dillere pelesenk edilmi$ parca
hastasiyim o ayri
ama barda calan ikiyuz parcadan sona bu parca caldiginda agzi yirtilircasina acarak ve kici yirtilincasina baararak soyleyen insan tipinden $iddetle kacinmali diye du$unurum hep
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap