• çok basit bir tanımla; dünya üstünde meydana gelen görece ani değişimlerin, yüksek sayıda taksonu ortadan kaldırması olayıdır. (ani derken bir gece de değil, milyon yıllar söz konusu.)

    jeolojik devirler incelendiğinde, yok olma tarihi, genelde 5 kitlesel yok oluş ile anılır;
    permiyen sonu yok oluş; denizde yaşayan familyaların %54'ü, cinslerin %84'ü ve türlerin %80-90' ının ortadan kalktığı en büyük kitlesel yok oluştur. ortadan kalkan takson sayısı baz alındığında ikinci büyük kitlesel yok oluş; ordovisien sonunda olmuştur. daha az şiddetli olan k/t (kretase/tersiyer) yok oluşta ise dinazorların (kuşlar hariç) içinde bulunduğu çok sayıda bitki ve hayvan ortadan kalkmıştır. diğer yok oluşlar ise devonien ve trias sonlarında gerçekleşmiştir. büyük yok oluşlar haricinde canlıların tarihi içerisinde daha küçük boyutlarda çok sayıda kitlesel yok oluş (arka plan yok oluş) olduğu bilinmektedir

    k/t yok oluşuyla ilgili en popüler hipotez walter alvarez in hipotezidir.
    permiyen sonu yok oluşuna ise büyük bir volkanik patlamanın neden olduğunu söyleyen hipotez en popüler olanıdır.
    (kaynak: douglas j. futuyma' nın evrim kitabı)

    hakkında en fazla bilgi sahibi olduğumuz, en iyi bilinen yok oluş dinazorlarında yok olduğu k/t kitlesel yok oluşudur. belki de bu nedenledir ki kitlesel yok oluşla özdeşleşmiştir.
  • insanlığın kendinin ve çoğu başka türün yaşam ortamını;

    sürekli atık üreterek, atmosferi, toprağı ve denizi sikerek bozuyor olmasından ötürü altıncısının gelişini oldukça hızlandırdığına inandığım, ingilizcede extinction event adı da verilen olaylardır.
  • yasam tarihi boyunca cok (baya cok) sayida tur lerin
    yok olmasiyla/soylarinin tukenmesiye meydana gelen bir olgu

    en iyi bilinen boyle bir olgu bundan 65 milyon yil once cretaceous doneminde
    tum dinozorlarin yok olmasidir

    bilinen ilk olguda 225 milyon yil once permian doneminde meydana gelmis ve
    tahminen turlerin %96 si yok olmus

    tarih boyunca tam olarak kac tane boyle yogun tur yok olmalari meydana gelmis
    tam belli degil lakin 9 kere oldugu dusunuluyor bu zamana kadar ve 26 milyon yilda bir
    oluyormus gibi bir istatistiksel olayda var ortada
    (aceba mother gaia 26 milyon yilda bir bahar temizligimi yapiyor)
    ve burdanda bi onceki olayin 26 milyon yil once oldugunu cikara bilirizi
    cunku shu anda insanlar bir mass extinction eylemi icerisindeler
    yagmur ormanlarini katlederek dogayi kirleterek
  • dünya jeolojik tarihi boyunca canlılık tür çeşitliliğinde büyük oranda azalmaya yol açan olaylardır. ingilizce’de “mass extinction” olarak geçer. irili ufaklı pek çok kitlesel yok oluş bulunsa da bunların canlı türlerinin %50'sinden fazlasının yok olmasına sebep olan en büyükleri “big five” olarak adlandırılır.
    bu katastrofik olayları ve sebepleri hakkındaki teorileri güncel kaynaklardan, elimden geldiğince düzenlemeye çalıştım.

