• keko rap esiri yeni nesli gördükçe bir kez daha ne kadar şanslı olduğumuzu düşünüyorum. bu adamlar albüm yaptığında ilk dinleyenlerden olarak şanslıydık. kaliteli müziklerin yapıldığı, çöp müziğin bugünkü kadar çok olmadığı ya da hiç tutunamadığı zamanlarımız gerçekten çok özeldi.

    geçen gün kızım yine bize sırayla bts ve blackpink dinletmeye başlayınca dedim böyle olmaz yavrum. sırayla çalacağız. baban sen ben sırayla. açtı kızım blackpink patlattık ardından in the end sıra bana gelince rhcp bastım can't stop. kızım bts çalınca eşim depeche mode açtı derken evde kısa süreli bir demokrasi hakim oldu. biraz numb dinleyip geçmiş yadedeyim. -_-
  • eskilerden bir şarkılarını dinlediğimde beni sanki az önce oradan geçmişim gibi canlılıkta 2000'lerin başına zeytinburnu-merter üst geçidine götüren grup. insan, zihninde geçmişten bir ana ışınlanacaksa, güzel bir şarkı dinlerken, neden zeytinburnu-merter üst geçidine gider?

    bir korsan cd'ci vardı o üst geçitte. spice girls'ü beğenmeyip haluk levent dinlemeye, sonra teoman, duman derken iron maiden, megadeth, manowar'a keskin bir dönüş yapınca yeni arayışlara girdiğimde, bana bir kurtarıcı gibi yetişmişti. çok geniş bir arşivi vardı. slayer, sepultura, limp bizkit, rammstein, blind guardian, iced earth, korn'dan, red hot, incubus, muse'a kadar trash'ten, endüstriyel'e, new wave'den klasiğe ne öğrendiysem ondan öğrendim. bir gün "bak bunu da seversin, yeni çıktı" diye elime linkin park diye bir şey tutuşturdu. ilk albümleri, hybrid theory. daha orta okula gidiyorum, aklımda herhalde slayer gibi bir şey almak vardı, headbang'lik bir şeyler keşfedeyim istiyordum. öyle ısrar edince hayır da diyemedim, istemeyerek aldım. eve gelip bilgisayarın kasasına cd'yi taktıktan ve albümün tamamını dinledikten sonra o zamanki manyak olduğum halini halen hatırlıyorum. fallout oynarken oyunun sesini kısıp arkaya onu açıyordum. inanılmaz keyif alıyordum.

    halen daha linkin park dinlerken, o zaman oyunlardan ve müzikten aldığım çocukça keyfi birebir yaşıyorum. bugün bazı şeylerden daha çok keyif alıyorum ama o zaman kendim keşfederek bulduğum bir müziği, kendim keşfederek bulduğum bir oyunu oynarken dinlemenin keyfini de çok benzersiz buluyorum. bugün bu kombinasyonu yaşayıp keyif almam için çok para harcamam gerekebiliyor. mesela ilk kez gittiğim bir şehirde, güzel bir restoran bulup bir şeyler yiyip içmem gerekebiliyor. bunlar da hep çok para. para olsa çok zaman. zaman olsa sorumluluklar vs.

    o abi şimdi ne yapıyordur acaba? adam resmen dönemin spotify'ıydı. hatta hem spotify hem shazam'dı. şöyle bir şey duydum diye mırıldanıyordum, çıkarıyordu cd'yi.
  • adamlar bir şablon yaratmış hep aynı şablonu kullanarak şarkı üretiyorlar, siz de albümlerini alıp bunlara prim sağlıyorsunuz, yazıklar olsun.

    bunların şablonu da şudur:

    şarkıya basic melodiyle yavaş gir.
    sonra herkes patır kütür dalsın enstrünmanlara, bir kaos ortamı filan.
    şimdi yavaşla çünkü vokal girdi.
    chorus'a gelindiyse tekrar girişsin herkes enstrünmanlara, hadi.
    ikinci bölümde yine yavaşlayın gacilar.
    chorus geldiyse abanın yine.
    chorustan sonra aynı gazla devam edin biraz daha.
    hah şimdi herkes sussun şarkının temel melodisi dışında bir de vokal dışında.
    kısa bir süre bu melodi ve vokal yavaşça takılsın.
    sonra yine girişin hep birlikte.
    bu şekilde şarkı sona gelsin.

