• saymaktır. sayıklamasıdır insanın hislerini öldürmeye karar verdiğinde.
  • insan kendi içine değil de dışına dönük olarak yaptığında (ki kıyasın yaygın olarak kullanım biçimi budur) "kendini tahrip etme" aracıdır kıyas. merkezi kendisi olmayan, olamayan insanın elinde haset, tatminsizlik, yetersizlik duygularına kolayca evrilebilen pek zararlı ve zavallı bir mekanizmadır. kendi hayatına, kendi amaçlarına (varsa), kendi önceliklerine değil de gördüğü-bildiği yani -varsaydığı- kadarıyla başkalarının (ki bunlar da genelde yakın çevresindekiler olur) mutlulukları, mutsuzlukları, varlıkları, yoklukları ve hatta yedikleri, içtikleri, sevdikleri, sevenleri ile mütemadiyen mukayese halinde olmaya sebebiyet verir. ben olmak, kendi olmak, varolmak, tamamlanmak ile ergen seviyesinde ilişkisi kuran insanın favori günahıdır. gerçekleri görmeyi engeller, kendini görmeyi engeller, hayatını görmeyi engeller insanın. hep aynı yerden aynı duyguyu besler: haset. iyiden, güzelden uzaklaştırır. illüzyonun kralıdır. dışarıyla kıyası yüksek insanın memnuniyet ve tatmin duygusu hep güdük kalır. keza insanlığı, muhabbeti, dostluğu, yarenliği de..
  • hakikat arayışına şeytanın taktığı çelmedir.
  • sonrası kısastır.
  • kıymaktır esas olanlara. as olanları sıradanlaştıran, hizaya sokan, yarıştıran, yatıştıran ve en sonunda yedekleyendir.
  • 259 kıyas tipinden zorunlu sonuç veren 19'u arasından çıkan mükemmel 4'lü; celarent, barbara, darii ve ferio'dur.
  • çok enteresan aslında hanefi fıkıhçıları mezheplerini ta'lil esasına göre kurmuşken ve özellikle muamelat alanında kıyas, istihsan, istishab, istidlal, delaletü'n nass, hile-i şerriye gibi hüküm çıkarma metotlarını bolca kullanıp diğer mezhep alimlerinin eleştirisine maruz kalmışken, konu had, kefaret, kısas ve ruhsatlara gelince diğer üç mezhebin aksine hanefilerin taabbudilik esasına göre daha çok hareket ettikleri ve bu alanlarda kıyası reddettikleri görülüyor.

    mesela;
    *escinselliğin cezası için diğer üç mezhep zina ile kıyas ederek kişi muhsan ise recm, değilse celde cezası tatbik ederken, hanefiler burda kıyasa gitmeyerek ta'zir cezasını uygun görüyorlar.

    *kefen soyma cezasında diğer üç mezhep sirkat suçuna kıyasla el kesme cezası uygularken, hanefiler buna uygun görmüyor.

    çünkü hanefi fıkıhçılarına göre; hadler ve kefaretlerin illeti/hikmeti akılla bilinemez, bunlar allah'ın hakkı olan cezalardır, illet anlaşılamayınca kıyas yapılması caiz olmaz. had kavramı ile ifade edilen cezai hükümler kesinlik ifade eder, kıyas ise hata ihtimali taşıyan bir metotdur, zan ve şüphe varsa cezalar kıyas edilemez.
  • aklı olan kıyas yapmaz.
  • x ve y'nin analojik değerlendirmesi. duruma göre bilinmeyenler çoğalabilir.
  • edille-i şer'iyye denen, islam hukukunun 4 kaynağından biri.

    bazısı kıyası delil kabul etmez. çünkü derler ki ilk kıyas yapan şeytandır, hz. adem'e secde emrolduğunda ateşin topraktan üstün olduğunu söyleyerek bu emri yerine getirmemiştir. yani kisas, küfre de hizmet edebilir diyerek kabul etmiyorlar.

    ama işi öyle değil. kıyas mecbur var. araf suresi 56'ncı ayet, yasin suresi 78'inci ayet kisasa delil olarak gösteriliyor
hesabın var mı? giriş yap