    ordovisyen-silüriyen kitlesel yok oluşu
    445-440 milyon yıl önce meydana gelmiştir. jeolojik tarihteki ilk büyük ve ikinci en büyük kitlesel yok oluştur. tek seferde değil, yüz binlerce yıl süren iki ana fazda meydana gelmiştir ve canlı türlerinin %85’i bu süreç boyunca yok olmuştur. bu dönemde karada canlılık izlerine pek rastlanmaz ve bu olaydan deniz canlıları etkilenmiştir. yok oluşun sebebi hakkında en kabul gören teori kıtaların hareketi sonucu meydana gelen iklim değişikliğidir. bugünkü güney amerika, afrika, antartika, arap ve hindistan yarımadaları o zamanlar tek bir kıta halindeydi ve gondwana olarak adlandırılan bu kıta hareket ederek güney kutbuna yakın bir konuma geldi. kıtanın hareketi sonucu okyanus akıntılarında meydana gelen değişiklik ile dünya küresel soğuma dönemine girdi. buzullaşmanın etkisi ile deniz seviyesi düştü ve sığ denizler kara haline dönüştü. günümüzde bu buzullaşmanın etkileri sahra çölünden anadoluya kadar olan bir kuşakta net olarak görülebilmektedir. fosil kayıtları da bu yok oluştan asıl etkilenenin sığ deniz canlıları olduğunu göstermektedir. başka bir teori ise süpernova patlamasıdır. dünya’ya yakın olan bir süpernova patlaması sonucu yoğun miktarda gamma-ray salınımı dünya manyetik alanında ve atmosferinde bozulmaya sebebiyet vererek küresel soğumaya yol açmıştır. iklim değişikliği ve patlamadan kaynaklanan radyasyon yok oluşa sebep olmuştur.

    geç devoniyen kitlesel yok oluşu
    375-360 milyon yıl önce meydana gelmiştir. birkaç milyon yıl içinde ve farklı fazlar halinde canlılığın %70-80’i yok olmuştur. oluş sebebi hakkında birkaç farklı teori bulunur ve pek netleştirilememiştir. bilinen en önemli veri bu süreç boyunca dünya okyanuslarında çözünmüş oksijen miktarının olması gerekenin çok altında olduğudur. yok oluşa sebep olanın da oksijen krizi olduğu düşünülmektedir. kaldı ki burada yok olan canlıların neredeyse tamamı deniz canlılarıdır. en kabul gören ve aynı zamanda en ilginç olanı kara bitkilerinin bu olaya sebep olduğudur. devoniyen döneminin sonlarına doğru denizlerde balık çeşitliliği zirve noktasına ulaşmıştı, kara alanlarında ise bitkiler ve böcekler hakimiyet sürmekteydi. o zamanki iklim sebebiyle bitkiler oldukça geniş yayılım alanına sahipti ve devasa ağaçlar gelişmekteydi. daha önce hiç olmadığı kadar dünya üzerine yayılmış olan bitkiler karalardan denize olan organik madde ve mineral taşınımını fazlasıyla arttırdı. denizlere yoğun miktarda besin taşınması günümüzde görülenin kat kat fazlası algal bloom a yol açarak sudaki oksijen miktarının diğer canlıların yaşayamayacağı kadar azalmasına sebep oldu. farklı hipotezler olarak iklim değişikliği, volkanik aktivitiler, kıta hareketleri ve meteor çarpması bulunsa da bunlarla ilgili elde edilen kanıtlar şimdilik yeterli değildir ve kara yaşamının neredeyse hiç etkilenmemesi ile tutarlı değillerdir.