    yazıklar olsun.
  • spor yaparken falan dinlenebilir, iyi gidiyor.

    he amınakoyım ergenim.
  • üniversite 2. sınıftayım.

    yıl 2006.

    aylardan ocak ayı.

    sınavım var. deli gibi ders çalışıyorum. 50 dakika ders çalışıp 10 dakika bunları dinliyorum. böyle son ses ama. o sıralar dünyanın en güzel müziği gibi geliyor bana. bundan daha ötesi yapılamazmış gibi düşünüyorum. o günden bugüne müzik zevkim de hayatım da değişti ama bu adamları o zamanlar dinlerken yakaladığım mutluluğu başka müziklerde asla yakalayamadım.

    ne bileyim 18 yaşındaydım, her şeye sahip olabilirmişim gibi hissediyordum, linkin park da bana fon müziği oluyordu. güzel günlerdi be.
  • üç beş dinleyince ayna karşısında rap yaparken buluyorum kendimi. topu bi chester'a atışım var ki aman aman.

    lise yılları effect.
  • her ruh haline gore muhtesem sarkilara sahip gruptur*

    sakinseniz:
    - the little things give you away*
    - somewhere i belong*

    sinirliyseniz:
    - one step closer*
    - bleed it out*

    mutluysaniz:
    - morning after*
    - bleed it out*

    mutsuzsaniz:
    - my december*
    - the little things give you away*

    paranoyaklastiysaniz:
    - papercut*

    aci cekiyorsaniz:
    - crawling*

    umutsuzsaniz:
    - in the end*

    gucsuzseniz:
    - given up*
    - carousel*

    gaza geldiyseniz:
    - forgotten*

    aşıksanız:
    - with you*
    - leave out all the rest*

    yalnizsaniz:
    - by_myslf*

    heyecanlanmak istiyorsaniz:
    - wake

    biri size yamuk yaptiysa:
    - no more sorrow*

    sigarayi birakiyorsaniz*:
    - breaking the habit*

    yerinizde duramiyorsaniz:
    - pts.of.athrty*

    kivirmak istiyorsaniz*:
    - carousel*

    bas bas bagirmak istiyorsaniz:
    - faint*
  • buraya boşuna cevap olarak bir şarkısı yazılmaması gereken nu-metal grubu. çünkü neredeyse tüm parçaları zamanın efsanelerindendir.

    keşke tekrar, sikimsonik yeni tarz rapimsi şarkılar ve şöyle bir eşlik edilmekten çok uzak popları dinlemekten metal ile tanışmamış olanlara bu tarz müziği sevdirecek bir grup ortaya çıksa.

    huzur içinde uyu chester \m/

    (edit: linkin park'ın en iyi şarkısı başlığına yazmıştım, buraya taşındı.)
  • bu grup çıktığı günden beri "13 yaşında bebeler dinliyö" diye söylenir. amına koyim jenerasyon değişti bu adamlar hala var. adam grup çıktığında 13 yaşında bile değil ama buraya gelip bebeler dinliyö der. grup kendini yedi bitirdi bu "dur şunları aşağılayım da ne kadar taşaklı gruplar dinlediğimin şeklini vereyim" adamları bitmedi.
  • 2000'ler başında ergenliğini geçiren nesli solistinin intiharı ile kedere sevk eden grup.

    128 mb'lık mp3 çalarım vardı ve ağzına kadar linkin park ve system of a down doluydu. odama geçer ergen hayal dünyamda coşardım. knight online oynarken arkada çalardı. okulda arada dinlerdim, arkadaşlar merak edip dinler sonra da bir bok anlamayıp dalga geçerlerdi.

    30 oldum sayılır. çocukluğumun saklı olduğu sandıktan bir şeyler eksiliyor sürekli. içimde bir şeyler ölüyor. daha dün harun kolçak başlığına yazdık, bugün ise chester bennington...
hesabın var mı? giriş yap