• hellen mitolojisi'nin en baba erkek kahramanı herakles'in (herkül) en baba silahı, sürekli yanında taşıdığı dikenli üvez sopası'nın yunanca adı. aslında isim eski yunanca lobutos'tur. latince ise clava'dır ki, bu iki kelime de aslen sopa anlamına gelir.

    bu sopa bildiğiniz beyzbol sopası şeklindedir ve dikenlidir. şurada, şurada ve şurada gördüğünüz gibi herakles bunu her daim yanında taşır ve gayet de karizmatik bir zopadır.

    gelgelelim, bunca tasvirde, heykelde, hatta sikke örneklerinde görülmesine rağmen, hiçbir kaynakta, ne homeros'da, ne hesiodos'da, ne aesylus'da bu sopanın ismi yoktur. hatta 100 yıldır üzerine eklenerek geliştirilmiş sikke kataloğu historia nummorum'da bile yoktur. sikkelerde sopa görünmesine rağmen, ve normalde sopanın orijinal isminin yazılması gerekmesine rağmen, her defasında sopa hercules club şeklinde adlandırılmış.

    ancak ludvig kardeşiniz uğraştı ve ismi buldu. isim hellen'lerin sopaya koydukları orijinal isim değil ne yazık ki. zaten muhtemelen kendileri böyle bir isimlendirme yapmamışlardı. belki de romalılar hellen mitlerini tanımaya başladıklarında, onlara bir isim söylenmesi için lobutos gibi bir isim uyduruldu. muhtemelen sonradan sonraya da romalılar lobutos'un birebir latince'sini, clava'yı kullanmaya başladılar.

    yani bu isimler herakles'in sopası'na sonradan koyulan, yaklaşık olarak m.ö. üçüncü yüzyıl gibi bir zamanda ortaya çıkmış ve yalnızca romalı mimar ve heykeltraşlar için çıkartılmış el kitaplarında yer alan isimlerdir. bununla birlikte roma kültüründe clava isminin hafiften yayıldığını görüyoruz. zira herkül'ün latince sıfatlarından biri de claviger yani sopa taşıyan'dır.

    ayrıca, modern literatürde de hercules club ismiyle kendine yer bulmuştur herakles'in sopası. amerika kıtası'nda yetişen aralia spinosa ve zanthoxylum clava-herculis adlı iki bitkide ve roma imparatorluğu'nun son dönemi ve kavimler göçü zamanında kolye olarak da kullanılan küçük bir muskada hercules club ismini görmekteyiz.

    (bkz: http://en.wikipedia.org/wiki/hercules_club)
  • bir zamanlar gergedan dergisinde bu başlık altında bir köşe vardı.
  • rize çevresinde, şişko anlamında kullanılan bir sözcük.
  • bowling oynayanlar bunları devirmek için paralarlar kendilerini..hepsi devrilirse strike olur.
  • vucut calistirmak icin kullanılan odundan sise bicimi alet
  • dunyanın buyuk gizemlerinden birine vesile olan tahta parcası: zira dagılmıs savrulmus labutların derlenip toplanıp 10ar 10ar dizilip ucgen seklinde geri gelmeleri pekcokları* icin bir mucizedir.
  • labut/lobut/nobut yazımlarının en doğrusu lobuttur

    bir savaş aletidir aynı zamanda. labut ya da nobut diye de geçer. eski hali şimdiki bowling labutlarından biraz farklıdır. aşağı doğru uzamış sarkan bir su damlası şeklinde bir tahta parçası düşünün. onun üzerine de pinpon topu gibi bir parçacık ekleyin. işte lobut öyle birşeydir.

    savaşta mızrak, ok gibi fırlatılabilen ve gülle gibi can yakan özelliği nedeniyle çok sık olmasa da kullanılıyordu. ancak çok az yerde ismi geçer. kullanılış şekli basittir: top gibi olan kafasında tutulup sallanır ve merkezkaç kuvveti yüksek bir kıvama gelip de lobut da hedefe yöneldiği anda elden bırakılır.

    sadece can pazarında kullanılmazdı lobut. sirk canbazlarının da bir numaralı aletidir. tutma yeri çok kolay bulunduğu ve denge merkezi çok belirgin olduğu için havaya atıp tutması zor gibi görünür ama alışkanlık kazanıldığında çok kolay gelir. ilk önce üç tane lobutu çevirmeyi öğrenen cambaz konsantrasyon yeteğini geliştirince atın üstünde giderken lobutları 10'ar yirmişer döndürmeye kadar götürür işi.

    en son 1995'te eminönü'nde spor malzemeleri satan bir yerde, sora sora bulmuş ve son iki lobutu almıştım (bkz: #2864788). bir iki yıl öncesinden beri değil lobut bulmak lobutun ne olduğu bilen bir spor malzemesi dükkanı bile bulamıyorum. varsa yoksa futbolcu forması, 10 numaralı forma, meşin top satsınlar. bu arada kapitalizm de kahrolsun ayrıca.

    edit: eminönü'ndeki ptt'nin karşısındaki dar caddede lobut bulmak mümkündür.
    edit 2: adam dövmeye de yarar. babam 1967'de istanbul'da üniversite okurken 30 kişiye karşı tek başına lobutla girişmiş karakola düşmüş, 1998'de de ağabeyim bursa'da üniversite okurken bir o kadar kişiye lobutla girişmiş sonrasında istanbul'a dönmek zorunda kalmıştır. (bkz: aile geleneği)
  • en çok kullanılan jonglorluk aletlerinden biridir. ağırlık merkezi ucunda olduğu için havaya atıldığına bir şekilde* dönmektedir. cascade'de bileğe iş düşürmez.
  • bi de ritmik cimnastikte kullanılanları vardır bunun.tahta veya plastikten yapılmış olup her birinin ağırlığı 150 gramdır.
  • (bkz: #9122388)
hesabın var mı? giriş yap