    permiyen-triyas kitlesel yok oluşu
    geldik en büyüğüne. yerbilimciler arasında, sırası geldiğinde bahsedeceğim, dinozorların yok olmasından daha popülerdir. öylesine etkili olmuştur ki dünya üzerindeki canlılık en gelişmişinden mikrobik seviyeye kadar neredeyse tamamen yok olma eşiğine gelmiştir. 251 milyon yıl önce gerçekleşen olay yeryüzündeki tür çeşitlerinin %96’sının yok olmasına sebep olmuştur. bunun fosil kayıtlarını incelemek kalabalık ve gürültülü bir partiden ıssız bir arka sokağa çıkmak gibidir. öncesinde kayaçlarda müthiş bir canlı çeşitliliği izlenirken aniden tek bir canlı izinin dahi olmadığı boşluğa gelinir. peki sebeplerine gelecek olursak. genel olarak birbirini tamamlayıcı ve tutarlı birkaç verinin birleşiminden bahsedebiliriz. öncelikle sibirya’da meydana gelen muazzam büyüklükteki volkanik aktivitenin bu yok oluşu tetiklediği görüşü kabul edilir. bu volkanizmanın lavları sibirya gibi uçsuz bucaksız bir alanın neredeyse üçte birini kaplamaktadır. yani yellowstone falan yanında tatava kalır. bu volkanik alandan çıkan co2, so2 gibi sera gazlarının küresel ısınmaya sebep olması, yoğun gaz çıkışının aynı zamanda atmosfer ve deniz kimyasını değiştirmesi, denizlerdeki karbon döngüsünün bozulması ve ısınma ile metan hidratların atmosfere karışması, aşırı miktarlara çıkmış olan co2 ve bu gazı metana çeviren bakterilerin coşarak ekstra metan üretmesi, küresel ısınmanın daha da artması, so2 gazını h2s gazına çeviren bakterilerin de olaya katılması ile atmosfere yoğun miktarda zehirli gaz karışması, denizlerin asidik hale gelmesi, asit yağmurları, oksijen konsantrasyonlarının düşmesi gibi olaylar kombo + fatality yapmıştır.

    triyas-jura kitlesel yok oluşu
    201 milyon yıl önce canlı türlerinin yaklaşık %70-75 civarının yok olmasına sebep olmuştur. bu olayın sebebi olarak pangea kıtasının parçalanarak atlantic okyanusunun oluşmaya başlaması kabul edilir. parçalanan yer kabuğundan yoğun miktarda volkanik malzeme ve gaz atmosfere yayılmıştır. aslında bir önceki yok oluşun biraz daha küçük çaplı olanı gerçekleşir burada da. aynı zamanda kıta hareketlerinin okyanus akıntılarını etkilemesi iklim değişikliğine ve deniz seviyesinde değişimlere neden olur. bu yok oluştan sonra canlılık tekrar kendini toparladığında dinozorlar dominant tür haline gelecektir.

    kretase-paleojen kitlesel yok oluşu
    geldik dinozorlara, en civcivli olanı. 66.5 milyon yıl önce meydana gelen bu olay sadece dinozorların değil envai çeşit bitki, börtü böcek vs. dahil olmak üzere canlıların yaklaşık %75’inin yok olmasına sebep olmuştur. herkes tarafından bilinen göktaşı çarpması olayının biraz daha detaylarına bakalım. baba-oğul alvarez'ler dünya’nın çeşitli yerlerinde yaptıkları araştırmalarda kretase-paleojen geçişinde dünyada olması gereken konsantrasyonun çok üzerinde iridyum anomalisi saptıyorlar. göktaşlarında iridyum konsantrasyonunun yüksek olması sebebiyle kretase-paleojen geçişinde dünya'ya bir göktaşı çarptığı hipotezini öne sürüyorlar. daha sonra yapılan simülasyon ve hesaplamalar yeterli büyüklükte bir göktaşının dünya’ya çarpması halinde bir kitlesel yok oluşa sebep olabileceğini gösteriyor. son olarak meksika’da bulunan chicxulub kraterini oluşturan göktaşının yeterli büyüklükte olduğu ve zaman olarak kretase-paleojen geçişinde dünya’ya çarptığı keşfediliyor. sanıldığının aksine göktaşı çarpması dinozorları yakıp kül ederek yok etmiyor. göktaşının atmosfere girdiğinde yanması sonucu yayılan partiküller ve çarpışmanın şiddeti ile yerkabuğundan atmosfere karışan malzeme aerosol etkisi yaparak dünya’ya güneş ışınlarının gelmesini engelliyor. bunun sonucunda oldukça uzun sürecek olan karanlık kış mevsimi tüm dünyayı etkisi altına alıyor. fotosetez temelli besin zincirinin kırılması ile dinozorlara elveda demiş oluyoruz. son zamanlardaki araştırmalar, chicxulub ile eş zamanlı başka çarpışma kratelerinin de bulunduğunu öne sürmektedir. yani tek değil çoklu çarpışma kuramı daha gerçekçi durmaktadır. bunun sebebinin de dünya yörüngesiyle kesişen bir kuyruklu yıldızın parçalar halinde ya da mars-jüpiter arasındaki astroid kuşağında yörüngesinden çıkan birkaç göktaşının dünya'ya çarpmış olabileceği düşünülmektedir.

