• sessiz, müziksiz, tiradsız, tam da kardeş kardeş birbirinden güzel filmler yapan dardenne kardeşlerden beklenebilecek tarzda, küçük gözüken büyük filmlerden...
    kaybedenlerin hikayesi...
    yine heyecanı müzikle değil oyuncuların marifetiyle yükselten...
    gerilimi bağırtı çağırtıyla değil, görüntünün, zamanlamanın sihriyle yaratan...
    iddiasızlığı en büyük iddiası olan filmlerden...
    dardenne filmi işte...

    ayrıca, filmin bir yerlerinde, birkaç saniye bile olsa olivier gourmet'yi görmek güzeldi.
  • dardenne biraderlerin, biraz 'dogma'ci bir tavirla, belcika'nin kenarda kalmis hayatlarini anlattiklari filmleri..
    --- spoiler ---
    filmde bruno, yalan ustune yalan soyleyen, duyarsiz biri.. sonia'nin da dedigi gibi "nefes alir gibi yalan soyluyor".. bastan cok duyarsiz biri.. cocugunu satmasinin uzerine, "yenisini yapardik, nolucak ki" gibi bir tavir benimsiyor.. velakin sonrasinda sonia'nin tavri, yasadiklari ile bir degisime ugruyor.. birlikte hirsizlik yaptiklari cocuk yakalandigi zaman bruno, sucu kendi ustune alma gibi bir "sorumluluk" sergiliyor.. ve sonia'ya dedigi gibi belki de gercekten degisiyor.. zaten bu degisime sonia da inanmasa filmin sonunda kodese bruno'ya ziyarete gelmezdi pek..
    --- spoiler ---
  • çocukluktan çıkması için bir kadının sadece çocuk sahibi olması yetiyor herhalde? hiç kimse filmde sonia dan bruno nun yaptıklarını beklemez sanırım. çünkü bu çocuğunu korumaya yönelik "annelik" dedikleri içgüdüsel davranışlar otomatik gelişiyorlar. bu sebeple de sanırım kadınlar çocuk sahibi olduğunda "anne" olurken; erkeklerin "baba" olması biraz daha zor oluyor. film bruno nun bir çocuktan bir "baba" ya dönüşmesinin öyküsü.

    yalın ve gereksiz duygusallıktan uzak bir anlatımla işlenmiş bir film. söylenmesi gereken kadarını söylemiş yönetmenler, ne eksik ne fazla.
  • yirmi beşinci uluslararası istanbul film festivali 'nin dardenne biraderlersiz kalmamasını sağlayacak film.
  • dardenne kardeşlerin izlediğim ilk filmi olması sebebiyle diğer filmleriyle herhangi bir kıyas yapamayacağım ancak her biri "gerçek" teması üstüne kurulmuşsa izlemeye değer diye düşünüyorum.

    film biterken aklımın ucuna yerleşen ifade "bu erkek çocuğunun yaşam standartları bambaşka olsaydı, koşullar farklı olsaydı eğer, başka biri olarak yetiştirilseydi çok iyi bir baba olabilirdi" oldu. bu kadar sorumsuz yetişmemiş olsa, bu kadar düşüncesiz olmasa, işsiz güçsüz olmasa, hırsızlık yapmasa, ve örnekleri durmadan çoğaltabiliyoruz.. aslında etrafımızda gördüğümüz tüm sıradan hayatların ikilemi, elbette kendimizin de içinde bulunduğu ikilemlerden biri değil mi bu?

    --- spoiler ---

    bir bebek bu kadar mı oyuncak olur arkadaş?! o ne öyle be?

    --- spoiler ---
  • vangelis'in 1979 tarihli opera sauvage albümündeki en çarpıcı iki parçadan biri. diğeri için (bkz: hymne)

    daha sonra yunanlı klarnet ustası vassilis saleas tarafından da güzel bir biçimde yorumlanmıştır. (bkz: orama)
  • "the year of living dangerously" filminin soundtrack'leri arasında da yer alan vangelis müziği.
  • 2005 yılında cannes'da aldığı altın palmiye'nin de aralarında bulunduğu, muhtelif festivallerde 11 ödül kazanan belçika yapımı sinema filmi.

    bu kadar az sözle, meselesini bu kadar açık ve sade bir üslupla bu kadar güzel anlatabilen az film vardır. aşırıya kaçmadan, duygu sömürüsü yapmadan, cinselliği kullanmadan, sıkmadan izleyiciye hikayesini anlatabilmek büyük bir maharettir.
  • altın palmiye ödüllü, belçika yapımı, dardenne kardeşler filmi.

    "çocuğunu satan babaya nasıl sempati duyabilirim ki?" dememek lazım, çok enteresan film. adama baya hak veriyor bile olabilirsiniz filmin sonunda. farkılığı sayesinde cannes ödülü kapanlar kategorisinden...

    --- spoiler ---

    acımasız sahnelerle dolu. ikisi de daha çok gençler oysa...

    o duygusal, "saf" kadının, gerektiğinde bu kadar sert olabileceğini görememesi dışında, bruno'nun tutarsız bir hareketi olduğunu düşünmüyorum. her ne kadar sonia, bruno'ya "nefes alır gibi yalan söylüyorsun" diyorsa da; bence adamın yalan söylediği tek bir an yok. tam tersi; fazla dürüst belki de.

    --- spoiler ---
  • ''ay benim içieemde hiiç büyümeğyen bi çocuk var'' diyenlere seyrettirilmesi farz olan film. ama önce böğrüne böğrüne vurulmalı o kişinin.
hesabın var mı? giriş yap