    tüm bu kitlesel yok oluşların ortak noktalarından birisi öncelikli olarak kendi zamanının gelişmiş canlılarını etkilenmesidir. muhtemelen gelişmişlik arttıkça çevre koşullarına olan toleransının azalmasından dolayıdır. tekrar böyle bir şey yaşanırsa bizler atlatırız kesin. gelişmiş canlılar yok oluyor sonuçta. heyecana gerek yok.*
  • mass extinction'a bulunmu$ turkce kar$ilik. bilim teknik'te genelde bu kullanilir.
  • 300 ila 2000 yıl arasında altıncısı ve muhtemelen sonuncusu beklenen olay.
  • bir türk bilim insanı * tarafından ortaya atılan teoriye göre zamanın büyük okyanusunun karadeniz gibi oksijensiz kalmasından kaynaklanmış olabilirmiş.

    http://www.hurriyet.com.tr/…em/11783183.asp?gid=229
  • jeologların elde ettiği "zirkon" kristalleri üzerinde yapılan radyometrik yaş tarihi ölçümlerine göre gezegenimiz 4.5 milyar yıl yaşında. dünya'nın tarihini jeolojik olarak beş devir, üç zaman ve on iki döneme ayırmaktayız. bu on iki dönemin beşinde büyük felaketler yaşandı.

    ordovisyen yok oluşu (445 milyon yıl önce)
    ilk yok oluş ordovisyen'in sonlarına doğru oldu. gondwanland'ın güney kutbuna doğru hareketi ekvator bölgesinden güney kutbu'na yönelen sıcak su akıntılarını engelledi. güney kutbunu daha ılıman hale getiren bu sıcak su hareketi olmayınca güney kutbunda geniş alanlarda yüzlerce metre kalınlığında buzullar oluştu. bu buzlanma bir yandan tüm gezegenin iklimini sertleştirirken, diğer yandan da önemli miktarda suyu buz olarak bağladı ve deniz seviyelerinin düşmesine neden oldu. sonuç olarak dünyanın kimyasal dengesi bozuldu. böylelikle dünya yüzeyinin neredeyse tamamı buzla kaplandı ve canlıların yaklaşık yüzde yetmişi yok oldu. kambriyen patlaması'ndan sonra gelişen ve yaklaşık 100 milyon yıldır çeşitlenen cinslerin %57'si haritadan silindi. ayrıca bu yok oluş, kayıtlara canlılığın gördüğü en büyük üçüncü kitlesel yok oluş olarak geçti.

    devonyen yok oluşu (370 milyon yıl önce)
    ikinci yok oluş, ilkinden 75 milyon yıl sonra meydana geldi. bu yok oluşun sebeplerinden biri yine denizeldir. deniz seviyeleri bu dönemde sürekli olarak değişti. bunu tetikleyen sebep olaraksa, kara bitkilerinin bu dönemde karaların tamamını işgal etmeye başlaması ve atmosferdeki karbondioksitin büyük bir kısmını emmeleri gösterilmekte. karbondioksit düzeyindeki bu hızlı düşüş, küresel soğumaya sebep oldu. bu yok oluşta o dönemde var olan tüm cinslerin %50'si, yani dönemdeki tüm türlerin %75'i yok oldu.

    permiyen yok oluşu (250 milyon yıl önce)
    üçüncü kitlesel yok oluş, ikinci yok oluştan yaklaşık 120 milyon yıl sonra meydana geldi. bu yok oluş sonucunda dünya'daki o zaman var olan cinslerin %83'ü yok oldu. bunların içinde var olan kara canlılarının %96'sı, deniz canlılarının ise %70'i bulunmaktadır. böylece kara bitkilerinin çoğunun soyu tükendi. bu ciddi yok oluşun sebebi olarak ise, siberya volkanları'nın patlaması gösterilmek. ayrıca pangea'nın hareketleri sonucu oluşan akıntılar da, dünya'nın iklimini ciddi biçimde değiştirmiştir. ayrıca bazı bilim insanları tarafından bir meteor çarpması ihtimaline de yer verilmekte.

    triyas-jura yok oluşu (205 milyon yıl önce)
    dördüncü kitlesel yok oluş, bir öncekinden ise 50 milyon yıl sonra, geç triyasik dönemi'nde meydana geldi ve jurasik dönemi başlattı. bu yok oluşta canlı ailelerinin %20'si, cinslerin %48'i, tüm türlerin ise %65'i yok oldu. genel sebep olarak orta atlantik magmatik bölgesinin harekete geçmesi gösterilmekte. bu volkanik patlamalar sırasında 2 milyon km küplük lav yüzeye çıkmış ve 2 kuadrilyon (10 üzeri 15) kg sülfür havaya salınmıştır. bu sülfür, güneş ışınlarını kapatmış ve bunun sonucunda küresel ısınma meydana gelmiştir.

    k-t yok oluşu (65 milyon yıl önce)
    beşinci ve çoğu kaynaklara göre son kitlesel yok oluş ise, bunların en meşhuru olan bir önceki yok oluştan 140 milyon yıl sonra meydana gelen yok oluştur. bu kitlesel yok oluş, aynı zamanda sürüngenlerin çağını, daha doğrusu "dinozorların çağını" sona erdiren yok oluştu. bu yok oluşun kombine bir sebepler durumu gözlenmekte. ancak yok oluşun tetiğine basan olay, yaklaşık 10 km çapındaki bolid tipi bir meteorun dünya'ya çarpması oldu. çarpma sonucunda boyları 30 metreye kadar ulaşabilen megatsunamiler meydana geldi. kalkan kül, toprak ve toz yığını, hızla dünya'nın hemen her yanını sarmıştır. çarpmanın yaşandığı bölgedeki ve çevresindeki yaşam, basınç dalgasından dolayı anında yok oldu. dünyanın yüzeyi 275 dereceye kadar ısınınca, bitki örtüsü de yok oldu ve tabii onları yiyen canlılar da... aylarca süren duman ve kül, güneş ışınlarının gezegene ulaşmasını engelledi. kapanan güneş ışınları ve bitkilerin yanması, fotosentezin neredeyse durmasına sebep oldu. asteroid, gezegenin jeokimyasını değiştirdi. okyanuslar asitleşti. iklim dalgalanmaları başladı. tektonik hareketler tetiklendi. bu olaylar zinciri sonucu iklim ciddi şekilde değişti ve deniz seviyelerinde oynamalar oldu. tüm yaşam türlerinin %70-80’i yok oldu. tüm non-avian (kuşsal olmayan) dinozor türleri ortadan kalktı. dönemin canlılarına ait ailelerin %17'si, yani cinslerin %50'si, yani türlerin %76'sı yok oldu.

    o zamanlara kadar sürüngenlerin gölgesinde kalmış olan sıcakkanlı memelilere yeni bir yol açıldı. çünkü kaya aralıkları gibi ufak deliklere girebilen memeliler sıcakkanlı oldukları için değişen sıcaklıklara daha kolay dayandılar ve dinozor leşleri, onlara bol bol besin sağladı. dinozorlar aradan çekilince bu bizim için bir fırsat oldu. artık proto primatların mağaralarda veya yer altındaki ufak deliklerde yaşamasına gerek yoktu.

    yukarıda sıralanan kitlesel yok oluşların gerçekleşme sıklığına bakılacak olursa, yaklaşık 60-70 milyon yılda bir, bu tip durumlar yaşanmakta ve dünya'daki canlılık ağır darbeler almakta. son 65 milyon yıldır ciddi bir yok oluş ve ciddi bir meteor çarpması meydana gelmemiştir. dolayısıyla yakın bir gelecekte, istatistiki sebeplerle, benzer bir yok oluş yaşayabileceğimiz düşünülebilir. biz dünya üzerindeki sıradan canlılarız, doğa bizden daha güçlü ve öyle olmaya devam edecek kaynak
  • kim jong reyizin planı
hesabın var mı? giriş yap